Medya ölüm sebebim çok fazla şekerler.
Jungkook
Dün yorulmuştuk. Eve gidip hemen uyumuştuk. Sabah kaltığımda yanım boştu. Jimin nereye gitmişti? Yataktan kalkıp odalara baktım yoktu. Uyku sersemiydim. Birden yere bir şey düşme sesi gelmişti. Ses mutfaktan geliyordu. Koşup baktığımda Jimin elindeki tabağı düşürmüştü. Korkmuştum.
- Keşke beni çağırsaydın. Bir yerine bi- diyemeden 'Ah' diye bir inleme sesi geldi. Camları toplayamaya çalışıyordu.
- Hayır yani neden topalıyorsun. Ben toplardım. Senin canın acıyınca beni daha çok acıyor. Bir yerine bir şey olmasın dikkat et.
Pembe dolgun dudakları aralıyıp konuşmaya başladı.
- Aşkım bu kadar endişelenme bir şeyim yok sadece ufak bir çizik pansuman yapıp öpersen geçer zaten kahvaltı hazır her şeyi yaptım. Tabak çıkarıyordum.
- Bekle hemen geliyorum diyip koşarak ilk yardım çantasının olduğu yer gittim. Gereken malzemelri alıp tekrar yanına gittim. Mutfakta sandelyelerin birine oturmuş öylece bekliyordu.
Dudaklarını büzmüştü. Çok masum görünüyordu. Onu yeme isteğimi körükluyordu.
Yanına yaklaşıp minik ellerini ellerimin içine hapsettim.
Ellerine öpücük kondurdum. Elleri çok küçüktü. Çok şekerdi. Yerine göre fazla seksiydi. Ama şuan fazla şekerdi.
Ellerini öpünce tebessüm etmişti. Parmağını gerekli işlemleri yapıp sardım.
Gözlerini pörtletip
- Abartmadın mı? Alt tarafı bir çizik. Küçük bir şey öpünce acısıda geçti.
İlk kaşlarımı çatsamda en son söylediği şeyle biraz daha yumuşamıştım.
- Bence o kadarda abartmadım. Senin canı yanınca benimki bin kat daha fazla yanıyor. Kendini dikkat etmelisin.
Onaylayıp tekrar dudak büzüp
- Sadece sana süpriz yapmak istemiştim.
Dudaklarını büzmesine daha fazla dayanamamıştım.
Saniyelik bir öpücük olsa da etkisi ikimiz içinde büyüktü.
Kucağıma çektim. Ellerimi beline sardım. Şuanda gögüsümde yatıyordu.
Kafamı omzuna koyup boynuna nefesimi üfleyip
"Acıktım. Sende acıktın mı Mochicik~~~?"dedim aegolu bir şekilde
O hep bana yapıyordu. Ters psikoloji uygularsam belki işe yarardı.
Kafasını yukarı aşağa salladı. Ne ima ettiğimi anlamıştı. Sırıtıyordu.
O da bana karşılık olarak
"Bende acıktım Tavşancık~~~"
İstediğim cevabı almıştım. Fazla(!) ileri gitmicektim.
Gülümsedim.
"Boynundaki izler geçmiş yenisini yapmak lazım değil mi Mochicik?"
♤○○○○○○○○○○○○○○○○○○○○○○○○○○○♤
Jimin
Beni kucağına çekti. Elleri hemen belimi bulmuştu. Benim kafamda onun göğüsünü bulmuştu.
Kafasını omzuna koydu. Boynuma nefesini üfleyerek konuştu.
"Acıktım. Sende acıktın mı Mochicik~~~?"dedi aego yaparak.
Aego yapması gülümsememi yol açtı.
Ne ima ettiğini anlamıştım. Kafamı aşağı yukarı sallayarak onayladım. Çok ileri gitmiceğini biliyordum. İstemediğim sürece gitmezdi. Biraz korkuyordum.
Ona karşılık olarak
"Bende acıktım Tavşancık~~~" dedim.
Gülümsedi. Bu cevabı beklediğini biliyordum.
"Boynundaki izler geçmiş yenisini yapmak lazım değil mi Mochicik?"
Dudağımı ısırıp
Anında gözü dudağıma gitmişti.
Onun tadına bayıldığı dudaklarımı aralayıp arsızca konuşmaya başladım.
"Tavşancık Mochicik boynunda senin izlerini istiyor." dedim arsız bir şekilde. En çok arsızlığımı seviyordu.
Bunu dedikten hemen sonra ilk dudaklarıma yapıştı. Dudaklarımız uyum içerisindeydiler. Duygular ön plandaydı. İlk yumuşaktı. İncetmek istemezmiş gibi sonra dudağını ısırdım. Hızını artırmak için dudağını ısırdım.
Isırdığımda boğukça inlemişti ağzıma doğru
"Ahmmhmmm"
Yavaş yavaş hem o hem ben tahrik oluyordum.
Durmamız lazımdı. Durmak istemiyordum.
İşin içene diller girmeden önce dudağımı sertçe dişlerinin arasına alıp çekiştirdi. Sonra diliyle dudağımı yalamıştı.
Bu sefer ben onun ağzına doğru inlemişti. İnleyip kendime daha çok çektim.
"Ighmhmm"
Hoşuna gitmiş olmalı ki gülümsedi. Gülümsediğini gerilen dudaklarından anlamıştım.
Nefesimiz kesilince dudaklarını dudaklarımdan ayırdı nefes alabileceğimiz bir boşluk bıraktı.
Nefeslerimiz birbirine karışıyordu.
Nefes alış verişimizi kontrol altına alınca ilk o konuştu.
Alnını benim alnıma yasladı. Direkmen gözlerine baktım. O da benim gözlerime bakıyordu. Gözleri koyuydu. Fazla koyuydu. Benim gözlerimde nasıl baktığını bilmiyorum. Bana bakınca piç bir şekilde sırıtıyordu.Ama tahrik olmuştum. O da benim kadar tahrik olmuştu. Bunun sonunu biliyordum.
"Yapmak istiyormusun?"
İstiyormuydum? Jungkook'un herşeyiyle benim olmasını istiyordum. Bende aynı şekilde herşeyimle onun olmak istiyordum.
Küçük Jimin ve Kookie kalkmışlardı.
Tam zamanıydı. Ama önce gerçekten yemek yemek istiyordum.
"Önce gerçekten yemek yiyelim sonra bakarız" dedim. Şirince gülümseyip
Ben gülümseyince o da gülümsüyordu. O gülümseyince bende gülümsüyordu.
Her çarşamba ve cuma bölüm atıcam.
Texting yazıcam ama hangi shiple olsun.
Ya Sope
Ya Namjin
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Say You Love Me~Jikook~✓
FanficHer şey bir oyunmuydu? Yoksa o mu hatırlamıyordu? Ana çift: Jikook Yan çiftler: Namjin, Sope Smut içerir ve çok büyük beklentiniz olmasın bu konuda arkadaşlar.