10.Bölüm

448 14 0
                                    

ToplantıPart 2

Derin bir nefes aldım elimin tersiyle gözyaşlarımı sildim. Neydi şuan yaşadığım duygu karmaşası? Neydi sebebi Hakan mı neden şuan Atakan'ı bi kenara atıyordum. Az önce boş koridorda yankılanan hıçkırıklarım yerini sessiz iç çekişlere bırakmıştı.

Gülümsemeliydim beni yıkmaya calışan güçlere karşı ayakta durmalı savaşmalıydım. Acılarla yüzleşmeliydim. Güçlü Kalmalıydım! Demirlerden tutarak ayağa kalktım kimse görmeden odama girmeli yüzümü yıkamalıydım ardından şu kokteyl işini öğrenmeliydim. Yavaş adımlarla merdiveni çıkıp kapıyı açtığımda karşımda bir çift şaşkın Atakan beklemiyordum.

"A..Atakan"

"Eylül nerdesin sen?!" diye kükrediğinde bir adım geriledim.

"B..Burdayım ne oldu?" kekeleyen bene lanet ederek Atakan'a döndüm yüzüne bakmamaya çalışıyordum yoksa anlayacaktı ağladığımı. Çok fazla duygu patlaması yaşıyordum buna regl haftamda etkilenince hemen ağlıyordum işte.

"Amcan kokteyl meselesini bir dakika Eylül ne bu yüzünün hali pandaya dönmüşsün ağladın mı sen?" o ardı arkası kesilmeyen sorularını yanıtlarken ben kafamı yere eğdim ve elimle suratımı ellerimle kapattım çok çirkin görünüyor olmalıydım. Ellerim yüzünden boğuk çıkan sesim sesimim çıkmasını daha çok engelliyordu.

"Ha.Hayır nereden çıkardın hadi gidelim"

"Hiçbir yere gitmiyoruz güzelim bu panda suratla insanların arasından geçersen iyi olmaz anlat bakalım hadi"

Haklıydı beraber merdivenlere tekrar oturduk. Kafamı göğsüne yasladı kokusuyla huzur bulurken anlatmaya başladım oda saçlarımı okşuyordu tıpkı Annem gibi rehabilitasyon da yatarken sinir krizlerimde okşaması gibi. Ağladığımda Mert'in yaptığı gibi.

"Çağdaş Holding o o Hakanlar'ın şirketi ben onun ailesiyle konuştum yıllar önce hayal ettiğim şeyler gibi. Bana şevkatla bakmalarını isterdim salaktım ergenlik aklıyla gelinleri olmak isterdim -kıkardadım- o ise bana birkez bile bakmadı gülümsemedi hep en yakınlarımın yanında oldu benden arkadaşlarımı aldı. Laflarıyla değil bakışları ile ezdi beni ben her okula gelmediğinde hasta mıdır diye düşünürken o benim arkadaşımla gezme peşindeydi ona itiraf etmiştim ben seviyorum seni demiştim ya şimdi gelirse Atakan ya tam 5 yılın ardından onun lanet suratını görürsem?"  Ağlamam şiddetlenirken Atakan bana daha çok sarılmıştı,çenesi kasılmıştı.

"24 yaşındayım ama hala atlatamadım bu durumu neden ağlıyorum bilmiyorum." gözlerimi sildim. Ağlamayı kestim.

"Seni haketmiyor Eylül o senin gibi birini haketmiyor geçti güzelim sen başarabilirsin sen başardım bunuda başarabilirsin bak Mert geri geldi ben varım ben seni bırakmamki hep yanında olurum güldürüm seni üzmem"

"Gerçekten yanımda olurmusun?" heyecanla sordum duyduklarıma  inanmayarak o da benden hoşlanıyormuydu acaba?

"Gerçekten olurum olacağım hadi şimdi kapat çeşmelerini bu kadar tuzlu sıvı yeter amcan seni bekliyor" gülümseyerek yanağıma hücum eden kanlarla ayağa kalktım domatese dönmeden buradan çıkmalıydım. Atakan ağrı kesici gibiydi etkisi uzun sürüyordu geçene kadar mutlu oluyordunuz.

Güç bela odama geldim yüzümü temizledikten sonra Atakan'la amcamın yanına gittik amcam kokteyl meselesini anlatıktan sonra hazırlanmak için şirketten çıktım. Elbise almam gerekliydi o sırada Atakan'ın sesiyle arkamı döndüm.

"Alışveriş mi ev mi?"

"Efendim"

"Sesli düşünüyorsun elbise alman gerek değil mi ?"

SANCILI HAYALLER|DÜZENLENİYOR|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin