lix: Bir şey yazmıyorsun?
bin: Çünkü istemiyorum.
lix: Fikrini çok çabuk değiştirmişsin bakıyorum da.
bin: Fikrimi değiştirdiğimi nereden çıkardın acaba?
lix: İki haftadır yazmıyorsun?
bin: Ha yani yazmamı istiyorsun?
lix: Hayır.
bin: Seni rahat bırakmamı istediğini söylemiştin,
eğer rahat bırakmamı istiyorsan neden mesaj atıyorsun?
lix: Kontrol etmek için.
bin: Neyi?
Neyi kontrol etmek için?
Seni hala izlediğimden emin olmak istediğin için mi?
lix: Hayır.
bin: Ne o zaman?
Sinirimi bozmaya başladın.
lix: İyi olup olmadığından emin olmak için.
bin: "Senin ne yaptığın ya da ne hissettiğin umrumda olmaz."
Buna noldu?
lix: O kadar kötü kalpli değilim.
bin: Biliyorum,
ama o zaman neden böyle yazdın?
lix: Bilmiyorum,
sadece yalnız kalmak istedim.
bin: Her zaman yalnızsın seni gördüm göreli zaten.
Olmadığın hiçbir an olmadı.
lix: Hep yanımda olan insanlar vardı?
bin: Yanında insanların olması,
yalnız olmadığın anlamına gelmez.
lix: Ne anlamına gelir o zaman?
bin: Fiziksel olarak yanında oldukları anlamına gelir.
Önemli olan ise ruhen yanında olmaları.
lix: Bir insan ruhen yanında olamaz ama.
bin: Olabilir.
lix: Nasıl?
bin: Sanki o yanındaymış gibi düşün.
Kolları belini sarmalar ve dudakları alnına küçük öpücükler kondurur.
"Yalnız değilsin,"
Odada sesi yankılanır,
ve o ses içine işler.
İstemeden de olsa gözlerine bakarsın,
sana baktığını fark edersin gözyaşlarını silerken.
O an da bir şey hisseder gibi olursun.
Garip bir his.Vücudundan bir elektrik geçer,
yıldızlar bir araya gelir.
İşte o an bağlanırsın,
fark etmeden.
Ruhlarınız birbirine bağlanır.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
dont cry ; changlix
Teen Fictionbin: O yüzden, sadece gülmeni istiyorum Felix. Ağlasan bile gül. ~•~ « Smile again »