3.Bölüm

488 27 8
                                        

Gülüyorduk,şakalaşıyorduk ki,birden asansörün ışıkları açıldı ve yerimizden kıpırdadık."Çalıstı"dedim sevinçle."Aynen" dedi ve bir dakika sonra kapı açıldı.Kendimi hemen dışarı attım."O zaman görüşürüz"dedim Sinana dönüp.Telefonum çald8ğı için parmağımla ona bir dakika beklemesini gösterdim.

Ezgi arıyor.....

Telefonu açtım"Efendim kuzum?"dedim hemen."Öykü napıyorsun?"dedi."Ben toplatıdan yeni çıktım noldu ki?"dedim herhalde bir yere çağıracak."Hmmm,Nasıl geçti.Ya da dur ben ******deyim gelsene"dedi meraklı ses tonuylam Bende tamam geliyorum diyip kapattım.Sinana döndüm"Şey kusura bakma.Önemli biri"dedim gülümseyerek."Ya kusura bakman da bir yere gitmen gerekiyorsa bıraka bilirim"dedi nazik ama kalın sesiyle."Yani uzak burdan o yüzden ben kendim giderim.Biraz fazla uzak da"dedim gerçektende uzaktı İstanbulun kenarında bir arazide at çifliğiydi ve ortak arkadaşımız onun sahibiydi."Adresi söyle ben diyeyim ne kadar uzak"dedi ben hayır dedikçe üsteliyordu.Aynı zaman da geçen seferden bildiğim kadarıyla vazgeçmeyecek.En iyisi kabul etmek"Tamam.İstanbulun çıkışlarından birinde at çifliği"dedim pes etmişcesine."Güzel gidelin o zaman"dedi kapıyı göstererek.Bende önden çıktım.Arabay doğru yürüyorduk,ben yan kotuğa otururken oda şöför koltuğuna geçti."Şey *****de çiflik"dedim kemerimi bağlarken."Ha ismini duymuştum yani yerini falan bilirim"dedi emin sesle.

(Sinan)

Yola çıkalı 20 dakika falan olmuştu ve Öykü yolu izliyordu.Biraz sonra orman yoluna girecektik ve bildiğime orda telefon çekmiyordu.O yüzden Öykü'ye dönüp"İstersen arkadaşına haber ver yolda duğunun,çünkü birazdan çekmeye bilir"dedim."Tamam iyi dedin onu.Bir şey olubca hemen endişeleniyor zaten"dedi yakın birisiydi gôrünüşçe deacaba kimdi? Öykü mesaj attı sonra bir şeyler yaptı telefonu bir kenara koyup,Yolu yine izlemeye başladı."Kitaba başladın mı?"diye sordum çok sessizdi."Yok başlamadım.Yani okuduğum başka bir kitap varda"dedi açıklama getirerek."Sen o zaman kesin kitap kurdusunsur"dedim gülerek."Aynen.Kitap severim"dedi gözüm eline gittiğinde avucunda kesik olduğunu gördüm.Kuçuk bir şey de değildi."Eline noldu?"sordum aniden.Elini avcunda gezdirdi ve bana döndü"Küçük bir kaza diyelim.Fazla önemli bir şey değil"dedi geçistirdiği herhalinden belliydi.Konuşmak istemiyordu herhalde.Bende susup yola göz koydum.

"Geldik"dedim önümüzdeki çifliği göstererek.Arabadan inip kedi gibi kollarını havaya uzattı ve parmak uçlarına kadar kalktı.Sonra açık kapıdan bana baktı ve "Hadi gel"dedi.Önce itiraz etmek istedim, ama yorulduğumu anladığım da biraz istirahat etsem iyi olacak diye tamam dedim.Arabadan inip küçük bir hasar kapıdan geçtik.Büyük bir araziydi.Atlar için büyük bir sahe ayrılmıştı.Bende Öykü'nün peşinden yürüdüm.Salon ve Mutfağın birleştiği bir odaya girmiştik."Kuzum hoşgeldin"diye Öykü'ye bir kadın sarıldı.Öykü de ona sarılıp"Hoşbuldum"dedi.Ayrılıp arkadaşı bana baktı."Siz?"dedi bana bakarak.Öykü de hemen "Kendisi partnerim olur.Sana anlatmıştım hani işle ilgili"dedi bende elimi uzattım."Sinan ben"dedim kadında elimi sıkıp "Memnun oldum Ezgi bende"dedi.Sonra birlikte kanepeye oturduk.Kahve yaptılar ve içmek için dışardaki kanpelere gidip oturduk.Sohbet ediyorduk."Öykü gerçekten hiç binmedin mi?"dedim gülerek."Ne ya binmedim işte"dedi küçük bir çocuk gibi."Ezgi atları göre bilir miyim?"dedim."Yani zaten Erkan orda gidelim"dwdi ayağa kalkarak.Birlikte ahıra gittik.içerde benden biraz kısa bir adam vardı."Erkan biz geldik"dedi yanına giderek.Selamlaştk,Tanıştık.Bir şey farketmiştim Öykü'ye çok yakın davranıyordu.Bence fazlasıyla yakın ve sinirlerim hopluyordu."Bine bilir miyim?"dedim Erkan'a dönerek.Siyah bir atı okuyordum ve canım kaynamıştı ona."Bine biliyor musun?"dedi Öykü ve Erkan arda arda"Eskiden atım vardı biliyorum yani"dedim."Tabi de Bulut biraz hırçındır başkasna bine bilirsin istersen"dedi bende Buluta baktım."Olsun ona binmek istiyorum" dedim."Tamam o zaman ben onu hazırlayayım" dedi Erkan biz dımşarı çıkıp beklemeye başladık.Biraz sonra Erkan Bulut'u getirdi."İzninizle"diyip Bulutun önünden sol tarafına geçtim ve
bir hamleyle Bulutun belindeydim.Biraz asiydi,belini okşadım "Sakinnn,Tamam hadi bakalım".Bir kaç adım sonra alıştı.Hızlandık ve beş altı tur attık.Öykülerin yanında durdum.*Binmek ister misin?"dedin Öyküye bakarak."İsterdim de korkarım"dedi çekingen bir halle.Bende sırıttım ve"Gel.korkma niye korkuyorsun"dedim."Tamam ama ben önde oturcam"dedi çocik gibi."Tamam gel bakalım"defim.Erkan biraz yardm etti,bende biraz arkaya gidip Öyküye oturması için yardım ettim.Önüne oturduğunda,bir elimle Öykü'nün belini sardım.(kesinlikle düşmemesi içinddijfffd)Diğer elimlede ipi sıkıca tuttum."Tamam hazır mısın?"dedim kulağına fısıldayarak."Tamam hazırım"dedi bende ipi atkaya çektim.Bulut koşmaya başladı,Öyküyse gülüyordu."Güzel mi?diye sordum."Çoook güzell"dedi sesi o kadar güzeldi ki,Kulaklarımdan ruhuma işliyordu.

"Gel bakalım"dedim Öykü'nün belinden tutup yere indirdiğim de."Teşekkür ederim"dedi ve saçını kulağının arkasına aldı."Neyse ben artık gideyim"dedim."Şey bende gitsem iyi olacak"dedi Öykü Ezgi'ye dönerek."Kal ya ben seni bırakırım eve"dedi Erkan Öykü'nün omzuna dokunarak."Yok ben gideyim malum yarından işler başlıyor"dedi bana bakarak."Tamam Öykü o zamab ben götürürüm seni eve"dedim Öyküye.

Arabaya daha yeni binmiştik ve çiftlikten biraz olnuştu uzaklaşalı.Ezgi sabah çıkacağını söylemişti

Arabayı Öykü'nün evinin önünde durdurdum.Ona döndüğüm de uyumuştu.Yüzüne bir kaç tel düşmüştü.Arabadan inip yan tarafa geçtim ve kapıyı açıp Öykü'ye seslendim ama uyanmadı bende elimi kabanının cebine saldım ve anahtarını ilk denemede bulduğuma sevindim.Gidip kapıyı açtım sonra Öykü'yü kucağıma alıp yukarı kata çıkardım.Kabanını çıkarıp örtüyü üzerine çektim.Sonra kapıyı kapatıp aşağı kata indim.

Sabah~

(Öykü)

Gözlerimi açtığım da odamdaydım ve üstümde dün ki giysilerim vardı.Üzerimi değişmeden aşağıya indim ve....

Canlarım,ballarım
Nasılsınız?İyisiniz inşallah:)
Neyse  siz bolca yorum atın
Ve VOTEyi de unutmayın emi
Bozuşmayalım
Hayde çav
Didididifidoddiso

Sol YanımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin