9

215 43 6
                                    

Jungkook cumartesi günü söğüt ağacının altında oturuyor, Yoongi'nin ne zaman geleceğini merak ediyordu. Üşümüş ve çatlamış dudaklarını boynundaki atkının içine sakladı.

Telefonu çıkarmak için ellerini cebine soktu, fakat elini soktuğu an sıcak ve boş cebiyle karşılaştı. Tek hissettiği ceketinin yumuşak pamuğuydu.

"Yemin ederim ki onu buraya koymuştum." Kendi kendine mırıldandı ve kaşlarını çattı. Telefonunu bir yerlerde aramak istedi, ama cebinin güzel sıcaklığı ellerini cezbetmişti.

Öğleden Sonra 5:18

Jungkook'un bacakları dizlerinden itibaren ağrımaya başladı, bu nedenle bağdaş kurdu. Ağrının azalmasını bekledi, yavaş yavaş azalacağını düşündü. Ancak bir değişiklik olmadı. Ağrının nedeni bacakları değil, kalbiydi.

Ve ağrısı, çocuğu özlediği her saniye arttı.

Öğleden Sonra  6:07

Uyuşukluk Jungkook'un kollarından geçti, ayaklarına çoktan ulaşmıştı, ayağa kalkamadı. Soğuktu, ama o sadece Yoongi'nin sıcaklığını özlemişti.

Öğleden Sonra 7:01

Gözleri yavaşça kapanmaya başlamıştı. Ama Jungkook uyumaktan korkuyordu; belki de kabus görmekten korkuyordu. Ama bu konuda yapabileceği bir şey yoktu. Yorulmuştu.

Öğleden Sonra 7:31

Jungkook çaresizce bacaklarını kendine çekti, ama bir işe yaramadı. Rüzgar göz yaşlarının kuruduğu yanaklarına sertçe vurdu. Yoongi'nin ona geri dönmesinden başka bir şey istemiyordu.

Öğleden Sonra 8:26

"Y-Yoongi..." boşluğa doğru fısıldadı, cildini ısıran soğuğu hissetti. Sokağın başından onun bedeninin görünmesini diledi, ama bu olmadı.

Ve o anda, Jungkook uykuya daldı.






Uaaaağağağağağğağ o neydi bee...  Bu arada bölümleri çevirirken ilk defa okuyorum. Hikayenin gidişatı hakkında bir fikrim yok... Bu nedenle ben de bir okuyucu gibi neler olacağını merakla bekliyorum.

Veee her ne kadar okuyan birileri olmasa da, okuyan birinin var olduğunu umarak şunu söyleyeyim; şu an yaşadığım şehirde değilim. Bir ay kadar bir süre boyunca bölümler sık gelmeyebilir. Çünkü şu 1 ay içerisinde internet sıkıntım olacak ve biraz da meşgulüm.

Çevirimi okuyan kişilere veya kişiye(?) teşekkür ediyor ve sevgilerimi gönderiyorum...

Son olarak, Ideal Match isimli türkçe bir hikayenin ingilizce çevirisini yapacağım, şans dileyin.

Bilgisayardan yazdım ve kontrol etmedim, hatalarım varsa çok özür dilerim. İyi günler dilerim.

Willow Tree/YoonKook✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin