PAMUK PRENS | Texting

-18-

ACIKTIM...

Yeni kapak nasıl? En sevdiğim kardeşim yaptı sşdlfkdşg

Fotoğrafta havalı Anıl'ı görüyorsunuz sdşlkfşdg

Neyse, hikayeye az ekşın katayım dedim. Umarım beğenirsiniz...

İyi okumalar ♥

***

Nurhan Hoca oyunun işleyişi hakkında bilgiler verirken önümdeki defteri karalamakla meşguldüm. Bu kulüpte üçüncü senem olduğu için söylediği her şeyi adeta ezberlemiştim ama yine de kulağım ondaydı. Zaten sesi o kadar hoştu ki insan ister istemez onu dinlerken buluyordu kendini.

"Alya?" İsmimi seslendiğinde bakışlarımı defterimden kaldırıp kahverengi gözleriyle buluşturdum. Bana doğru birkaç adım atıp oturduğum sıranın önüne kadar geldi ve ellerini sırama yaslayıp bana doğru eğildi. 

"Anıl'la aranızdaki sorunu halledebildiniz mi? Eğer rol arkadaşı olacaksanız iyi anlaşmanız ve uyumlu olmanız çok önemli." Henüz rolümü tam olarak bilmiyordum. Nurhan Hoca bana taslakları vermişti ama üç sene içinde öğrendiğim bir şey varsa o da taslakların rolün sadece küçük bir bölümünü anlattığıydı. Nurhan hoca her an senaryoya yeni bir şeyler ekleyebilirdi ve bu nedense beni korkutuyordu. Anıl'ın söylediği gibi öpme falan varsa ciddi ciddi isyan bayraklarını çekerdim.

Bakışlarım beni izleyen bir çift mavi gözle kesiştiğinde onun da en az benim kadar gergin olduğunu gördüm. Anıl genellikle resim kulübüne katılıyordu. Eğer onu tanımasaydım içe kapanık biri olduğunu düşünebilirdim ama asla öyle biri değildi. Yine de yüzlerce insanın önünde oynamak her insanı gererdi, sanırım yüzündeki bu donukluğun nedeni buydu.

Ya da alacağım intikam yüzünden geriliyor olabilirdi. Açıkçası bu ihtimal daha çok hoşuma giderdi.

"Anıl'la aramızdaki sorunlar halledebileceğimiz türden değil hocam." Dedim gözlerimi kısarak ona kötü bakışlar atarken.

"Pekala, Anıl ve Alya dışındakiler çıkabilir. Bugünlük bu kadar yeter. Bir daha ki dersimizde rol dağılımı yapacağım ve karakterleri biraz daha tanıtacağım. Hafta sonunda bol bol dinlenin, çünkü bu dinlenebileceğiniz son hafta sonu olacak." Sınıftan birkaç kişi homurdanırken ben kendi adıma mutluydum. Bu benim için sorumluluk gibi değildi. Küçükken oynamaya bayıldığım evcilik oyunları gibiydi. Perde açılıp sahne ışıkları yandığında dünyadaki bütün çirkinlikleri karanlığa gömüyor ve yeni bir insana bürünüyordum.

Sınıf tamamen boşaldığında Nurhan Hoca kapıyı yavaşça kapatıp bize döndü.

"Anıl, Alya'nın yanına geç." İstemsizce gözlerimi devirirken Anıl hoplaya zıplaya yanıma gelmişti. Etrafta başkaları varken bana karşı bu kadar yavşak olamıyordu çünkü bunun o popüler arkadaş grubunun kulağına gitmesini göze alamazdı. Özellikle Uras ve Berk'in kulağına giderse okuldaki namı ciddi anlamda sarsılırdı. O ikisinin de Anıl'ı tahtından indirmek için fırsat kolladığını biliyordum. Onun yerinde olmak istiyorlardı çünkü Anıl diğerlerinin deyimiyle 'Altın Çocuk'tu...

"Eğer çok özel değilse neden anlaşamadığınızı anlatır mısınız?"

"Alya fazla sinirli." Gözlerim kocaman açılırken dudağındaki yarım sırıtış benimle dalga geçtiğini ortaya seriyordu.

"Anıl fazla yavşak." Bu sefer şaşırma sırası ondaydı. Madem canı oyun oynamak istiyordu, ona oyunun nasıl oynanacağını öğretmek boynumun borcuydu.

"Alya?" Nurhan Hoca'nın ikaz eden sesini duyduğumda yüzüme ateş basmıştı. Resmen o buradayken Anıl'a yavşak demiştim... Nurhan Hoca'nın yerinde başka birisi olsaydı başım ciddi anlamda derde girebilirdi.

"Şey ben aslında kavşak demek istemiştim. Hani çok dönüyor falan..."

"Her neyse. Ben baş roller için ikinizi seçtim ve bu rolleri başkalarına vermek gibi bir niyetim yok. Ama eğer anlaşamayacaksanız bunu düşünmek zorundayım." Başımı hızla iki yana salladım. Sorun benim baş rol olamamam değildi, sorun Anıl'ın baş rol olamamasıydı. Eğer baş rol Anıl olmazsa intikamımı alamazdım ve o sülük, kızları kendi çıkarlarına göre kullanmaya devam ederdi.

Anıl Tekiner iyi bir dersi hak ediyordu ve bu dersi ona ben verecektim.

"Hayır, baş rolleri istiyoruz."

"İstiyor muyuz?" Diye sordu Anıl şaşkınca.

"Evet, istiyoruz."

"Güzel. O halde pazartesi için size bir ödev vereceğim."

"Hocam benim ödeve alerjim var. Alya yapsın." Ellerimle yüzümü kapatıp sakinleşmeyi diledim. Söylediği her kelime bana batıyordu, normalde böyle biri değildim ama gıcık olduğum insanlara karşı böyle asabi olabiliyordum.

"Vereceğim ödevi ikiniz birlikte yapacaksınız. Eğer ikinizden birinin performansını beğenmezsem rolleri başkasına vermek zorunda kalırım."

"Tam olarak ne yapacağız?" Nurhan Hoca'dan normal bir ödev çıkmasını beklemiyordum ve bu beni korkutuyordu. Öte yandan hafif bir heyecan da bedenimi sarmıştı.

"Rolleri değişeceksiniz. Birbiriniz gibi davranacaksınız ve bunun için sadece iki gününüz var. Şimdiden iyi çalışmalar."

***

Aklımda süper şeyler var sldkjflkdsf

Team Nurhan Hocacılar burada mı?

İyi günler ♥