GELDİK ZURNANIN FİNAL DEDİĞİ YERE

2.1K 207 456
                                    

^^ Bu konuşmayı kısa keseceğim...Hepinize çok minnettarım...Bana cidden çok güzel yorumlarda bulundunuz hep...Sizi her gün hak edebilmek için çok çabaladım...Veda konuşması yapmayacağım çünkü bu kitabım bitti sadece...Sope olduğu sürece her yerde olabiliriz... <3 ^^

AYRICA BİR ŞEY VAR...SİZE ASLA REKLAM YAPMAM. BUNU BİLEN BİLİR, BENİ BELKİ MİNNACIK BİLE OLSA TANIMIŞSINIZDIR..

AMA BEN YENİ KİTABIMI BİLE, SİZİN İSTEKLERİNİZE GÖRE ŞEKİLLENDİREREK YAZARKEN, BEKLEDİĞİM İLGİYİ ALAMAMAK BENİ ÇOK KIRDI. O KİTABI YORUMLARDA İSTEYEN KİMSEYİ BEN OKURKEN GÖREMEDİM...SADECE BEĞENMEDİĞİNİZİ DÜŞÜNDÜM VE BİRAZ KIRILDIM..LÜTFEN BEĞENMEDİĞİNİZ HER ŞEYİ SÖYLEYİN..

GÜZEL OKUMALAR..

///////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////

Yoongi'den...

Sabah yine ilk kalkan kişi olmanın verdiği sevinçle bir süre Hoseok'u izlemiş, daha sonra bizim çocukları uyandırarak salonda toplamıştım. Tae, pikesiyle yuvarlana yuvarlana salona gelmiş, mızmızlanarak oturmuş bizi dinliyordu. Diğerleri ise, benden daha heyecanlılardı. 

''Basit işte oğlum, sizin şirketin terası teras değil, ülke zaten...Baya güzel olacak bence.''

Jungkook, Yugyeom'a atarlanırken Yugyeom kararsız gibi görünüyordu.

''Senin o salak sevgilini terasa çıkaramayız biz. Korkar kesin.''

Sinirle ensesine vurdum. ''Düzgün konuş lan.'' 

Tae, uykulu uykulu, ''Piyanoyu oraya kim taşıyacak?'' dediğinde, alayla güldüm.

''Senin kaslı kolların.'' 

Gözleri bir anda açılarak bana bakarken, herkes gülüyordu. Tae, omuz silkerek yeniden yerine yaslandı. 

''Biz de özledik piyano çalmanı Yoongi...''

Jimin'in içten sesiyle derin bir nefes aldım. ''Biraz zaman vermeliyim kendime. Zaten Hoseok olmasa başlayamazdım.''

''Haklısın.'' diye mırıldanarak bana destek veren bir gülümseme gönderdi. 

''Ne giydirelim Hoseok'a?''

 Jin'in sorusuna, Tae genizden gelen bir kahkahayla, ''Gelinlik giydirelim Jin.'' dedi. Jimin kıkırdarken, diğerleri sadece sırıtmıştı. 

''Neyse işte. Zaten tek yapmanız gereken benden yarım saat sonra Hoseok'u şirkete getirmek. Becereceğinizi umuyorum.''

Hepsi kutsal bir görev almış edasıyla kafa sallarken, ''Nedensizce aranızda bu işi en yapabilecek Tae'ymiş gibi hissediyorum, ve bu beni korkutuyor.''

''Tabii ki Tae yapabilir. Şu salak sırf sussun diye bile, koşarak gelir Hoseok zaten.''

''Koşarak oraya gelinmez, Namjoon...Gidilir...'' 

Jimin'in, Namjoon'u kınayan sesiyle herkes kahkaha attı. Jungkook, ''İşte be!'' diyerek Jimin'i omzundan kendine çekti.

''Kimin ukesi...'' diyerek lafına devam edince sinirle güldüm. Jimin'i utandırmak çok basitti.

''YA! JUNGKOOK!'' 

Hepimiz cırlamasına gülerken, ''Biliyorum ben bu cırlamayı...'' diyerek uykulu uykulu merdivenlerden inen Hoseok'a baktım. 

''Jungkook beni utandırma, cırlaması bu.'' 

Onlar gülerken, ben yanıma oturan Hoseok'un boynuna bir öpücük kondurdum. 

Instagram : Sope / YoonSeokHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin