0.5

723 26 36
                                    

Bu bölümü sevgilim Arda'ya adıyorum. 'Seni sevdiğimi unutma. Beni unutma.'

Önceki bölümden kalanlar

Karla, tiksindiğini söylemişti ondan. Nefret ettiğini. Dokunma bana demişti. Hiç bir zaman sevgilisinin sözünden çıkmayan genç adam, yine istemsizce karşı koyamamıştı sevdiği kadına. Elinden tek gelen şey izlemekti onu. Sadece uyurken izlemekti yapabildiği.

6. Bölüm

Gözleri kan çanağına dönmüş olmasına rağmen Peter, hala sevgilisi Karla'ya bakıyordu. İlk hayal gibi gelse de, sonradan Camila'nın yavaş yavaş uyandığını anlamıştı. Camz, gözlerini ilk açtığında ne olduğunu anlamadan Shawn'nın yüzüne bakmıştı. Sonra bileklerine döndü gözleri. Dün geceyi, sargılı bileklerini gördüğü an hatırladı. Gözleri dolu bir şekilde konuşmaya başladı;

"Neden Shawn? Madem onu seviyordun, neden beni seviyormuş gibi davrandın." dedi kısılan sesi ile.

Bu söz, bu söz onun kalbinde derin bir yara açmıştı. Genç adam, kalbindeki bu yaranın asla geçmeyeceğini biliyordu.

"Her ne kadar bana inanmayacak olsan da anlatmamı ister misin?"

Karla, ilk başta tereddüt içinde kalsa da, kararını belirten o kelimeyi söyledi.

"Anlat."

Tek bir kelime ile duruşunu dikleştiren Shawn, ilk gözlerini sildi ve boğazını temizledi.

"Dün gece ya 5 ya da 6. Emin değilim. Sanırım 5'ti. Evet, tam 5 şişe Sangria Şarabı içtim. Kafayı iyice bulmuştum. Sonra seni aramak istedim. Bu geceyi seninle geçirmek istedim. İlk gecemiz olmasını diledim. Ama sonra yanlışıkla Lauren'ı aramı-..."

"Aramışsın." dedi Camila sözünü keserek.

"Hatta devamını ben tahmin edeyim Shawn. Lauren'ı aradın. Sesini ben sandın. Eve çağırdın sonra da yattınız. Değil mi?"

Shawn, başını mahçup bir şekilde olumlu anlamda salladı. Camila, neşeden yoksun bir şekilde gülüp başını iki yana sallamaya başladı.

"Bu senaryoyu yazmak için kaç ay düşündün?"

Shawn, duyduğu sözlerle anında ayağa kalktı.

"Doğruyu söylüyorum Karla!"

"Bana Karla falan deme tamam mı!?"

Shawn, gözleri arasından süzülen damlaya engel olamadı. Ona inanacağını düşünmüştü. Doğruyu söylüyordu. Eliyle göz yaşlarını sildi.

"Sen bana inanmıyorsun ve benim elimden hiç bir şey gelmiyor."

Camila, ayağa kalktı ve masanın üzerinden çantasını aldı. Merdivenlerden çıkıp ayakkabılarını giydi ve aşağı, Shawn'nın yanına tekrar geldi.

"Seni seni sevmek çok güzeldi Shawn. Seni sevmek gençti, vahşiydi ve özgürceydi. Havalıydı, ateşliydi, tatlıydı. Seni sevmek gün ışığı gibi güvenliydi. Ama seni sevmenin sonuçları varmış."

Bunları dedikten sonra Camila göz yaşlarını silip Shawn'nın yüzüne bakmadan evden çıktı. Kapının önüne çıkınca durdu. Sırtı evin kapısına dönüktü. Başını eve çevirdi ve kendi kendine söyledi:

"Seni sevmek ucuz, karanlık ve aşağılıkmış. Seni sevmek bana bir shot daha aldıracak. Seni sevmek gün ışığı gibiydi, sonra yağmur yağdı. Çünkü seni sevmenin sonuçları vardı."

Kafası hala eve bakacak şekilde olan Camila, gözlerini kapatıp göz yaşlarının yüzünden düşmesine izin verdi. Önüne dönüp evine doğru yürümeye başladı.

Camila'nın son söylediği sözlerden sonra Shawn, hala kendine gelememişti. Artık göz yaşlarını silmek için çaba göstermiyordu. Yarın konseri vardı. Uyuması gerektiğini biliyordu ama bunu yapmayacağını daha iyi biliyordu. Telefonu eline kaldı ve temizlik şirketini arayıp bir temizlikçi istedi. Yukarıya bir daha çıkamazdı. O manzarayı görmek istemiyordu. İlk yukarıyı temizletip, sonra ev stilistini çağırıp yukarıyı baştan sonra kadar yeniletecekti. Bu evde daha duramayacağını biliyordu. Ama yapamazdı. Bu ev, Karla'nın anıları ile doluydu. Telefondan mesaj sesi gelmişti. Camila mesaj atmıştı. Çünkü Camila mesaj attığında, bildirim sesi farklı geliyordu. Mesaj bildirime hemen bastı ve gördüğü mesaj ile donakaldı.

Karla: Yarın Küba'ya geri dönüyorum. Artık Kanada'ya tur ve konser dışında gelmeyeceğim. Kendine iyi bak.

Elindeki telefonu hıcımla koltuğun üzerine fırlatan Shawn, kendini kanepeye attı. Camila, tüm gece boyunca burada yattığı için kokusu sinmişti. İçine çekebildiği kadar çekti Shawn bu kokuyu. Bedeni olmasa da ruhunu tutmaya çalıştı sevdiği kadının. Yoksa burada kalmasının, onun için hiç bir anlamı yoktu.

Temizlikçi kadın öğlen saatlerinde 16:23 gibi bir saatte gelmişti. Saat 18:05'te aşağı, Shawn'nın yanına gelip işini bitirdiğini söylemişti.

"Sonunda. Bir an hiç bitmeyecek sanmıştım Rosa."

Kadın mahçup bir şekilde Shawn'a baktı.

"Haklısınız efendim. Toparlamam biraz uzun sürdü. Bundan dolayı..."

"Tamam Rosa seninle kaybedecek vaktim yok. Değmez."

Rosa içten içe Shawn'a bir ilgi gösteriyordu. Ama sadece platonikti. Ancak Rosa çok saf biriydi. Kısa sarı saçları, hafif çilleri ve mavi gözleri ile küçük sevimli bir kızı andırıyordu. İçininde dışından bir farkı yoktu. Shawn ile Camila arasına girmeye hiç çalışmamıştı. Onun Lauren gibi beklentileri yoktu. Onunki sadece hoşlantı, bir nevi beğeniydi.




Shawn's Sextape / ShawmilaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin