Medya ---> Nothing But Thieves - Lover, Please Stay
"Jongin gelmiş!"
Baekhyun derin bir nefes alıp çantaları yeniden kontrol etti. Bunun aslında basit bir Erien ile tanışma randevusu olması lazımdı ancak Chanyeol'un bende geleceğim ısrarları üzerine plana Jongin ve Kyungsoo'da dahil olmuştu. Gerçi Erien çıldırmış gibi Chanyeol'un de gelmesini istemeseydi Baekhyun bunu kabul etmezdi ama Erien isterse akan suları bile durdurma yolunu bulurdu Baekhyun.
"Benimle futbol oynayacaksın değil mi Chanyeol?" Erien minik ellerini Chanyeol'un boynuna sıkıca dolamış mutlulukla gülümsüyordu bu arada. Andrew falan umurunda değildi. Baekhyun'da Andrew'i hangi sıfatla Erien ile tanıştıracak bilmiyordu ama Baekhyun için bugün bitmeyecek kadar uzun bir gün olacaktı bu bir gerçekti.
"Oynayacağım elbette. Bunu alıyorum?" Baekhyun'a baktı sırıtarak çantalardan birini gösterirken. Baekhyun cevap vermek yerine başını sallamıştı. Az biraz kızgın olsa da paylaşılamayan şu popüler çocuk olmaktan da zevk alıyordu.
"Fazla gecikme." Uzanıp Baekhyun'un alnına dudaklarını bastırdığında Erien'de babasına baktı gülümseyerek. Uzaktan ya da yakından noksansız ve güzel bir aile gibi duruyorlardı ama aile sayılmazlardı Baekhyun için. Aile olmak istiyorsa Chanyeol, kesinlikle bundan daha fazlası için çaba sarf etmeliydi.
Erien ve Chanyeol'un sesi giderek uzaklaştığında Baekhyun içerideki pencereleri ve diğer ıvır zıvırları yeniden kontrol etmişti. Her şey tam gibi duruyordu. Geriye kalan ve en hafif olan çantayı alıp kapıya ilerledi.
Andrew cuma günü, öğle yemeğinde, inanılmaz bir ısrar ile artık Erien ile tanışmasının zamanının geldiğini söyleyip durmuştu. Baekhyun bunun için kendini hazır hissetmiyor olsa bile ısrarlara daha fazla dayanamayıp tamam demişti. Erien'e hafta sonu parkta piknik yapma teklifiyle gittiğinde ise Erien başta Chanyeol'u de istemiş Chanyeol'de zaten ben davetliyim demişti. Baekhyun her şeyin farkında olarak ve bu karmaşaya tek başına katlanamayacağını bildiği için Kyungsoo'yu davet etmiş Kyungsoo'da nişanlısı Jongin'i plana dahil etmişti. Böylece baş başa olacak o önemli buluşma oldukça kalabalık geçecekti.
"Alayım onu ben." Jongin uzanıp Baekhyun'un elinde ki çantayı aldı ve bagaja yerleştirdi. "Davet ettiğin için teşekkür ederim." kollarını Baekhyun'un bedenine sardığında Baekhyun bu kadar samimi olmadıklarını bildiği halde o da kollarını Jongin'e sarmıştı. Dışarıdan soğuk ve katı görünse de Jongin'in içinde gerçek bir çocuk yatıyordu.
Herkes arabada ki yerini aldığında Baekhyun telefonunu çıkardı Andrew'e mesaj atmak için ve diğerleri de koyu bir sohbetin içindeydi. Düşününce her ne kadar karın ağrısına neden olacaksa olsun eğlenceli de geçeceği belliydi bir yerde.
Kime: Andrew
Biz yola çıktık birazdan orada oluruz.
Kafasını telefondan kaldırdığı sırada Chanyeol ile göz göze gelmişti. Chanyeol gizlemeden Baekhyun'un kime mesaj attığına bakıyordu. "Her şey bitti şimdi de telefonumu mu gözetliyorsun Chanyeol?" Biraz dalga geçer bir tavırla söylemişti bunu. Geçen günler içinde sanki Chanyeol'un daha önce hiç bilmediği ve tanımadığı bir noktasını tanıyordu. Belki de böyleydi... İki insan yan yana yıllarca dursa bile bir yer de bilinmedik kişilikleri gün yüzüne çıkıyordu.
"Flört ettiğimize göre buna hakkım olduğunu düşünüyorum."
"Flört ne demek Kyungsoo?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Red Balloon • ChanBaek [Tamamlandı]
ФанфикByun Baekhyun'un küçük dünyasında onu zorlamayacak bir kaç sorunu vardı; 1- Çocukluk arkadaşı Park Chanyeol 2- Liseyi iyi bir ortalama ile bitirmek 3- Park Chanyeol ve onun bekareti 4- Kırmızı balonlar 5- İyi bir yazar olmak için Londra'da ki...