biliyorum çoooooookkkk gecikti. aslında yazmak için çok zamanım oldu ama ne yorum var ne başka bişi tabi doğal olarak da ilham gelmiyo kusura bakmayın yani...
şimdiden anlamıştım ki dilara-sanırım öyleydi- ile ayaz arasında bişey olcaktı. birbirlerine öyle bakıyorlardı ki görmeniz lazımdı. tabii ki onların aralarını yapmak da bana düşüyordu. hoşgeldin-hoşbulduk faslı bitince ayşe abla dilara'ya
-kızım hadi yardım et sen bana,dedi
-tamam anneciğim, diyerek kaltı kız ve mutfağa - en azından öyle düşünüyorum- ilerlediler annemin "kalk kız soğan doğra" niteliğindeki bakışları üzerine
-ben de yardım edeyim, diyerek kalktım ve peşlerinden gittim mutfağa girince
-ayşe abla yapabileceğim bir şey var mı?
-şu salatayı masaya götürebilir misin?,dedi
-tabii ki, diyerek salatayı aldım ve masaya doğru ilerledim. salatayı koyduğumda arkamdan dilara da bikaç yemek getirmişti. ben de son olarak ekmekleri almak için mutfağa dönerken aklıma Dİlara'nın ne kadar da sevecen bi kız olduğunu farkettim. cidden güzel bi kızdı güzelliğinin yanında çok da tatlıydı. etrafa resmen pozitif enerji yayıyordu. yüzünden gülücükleri eksik olmuyordu. abisinin resmen tam tersiydi. abisi -sanırım aras'dı- soğuk,etrafa negatif enerji yayan, havalı, yakışık- ne diyorum ben ya neyse son dediğimi saymayın neyse işte öyle biriydi. bunları düşünürken masaya oturmuş yemek yiyorduk . öğrendiğime göre aras ve dilara ile aynı üniversiteye gitcekmişiz. ayrıca aras'la ben dilara'yla da ayaz yaşıtmışız. akşamı sorunsuz atlattıktan sonra eve gittik. yorulmuştum ve ertesi sabah okul vardı. hemen üstüme değişip uyudum.
* * *
alarmın o güzel mi güzel (!) sesiyle uyandım. kısa bi duş aldıktan sonra kıyafetlerimi giydim (medya) saçlarımı da açık bıraktım şapka çok şirin duruyordu.siyah deri bi çanta taktım. bugün okula Ayaz ve ben gidecektik annemle babam kayıt işlemini halletmişlerdi. arabamın anahtarını alıp evden çıktım. arabada Ayaz'ı bekliyordum. 2-3 dk sonra geldi ben de hemen sürmeye başladım. okula vardığımızda yer aramaya koyuldum ama her yer doluydu. boş bir yer görünce hemen oraya sürdüm ama biri benden önce oraya girdi az daha bana çarpacaktı öküz. korna çaldım baktım olmadı camı açıp bağırmaya başladım. ama o hiç tınlamadan yürümeye başladı. elime ilk geçen şeyi -ki bu küçük bi taş oluyor- kafasına attım bunu görenler şaşkınlıkla bana bakmaya başladılar.hemen arabadan indim ve bana dönen öküze bağırmaya başladım:
-gerizekalı az daha kaza yapıyorduk hem orayı ilk ben gördüm orası benim yerimdi. öküz!!!!, dedim.
-bana bak kızım burda yenisin diye bişi demiyorum ama bu bi daha olmasın yoksa kötü olur!!! diye bağırdı.
- nolur lan nolur???!?!!? sen bana hiç bi b*k yapamazsın!!!,dedim tartışma hararetlenmişti. tam ağzını açmış bişi dicekken zil çaldı. bunun üzerine arkasını döndü ve gitti. Arkamı dönünce Ayaz'ın da arabadan indiğini ve tüm kızların ona salya akıtarak baktığını farkettim. hemen arabaya binip boş bir yere parkettim. Ayaz dışarda beni bekliyordu. herkes dağılmıştı yani sınıfına girmişti.
ayaz'la beraber müdürün odasına girdiğimizde adam bizi hoş karşıladı. ee tabi bizde öyle notlar olduğu sürece bu normal bişi... daha sonra adam bizim işlemlerimizi halledince nöbetçi öğrenciyi çağırdı ve eline bi kağıt verip gönderdi. adam bizimle sohbete girmişti. aslında iyi bir adamdı eski okulumdaki müdürümden nefret ederken bu adamı sevmiştim. tam adama ismini soracakkenkapı açıldı ve içeri Dilara ile Aras girdi. ne olduğunu anlamaya çalışırken hoca konuşmaya başladı
