Değişim Geri Döndü

380 5 1
                                    

Merhaba değerli okurlarım...

SelinWee geri döndü! Biliyorum belki asırlar oldu , siz takip etmeyi bıraktınız, yazılarımdan ümidinizi kestiniz ya da artık bir yakın arkadaş olarak tanıdığınız beni hatırlamıyorsunuz bile. Ne yapsanız ne deseniz haklısınız. Sizden , size bu kadar zamandır en ufak bir yazı yazmadığım için özür diliyorum ve kendimden de beni en iyi hissettiren şeylerden biri olan yazmayı bıraktığım için özür diliyorum. Neyse sevgili okurlarım girizgahı geçip biraz hayata bakalım...

Ahh sevgili okurlarım bu kız burda olmadığı zaman içerisinde çok değişti. Gerçekten sonunda değişim oldu. Ha siz şimdi sorucaksınız ''Selin hanım kaç kiloya düştünüz?'' diye. İnanınki değişmeyen tek şey değişim değil benim kilom galiba. Hala aynıyım hala tombulum ama onun dışında gerçekten çok ama çok şey değişti. SelinWee artık üniversiteli!! Evet SelinWee İstanbulda bir üniversite kazandı ve artık bir avukat adayı.  İngilizce hazırlık senemi geride bıraktım ve seneye Hukuk fakültesine başlıyorum. Neden hukuk derseniz , inanın çok isteyerek ve severek yazdım. Ama ufak bir sorun var o da benim bu hayatta birden çok şeyi aynı anda çok istemem. Mesela hukuk fakültesinde okuyacağım ama moda alanına inanılmaz bir düşkünlüğüm var ama yazmayı da o kadar çok seviyorum ki bir dergide çalışmak da en büyük hayallerimden biri.  Evet önceki cümleyi baştan sona bir daha okursanız cümlenin başı Hanyada sonu Konya'da. Yine de bir çözümüm var. Bu kadar aynı anda çok çok sevdiğim şeyden vazgeçmek zorunda değilim. Size planımı özet geçeyim , evet bu fakülte İnşallah bitirilecek o kendime (ve çeneme) çok yakıştırdığım avukatlık mesleği elime alınıcak ve moda hukuku (evet gerçekten böyle bir alan var ve çok gelişiyor) alanında uzmanlaşılıcak ve İnşallah büyük bir dergide işe başlanıcak ve umarım sonu editörlüğe kadar gider. Şu anlık planım bu ama ben hayatta hiçbir zaman bir şeyin çok hayalini kurmam çünkü bu yazıları başından beri okuyan her okurumun bildiği gibi eğer bir şeyi çok isterseniz olmaz. Bunu derken asla akışa bırakmanızı da söylemiyorum çünkü çok sevdiğim bir tv karakteri olan Blair Waldorf'un da dediği  gibi '' Kader aptallar içindir. Bir şeyleri kendin yapmak yerine kendiliğinden olmasını beklemek aptal bir bahanedir.''   Yani anlayacağınız tabiki herkesin bir kader var ama o kaderi şekillendirmek sizin ellerinizde. Ben de bu yüzden kaderimin hamurunu elime alıp kendimi geliştirmeye çalışıcam.

Evet sevgili okurum , sana hayallerimden , planlarımdan ve şu andaki yaşamımdan bir şeyler anlattım ama değişimden hiç söz etmedim. Şimdi diyeceksin 'Madem kilo vermedin nerede bu değişim?'. Değişim aslında kafamın içinde. Düşüncelerimi değiştirdim ve her şey bir anda değişti, dünya bir anda değişti. Hala kilo vermeye çalışmıyor muyum evet çalışıyorum ama aynı zamanda aynaya baktığımda artık kendimi seviyorum. Çünkü aynaya baktığımda kendinden emin , ayakları üstünde durmak için geleceğini hazırlayan , tam bağımsız bir insan görüyorum. Ben artık bedenimi değil arkasındakileri görebiliyorum. Sizden de tam olarak bunu istiyorum. Evet bir bedeniniz var ve belki de çok kilolusunuz ya da çok zayıf , saçlarınız seyrek ya da çok kabarık , dudaklarınız ince ya da çok kalın ama işte orada sizin bedeniniz. Sadece sizin. Sizi bütün hayatınız boyunca terk etmeyen tek varlık. Lütfen onu kendiniz için hapishaneye çevirmeyin. Orası sizin dünyadaki cennetiniz.  Ve asla unutmayın ki siz sadece o bedenden ibaret değilsiniz, siz bu dünyada düşüncelerinizle var olursunuz. Eğer güzel bir kadınsan ve zerre kadar kültürün yoksa bu dünyada sadece güzel olarak kalırsın bir adım ileriye gidemezsin. Ya da çok yakışıklı bir erkeksin ama hayvanlara eziyet ediyorsun. Sen artık insan bile değilsin. 

Artık dünya çok değişti. Gerçekten etrafınıza bakarsanız artık herkes kötü insanlardan ve boş fikirlerden yoruldu. Hala insanlar dış görünüşleriyle yargılanıyor ama eskisine kıyasla daha az. Artık dış görünüşleri yargılayan insanlara cahil insanlar olarak bakılıyor. Çünkü gerçekten azıcık bilgisi ve kültürü olan insan ağzından çıkan lafların karşı tarafı ne kadar etkileyeceğini düşünür. Azıcık vicdanı olan bir insan başkalarının üzülmesinden zevk almaz.  Etrafına karşı saygısı olan insan diğer insanları cinsiyetleri, ırkları, dış görünüşleri , cinsel tercihleri  gibi şeylerden dolayı asla yargılamaz. Emin olun hayat yargılamayı bırakıp hoşgörüyle yaklaşınca çok daha kolay stressiz ve mutlu.

Evet sevgili okurlarım , değişmek istiyor muyuz???

Evet seslerini duyar gibiyim. Eğer istiyorsak önce düşüncelerimizden başlayacağız. Önce kendimizi sevicez, şımartıcaz ve evet egomuzu şişiricez. Buna yardım etmesi için size bir önerim var. Alın kağıt kalemi elinize iyi ve kötü yönlerinizi yazın ama lütfen objektif olun. Ve eğer isterseniz bunu bana mesaj olarak gönderin. Bu iyi  ve kötü yönleriniz dışında bir de çok sevdiğiniz iki şeyi  yazın. Bakın en çok sevdiğiniz demiyorum sadece çok sevdiğiniz. Eminim bu listeyi yaparken çok eğleniceksiniz. 

Son sözlerimi söylerken lütfen listeyi ve çok sevdiğiniz iki şeyi bana da atmayı unutmayın. Bir dahaki bölümümüz istemediğimiz şeylere hayır demekle ve biraz da kendi hayatımdan şeylerle ilgili olucak. Sizi çok seviyorum , iyi ki varsınız.

Sevgiyle kalın...

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 16, 2018 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

DeğişmekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin