Gizli Görev

♢Sarhoş♢

Sabah uyandığımda biraz rahatsız hissetmiştim. Çünkü akşam perukla uyumuştum ve kafam kaşınıyordu. Jungkook u uyandırmamaya dikkat ederek mutfağa girdim ve kahvaltı hazırlamaya başladım. Eminim uyandığında aç hissedecekti. Kapının çalmasıyla ocağın altını kıstım ve Lisa yı içeri aldım. Başka kim gelebilirdi ki zaten? Bana samimi bir şekilde sarıldı ve Jungkook un odasına ilerledi.

Jimin"Şey o uyuyor."

Lisa"Uyandırmam merak etme."

İşime geri dönüp kahvaltıyı hazırladım. O sırada ikisi el ele gelip sandalyelere oturmuşlardı. Ben de oturup tabaklarını doldurdum.

Jungkook"Biliyor muydun Jimin çok güzel yemek yapar."

Lisa"Bense rezalet. Bana öğretebilirsin Jimin."

Jimin"Tabii öğretirim."

Kahvaltı bitince Lisa ve Jungkook evden çıkmışlardı. O sırada telefonum çaldı.

Jimin"Efendim Yoongi?"

Yoongi"İyi misin? Patron seninle görüşmek istiyor bugün uğrayabilir misin?"

Jimin"Şuan gelebilirim."

Yoongi"Tamam görüşürüz."

Evden kız kılığında çıkmıştım çünkü geri geldiğimde Jungkook evde olabilirdi. Yoongi beni görünce sırıttı.

Yoongi"Benimle çıkar mısın?"

Jimin"Yah! Şakanın sırası değil. Patrob nerde?"

Yoongi"Odasında."

Patronun odasına daldım.

Jin"Bir kapı çalsaydın Jim."

Jimin"Üzgünüm patron. Beni çağırmışsınız."

Jin"Evet ve bu kadar çabuk gelebileceğini düşünmemiştim. Biliyorsun çoktan on gün oldu ve benim durumu kontrol etmem gerek. Nasıl gidiyor?"

Jimin"İyi anlaşıyoruz ama elmasla ilgili bir şey bulamadım efendim."

Jin"Biliyorsun bu elmas bizim için çok değerli. Bulamazsak çok şey kaybederiz. Sen yetenekli bir ajansın. Bu yüzden bu görevi sana verdim. Gerekirse evdeki parkeleri çıkar yine de bul o elması."

Jimin"Tamam efendim."

Jin"Şimdi vaktin varsa biraz Yoongi yle takıl. Seni çok özlemiş."

Jimin"Peki." Dedim ve sessizce odadan çıktım.

Yoongi nin yanına gitmemle bana sarıldı.

Yoongi"Nasıl özlemişim. Canım dostum. Zayıfladın mı sen? O adam sana iyi bakmıyor mu yoksa?"

Jimin"Ev işlerinden zayıflamış olabilirim. İyi besleniyorum."

Yoongi"Gel bak sevdiğin kurabiyeden yaptım."

Yoongi nin kurabiyesi çok lezzetliydi. Onun gibi yapmaya çalışsam da hiç güzel olmuyordu.

Jimin"Oleyy."

Hemen birkaç tanesini ağzıma attım.

Telefonumun çalmasıyla direk açtım.

Jungkook"Jimin Allah aşkına neredesin?"

Jimin"Endişelenme. Arkadaşım çağırmıştı ve sen istediğim zaman istediğim yere gidebileceğimi söylemiştin."

Jungkook"Evet ama en azından bana sormalıydın."

Jimin"Üzgünüm aklıma gelmedi. Evde misin?"

Jungkook"Evet ama gelmene gerek yok birazdan işe gideceğim."

Jimin"Tamam görüşürüz."

Yoongi"Gidiyor musun?"

Jimin"Hayır biraz daha takılabiliriz."

Yoongi"Süper. Gel film izleyelim."

Yoongi yle eğlenceli vakitler geçirip eve gelmiştim. Görünüşe göre Jungkook yoktu bu yüzden tam sırasıydı. Evin altını üstüne getirdim ama yine de bulamamıştım. Nereye koymuş olabilirdi? Anahtar sesiyle hemen salona koştum.

Jimin"Hoş geldin Jungkook."

Sarhoş muydu? Doğru düzgün yürüyemiyordu.

Yanıma gelip sarıldı.

Jungkook"Lisa. O benden ayrıldı. Hem de başkasını sevdiği için."

Sarılmasına karşılık verdim.

Jimin"Üzülme demek ki seni hiç sevmemiş."

Teselli konusunda iyi değildim. Jungkook beni koltuğa itip üzerime çıktı.

Jungkook"Belki de sen beni seversin."

Bir şey diyemeden dudaklarıma yapıştı. Ne yapacağımı bilemedim.

Jungkook"Hadi ama karşılık vermezsen eğlencesi kalmaz."

Yeniden beni öpmeye başladı ama ben yine bir şey yapmıyordum.

Jungkook"Jimin. Ben senin iş vereninim. Ne diyorsam onu yap."

Tekrar öpmeye başladığında ben de her şeyi unutup karşılık verdim. Dudakları dudaklarımdan boynuma indi. Boynumu öperken uyuyakalmıştı. Boynumda nefesini hissetmek beni huylandırsa da ellerimi beline sardım. Ne de olsa iş verenimdi ve dediklerini yapmalıydım.