Instagram : Sope / YoonSeok

markette öpüşmeme çelınç

güzel yorumlar aldım ve elimdeki taslakları atayım dedim ❤️

\\\\\\\\\\\<>\\\\\\\\\\\\

Hoseok'tan....

Perdemden vuran ışık gözümü kısmama sebep oldu. Esnerken belime sarılı kollar dikkatimi çektiğinde yüzümdeki gülümseye engel olamadım. Zaten olmadım da...
Dün gece Yoongi'nin teklifinden sonra, çok aptalca olsa da, evet diye mırıldanmış ve uyuya kalmıştım. Yoongi ise beni eve getirmiş ve yatağıma yatırmıştı. Yoongi'den teklif beklemiyorum. Hatta beklesem bile öyle bir mekanda ve öyle romantik kelimeler ile beklemiyordum. Farkındaydım. Biraz hızlıydı bu aramızdaki şey. Yaklaşık 1 ayrıdır okuldaydım daha. Fakat, insanlar birine karşı küçük bir şey hissetmeye başladığında devamının gelmesi pekte zor olmuyordu. Yoongi, beni her anlamda etkileyen biriydi. Yoongi arkamda kafasını boynuma gömmüş uyuyordu. Yavaşça yataktan kalktım ve kısa bir duş aldıktan sonra, kahvaltı hazırlamak için mutfağa gittim. Pazar gününü Yoongi ile geçirmek istiyordum.
Yaklaşık bir saat sonra kahvaltıyı ancak hazırlayabilmiştim. Ellerimi silkeleyip odaya doğru gittim.
Yoongi, siyah çarşafımın üstünde, bir meleği kıskandıracak güzellik ve parlaklıkta yatıyordu. Sarı saçları yastığıma dağılmıştı.
Yatağa yaklaşıp kenara oturdum. Elimi Yoongi'nin göğsüne koyarak "Yoongi." diye seslendim. Birkaç kez mırıldanıp hareket etse de, bu uyanmasına yetmemişti.

"Yoongi, uyan."

Yoongi ile birkaç defa uyuduğum seferlerde anladığım bir şey varsa o da uykusunun derin olduğuydu.

"Yoongi!" Artık sabırsız bir şekilde adını gür sesimle söyledim. Yoongi yatakta önce bana doğru döndü. Sonra gözleri açıldı. Beş-on saniye hareketsiz bir şekilde bilincinin açılmasını bekledikten sonra esnedi ve gözlerini bana dikti. Gülümseyip, "Günaydın." dedim.

"Günaydın güzelim.."
Eli saçımda dolaştıktan sonra gözleriyle tüm yüzümü izledi. Gözleri gülümseyen dudaklarımda takılı kaldığında, daha çok gülümsedim. Yoongi baş parmağını oluşan gamzemde gezdirdikten sonra yatakta doğrulu. Dudağıma bir öpücük kondurduktan sonra ayağa kalktı.

"Kahvaltı mı hazırladın? Önlük var üstünde..."

"Evet, beraber yaparız diye düşündüm."

"He yani sevgiliyiz şu an?"

Alayla sorduğu soru üzerine gözlerimi devirdim.

"Sen kaybedersin koçum böylesine-"

"Uke bir güzelliği."
Kaşlarımı çatıp ayağa kalktım.

"Ne alaka şimdi onunla? Hem dün teklif eden sen değil miydin? Ne bu havalar Yoongi Bey?"

Yoongi birden cazgırlaşmama şaşırmış olacak ki gözlerini açarak kahkaha attı.

"Şuna bak şuna, nasıl da cazgırlaştı. Vahşi bir kedi gibisin."

"Yıka elini yüzünü gel kahvaltıya."

"Tamam sahip." Yoongi hala dalga geçerken omzuna vurup odadan çıktım. Yüzümdeki aptal gülümsemeyle mutfağa gittim ve kendime meyve suyu Yoongi'ye kahve koydum. Kahve içmeyi çok seviyordu. Yoongi üstünü değiştirmiş ve mutfağa gelmişti.

"Pek bir hamaratsın."

Masaya otururken gülümseyerek, "Hıı valla, beni alan yaşadı." dedim. Yoongi'nin alaylı ifadesi yerini düz bakışlara bırakırken kıkırdadım.

"Konuşma şöyle, keserim saçlarını."

"Ama sen boyadın onları."
Kafamı iki yana sallayıp saçlarımın etrafa yayılmasını sağlarken söylendim.