~Giriş~

1.2K 15 2
                                    

(Yazdığım ikinci hikayem bu o yüzden benim için amatörlük eserleri arasında. Neyse kaç kiş okur bilemem ama 1 beğeni bile benim için gurur kaynağıdır. Teşekkürler şimdiden tüm okuyacaklara:) )

“Adım Lacy, Lacy Morby. Tarih 2085. 21. yüzyılın yarısını çoktan geçtik. 19 yaşındayım ve ailemin üç çocuğundan en büyüğüyüm. Yani öyleydim bir zamanlar. Artık tek çocuğum. Kardeşlerimi kaybedeli 5 ay oldu. Julie ve Alex. Alex yerine benim ölmem gerekiyordu. Ama Hala buradayım. Ölümleri canımı çok yaktı, evet. Ama bir yandan da mutluluk duyuyorum. Çünkü yaşadığımız dünya artık atalarımızdan bize kalan hikâyelerdeki gibi değil. Daha çok cehennemin bir yansıması gibi.

Dünya Savaşı olduktan sonra her yer, her şey yerle bir olmuştu. İnsan nesli yok olmak üzereydi. Tabii bunda savaş sonrası çıkan tsunami, deprem ve bulaşıcı hastalıkların etkisi de çok. Bütün bu savaş ve felaketlerden sonra Dünya’nın kuzeyi tamamen sular altında kalmıştı. Bugün, 2000’li yılların başındaki Dünya nüfusunun 4'te 1’i bile kalmamıştı. Kalanlarda farklı yerlerde koloniler halinde yaşıyorlardı.

Benim bulunduğum yer; dağların arasında kalmış bir ülke. Yüzölçümü büyüktür ama nüfus azdır. Bu yüzden herkes birbirini tanır.

Tabii Başkan Manfrid’de herkesi tanır. Ona karşı duyduğum nefreti ve tiksintiyi başka hiç kimseye ya da hiçbir şeye karşı hissetmiyorum.

Her neyse bu yazımı ondan bahsederek doldurmak istemiyorum. Bu kâğıtta sadece benimle ilgili şeyler yazacak.

Benim aile yaşantım eskiden –kardeşlerim ölmeden önce- çok güzeldi. Böyle bir dünyada yaşıyor olmamıza rağmen, mutluyduk. Artık annem bizimle konuşmadığı ve babam kardeşlerimin ölümünden

Sonra kendini işine verdiği için günlerimiz huzursuz ve mutsuzdu.

Maddi durumumuz diğer birçok aileye göre iyiydi. Babam Başkan’ın özel doktorluğunu yapıyordu. Annem ve ben ise fırın işletiyorduk. Ülkedeki hiç kimsenin ekmeği anneminki gibi leziz olmuyordu.

En yakın arkadaşım Ann. Ann, benden bir yaş büyük, çok sessiz ve her zaman olumlu biridir. Bir buçuk yıl önce başkanın yeğeniyle zorla evlendirildi. Ama neyse ki mutlu, Nick onun değerini biliyor. En azından o mutlu.

Koruyucumuz Will. Ülkemizdeki her aileye bir koruyucu veriliyor ve bizim koruyucumuzda Will. Koruyuculara gardiyan gözüyle baksam da Will her zaman bizim için ailemizden biri gibi olmuştur.

Ve birde Taylor var tabii ki. İlk aşkım, ilk sevgilim. Beni her zaman dinleyen, benden asla vazgeçmeyecek tek kişi. Kardeşlerim öldükten sonra bana destek olan tek kişi. Anne ve babamı suçlamıyorum tabii ki, sonuçta çocuklarını kaybettiler.

Neyse..

Bunları niye yazdığımı bilmiyorum. Beklide anneme özendim, o hep günlük tutar. Bize söylemediklerini, anlatmadıklarını oraya yazar. Aradaki tek fark bu ilk ve son yazışım olacak.

Çünkü gidiyorum. Giderken bu kâğıdı hep yanımda taşıyacağım. Geçmişimi, ailemden neden uzaklaştığımı ve ülkemi neden terk ettiğimi hep hatırlamak istiyorum. Ve olurda ölürsem, ailemin eline geçmesini umuyorum. Tek başıma gitmediğimi bilmelerini istiyorum ve tabii ki neden gittiğimi. En güvendikleri kişinin, yani Taylor’ın bana göz kulak olduğunu bilmelerini istiyorum.

Dediğim gibi, kimseyi suçlamıyorum. Ama daha fazlada dayanabileceğimi sanmıyorum. Bu ülkede bir hiç uğruna ölümü beklemek istemiyorum. Kaçarken ölürsem, özgürlüğüm için öleceğim en azından.

Annemi, babamı, Will’i ve Ann’i özleyeceğim. Ama gitmeliyim. Umarım hep iyi olurlar.

Lacy Morby

1 Mart 2085 ”

╬•✫۵♪♫★•δ♥δ•★♫♪۵✫•╬

GELECEKTEN KAÇIŞHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin