Ve işte başlıyorduk. İçimden bir ses bu akşamki gösterimiz çok ses getireceği yönünde. Ama bakalım bu çok ses getirecek yapımın devam filmini çekebilecek kadar yaşayacak mıyım? İşte burası herkeste bir soru işareti. Bu kız yaşıyacak mı? Yoksa ölücek mi?
Bana sorarsanız beynimin ağzına sıçayım derim. Benim ne bok işim var böyle işlerde. Ben iyilik meleğimiyim? Niye böyle aksiyonlara giriyorum. Canıma mı susadım ben ne halt yiyorum? Bilmiyorum. Bilmiyorum. Allah kahretsin ki ne bok yediğimi bende bilmiyorum.
Tek bildiğim artık daha fazla canın azrailliğini yapmak istemediğim. Ama Karan'ın bana yapabileceklerini düşündükçede ise mideme kramplar giriyordu. Tanrıdan bugüne kadar hiç bir dilekte bulunmayan benim bugün tanrıdan bir dileğim vardı. O'da yaşamak.
Karan'nın odasındaki yarı çıplak bir şekilde uzandığım koltuktan sıyrılarak kalktım. Koltuğun kenarındaki bordo dantelli sütyenimi alıp, çokta büyük ve seksi olmasalarda şu güne kadar gayet iyi bir şekilde işime yarıyan, göğüslerime giydim. Gözlerim odanın içinde üzerime geçirebileceğim başka parçaları ararken Gözlerim Karan'nın iğrenç midemi bulandıran yamuk sırıtışına kaydı. Bakışlarım daha da aşağıları inince üzerini giymediğini farkettim. Karan'nın yaşına rağmen fit bir vücudunun olması her zaman garibime gitmiştir. Çünkü Karan sağlıklı beslenen veya spor yapan bir adam değildir. Tam tersine tüm pislikleri içinde barındıran bir beslenme alışkanlığı vardır. Ama bu alışkanlıklara rağmen neredeyse kıskanılacak bir vücuda sahip. Belkide adama kötülükten beslenmek yarıyordur.
" Bebeğim bakıyorumda bugün gözlerini benden alamıyorsun" dedi Karan yamuk sırıtışını büyütüp koca bir kahkaha tufanına dönüştürerek. Dalgın bakışlarımı hemen toparlayarak gözlerinin içine bakıp ona aynı yapmacıklıkla cevap verdim. " Sana olan aşkım içimde her gün günden güne büyüyor Karancığım ondandır" dedim duraksayarak yutkundum. Yavaşça Karan'nın yanına giderek elimi göğsüne götürüp gözlerimi gözlerine kitledim. Şuan bende yaptıklarıma anlam veremeden ağzımdan kelimeler dökülmeye başladı. " Karan bu gece" diyip duraksadım devamını getirecek cesareti kendimde bulamıyordum. Ama merakımıda bastıramıyordum. Beynimde bu gitgellerle cebelleşirken kendimde bulamadığım cesaretimi tetikleyen çok garip bir şekilde Karan oldu. " Evet Maya bu gece" dedi. Şuan oda merakla ağzımdan çıkacak kelimeleri bekliyordu. Artık ok yaydan çıkmıştı bir kere yutkunarak sözüme kaldığım yerden devam ettim. " Bu gece ya başarılı olamazsak nolucak peki?"
Sonunda söyleyebilmiştim. Ama cümlemi tamamlamamla Karan'ın gözleri adeta renk değiştirmişti. İşte o an gözlerinde gördüğüm şeye anlam verememiştim. İlk bakışta öfke gibi dursalarda bu şey her neyse öfke değildi. Sadece Karan bunun öyle durmasını istiyordu.
Karan kendini toparlayarak beni bi kenara ittirip sinirle odanın diğer bir ucuna gidip aniden pencerenin önünde durdu. Sonra bir anda hızını idrak edemediğim bir şekilde elini pencerenin camına geçirdi. Odadaki camın parçaları büyük bir gürültüyle odaya saçılırken Karan'ın elinden akan kanlar tüm vücuduna yayılmaya başladı. Dehşete kapılmış bir şekilde ona bakarken gözleri gözlerimi buldu. Dişlerini sıkarak " Bu gece öyle bir şey olmayacak" diye hırladı. O an odada bir ses duydum "NEDEN?" Bu ses Uraz'ındı. Odaya ne ara girdiğini farketmemiştim. Büyük ihtimalle konuşmalarımızı dinlerken kırılan camın gürültüsüne odaya dalmıştı. Karan şaşkınlıkla Uraz'a bakarak ağzını yavaşça araladı. "Bu gece bu savaş biticek" dedi Karan sesindeki çokta belli olmasada kendini hissettiren bir tükenmişlikle.
"Ne savaşı baba? Kimin savaşı biticek?" Uraz babasından beklediği cevabı almak istercesine merakla Karan'ın gözlerinin içine bakıyordu. Karan ise afallamış gibi Uraz'a bakıyordu. Uraz ilk kez ona karşı bu kadar dik duruyordu. Bunu ben fark edebildiysem Karan rahatlıkla farketebilmiştir. Ve işte o an hiç duymayı beklemediğim bir cevap duydum Karan'dan. Sinirle dişlerini sıkarak "Burası benim cehennemin. Bende bu cehennemin kralıyım. O yüzden bu savaş, bu gece biticek" dedi. Duraksayıp şeytani bir gülümsemeyle ikimize baktı. " Ve kazanan yine kral olucak" diyip kahkahalarıyla odayı boğdu. Sonra yanımızdan geçerek " Hazırlanın çıkıyoruz birazdan" diyip odadan kahkahalarınıda beraberinde alıp çıktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÜNAH TOHUMLARI🍀 #Wattys2018
Teen FictionHışımla kafamı ondan tarafa döndürdüm." Ben böyle doğmadım Aden hiç bir çocuk günahkar olarak doğmaz. Günahkar olur, ama günahkar doğmaz." dedim sinirle. Çünkü böyle olmak benim seçimim değildi. Kafasını yavaşça benden tarafa çevirdi. Ölümün yansım...