6.Bölüm

532 28 7
                                    

"Şey...S-Sinan"dedim.Nerdeyse 2 dakikadır böyleydik ve biraz daha böyle durursak ben kalp krizinden öle bilirdim."Birinci kural hemen pes etmemelisin,ikinci kural tüm gücünü ayaklarına vermem lazım,üçüncüsü de"saçlarımı alıp arkama doğru savurdu"Bu saçlar toplanmalı partner".Kollarnı aynı şekilde masaya yerleştirdi."O zaman bir kaç atış yapalım ben de eve gideyim"dedim yüzümü yüzünün hizasına getirerek."Tamam ama tabi Gözde seni bırakırsa gidersin"dedi yüzüne sırıtış ekleyerek.

"Gözdecim tanıştığıma memnun oldum"dedim tejrar Gözde'ye sarılarak."Bende çok memnun oldum abla"dedi benden ayrılırken.Kapının önüne çıktığım da Sinan da kapıya çıktı ve kapıyı arkasından kapattı."Osman hocayla konuştum az önce,Çekimler olcakmış fotoğralar için"dedim."Ya tamam o zaman sen bana söylersin dimi"diyince bende gülümsedim."Tabi ki efenim"dedim.Sonra merdivenlerden inecekken bir an durdum,ne cesaretse dönüp yanağından öptüm.Sonea hızla merdivenlerdn indim ve eve doğru yürümeye başladım

4 gün SONRA~

Kapıda İremle karşılaştık."Nasılsın?"diyince bende iyi olduğumu söyledim.Studyoya girdiğimiz de çoğunluk gelmişti.Bende makyaj masasına oturmadan önce kulisdeki kostumümü alıp giydim ilk kez Asiye'nin kostümünü giydiğim için hafif heycanlıydım.Gidip makyaj masasına oturdum ve yeni tanıştığım makköz bana makyaj yapmaya başlarken bizde sohbet etmeye başladık

"Tamam makyajınız bitti Öykü hanım"diyince ayağa kalktım saçlarıma da şekil verildikten sonra çekim alanına döndüm.Şu an Mehmet'in fotoğrafları çekiliyordu bende gidip kendime bir kahve aldım.Geri döndüğümde Mehmet'in çekimleri bitmişti."Öykü hanım sizi  alalım hazırsanız?"diyince Fotoğrafçının önüne geçtim.

"Tamam güzel Siz beş on dakika istirahat edin biz Sinan beyin fotoğraflarını çekelim,Sonra zaten sizi birlikte alacağız"diyince eski yerime geçtim ve Sinan'nın kulisten fotoğrafçının önüne geçmesini izledim.Bir kaç gündür görüşmüyorduk.En son ben bi saçmalık yapmıştım.Onu izlerken az sıcaklığını kaybetmiş kahvemi yudumluyordum.Bir kaç karesin çekildiler.Yalnız ne desem az Mustafa Kaleli de Kale gibiymiş maşallah.Makyajımı tazeledim ve Sinan'ı izlemeye devam ettim.

"Evet Öykü hanım sizi alalım Sinan beyin yanına.Keşanı almayalım,elbise önde olsun"keşanı bir yere bırakıp Sinan'nın yanına geçtim."Şimdi Öykü hanım bir kolunuzu Sinan beyin omzuna koyun ve lütfen daha yakın durun"diyince bir elimi Sinan'nın omzuna koydum."Gel biraz daha yakın dur ya askerlik arkadaşları daha yakın duruyorlar ha"dedi Sinan bende yakınlaştım.Bir de dalga geçiyor ya benimle hödük."Öykü hanımın saçlarını bir düzeltelim"diyince saçımı düzeltiler ve fotoğrafları çekmeye başladı.Ekranda karelere bakıp sırıttı."Harika sizi de azad ettim"diyince Sinan'dan uzaklaşıp kulise döndüm ve üstümü değiştim.Makyajımı evde temizlerim diye düşündüm ve herkesle vedalaşıp stüdyodan çıktım.Çıkmamla kolumdan tutulup kuytu köşe bir yere çekilmem bir oldu.Ağzımdan hafif bir çığlık çıktı o ara.Kolumdan tutan Sinan'dı."Sinan ödümü kopardın ya"dedim Sinan şaşkaloz bakıslar atarak."Farkında mısın bilmiyorum ama sabahtan buzlar kraliçesisin Öykü'cüm"diyince olayı algıladım."Şey ya ben o gün biraz ileri gittim ya ondan şey yani offf"konuşmaıyordum bile elimle yüzümü kapattım."Ne oldu ki o gün ben hiç bir şey hatırlamıyorum"dedi yüzümden ellerimi çekerek."Ya Sinan dalga geçme"dedim."Hem ben seni eve götûrcem,sonuçta bu artık bir rutin"dedi yüzüne o muhteşem gülüşünü yerleştirerek."Tamam o zaman"

Yağmur başlamıştı ve baya güçlüydü.Sinan arabay8 evin önünde durdurunca onla vedalaştım ve arabadan indim.Arabanın uzaklaşma sesiyle çantamda anahtarımı aramaya başladım."Öykü.Sonunda"sesle irkildim.Fatihti bu arkamı döndüğünde dibim de bitmişti bile."Sen daha ne yüzle geldin buraya?" dedim aşağlayıcı bir tonla ama içimi korku alıp götürmüştü."Seni özledim birtanem"dedi ve elini yanağıma götürdü.Bense elini ittim"Sakın bir daha ban dokunmaya kalkma!" dedim sert bir şekilde.Yaptığımla sinirlenmiş olacak ki beni kollarımdan itti.Kapıya hızla çarpmamın acısıyla inledim.Karşımda diz çöktü ve çenemden tutup yüzümü yüzüyle aynı hizaya getirdi."Sakın bir daha bana karşı gelme! Sana zara vermek istemiyorum"dedi ve bir hışınla uzaklaştı bense yağmurun altında sırılsıklam olmuştum.Ayaklarımı kendime çektim ve derinden nefes almaya çalıştım.

(Sinan)

Yan koltuktaki şalı gœrünce Öykü'nün olduğunu hatırladım ve elime alıp arabayı geri evine sürdüm.Biraz sonra araba durduğunda indim ve fazla ıslanmamak için Öykünün evinin merdivenlerini çıkmaya başladım ki,Öykü yerde oturmuş ve sırılsıklam bir haldeydi.Hemen önünde yere çöktm ve elimi yüzüne koydum."Öykü iyi misin?"içimde korku vardı."Üşüyorum" dediğinde anahtarının nerede olduğunu sordum.Çantasında olduğunu söylediğinde hemen bulup kapıyı açtım."Gel buraya"diyerek Öykü'yü kucakladım ve eve soktum.Onu hemen kanepeye bıraktım ve dışardan çantasını alıp kapıyı içerden kapattım."Ben yukarya çıkayım"diyip ayağa kalkmaya çalışınca bacağından tuttu ve kanepeye geri oturdu.Yanın oturdum ve yüzüne düşen saçları heriye attım."Noldu anlat hadi"dedim içindeki endişe ve korku kaos haline gelmişti."Yok bir şey"diyince gerçekten önemli bir şey olduğunu anladım."Tamam sonra anlatırsın ama önce üstünü değişelim"dedim onu tekrar kucaklayarak."Gerek yok ben kendim hallederim"dedi halsiz bir sesle."Konuşmaya gücün yok farkında mısın?"dedim ve merdivenlerden çıkmaya başladım.Odasına girip onu yatağa oturtum ve dolaba döndüm."Ev kıyafetlerim nerde?" diye sordum bana eliyle yerini gösterince.Kapısın açtim içinden gri kalın bir kazak ve siyah kalın tayt aldım."Sen diğerlerini hallede bilir misin yardım edeyim mi?"dedim boynumu kaşıyarak."Sen beni o çekmecenim yanına kadar götür gözlerini kapat ben alırim gerekli şeyleri"diyince dediğini yaptım."Tamam sen gel şunları çıkaralım"dedim ve üstündeki kabanı çıkardım.Sonra bluzunun eteğinden tutup yukarıya çektim.Alt çamaşırını gördüğümde aniden göslerimi elimle  kapadım."Özür dilerim ben şey"dedim sözleri toparlıyamıyordum."Tamam Sinan sen bi dakikalık çık ben sana seslenirim"diyince bende kapının diğer tarafında beklemeye başladım

"Sinaaan.Yardım eder misin?"diyince kapıyı açıp Öyküye baktım.Çocuk gibi elerini bana uztamıştı"Ağrı kesici bulmam lazım aşağıdan beni indirir misin?"diyince yanına gittim ve onu süzdüm."Saçlarını yıkaman ve kurutman lazım"dedim saçından bir tutam alıp yukarı kaldırarak."Biliyorum ama bu durum da nasıl yıkıycam hem zaten ev sıcak hasta olmam"diyince bende tamam dedim ve kucaklayıp aşağı indirdim.Gösterdiği yerden ilaç kutusunu aldım ve içinden ağrı kesici alıp suya ona verdim.Bardağı sehpaya bıraktı ve ayakların kendine çekip kanepeye sindi."Anlatmanı beklediğimin gayet farkındasın dimi"dedim kaşlarım çatılmış bir şekilde."Bir şey yok dedim ya"diyerek geçiştirmeye çalıştı ama kolay değil."Bir beni geçiştirmeye bile çalışma olmaz,iki beş dakika için de nasıl bir şey oldu da seni bulduğumda o haldeydin,üç bu sorumun cevabını almadan bu evden çıkmam"dedim ve gayet de ciddiydim."Ama ben bu sorunun cevabını vereceğimi sanmıyorum,hem sen niye gitmiyorsun ki? Allah razı olsun yardım ettin gide bilirsin dimi.Hem bak Gözde de meraklanmıştır şimdi.Kızı niye merakta bırakıyorsun.Sen öküz müsün? Sayın Tuzc...."

(Öykü)

Aniden nefesim içime kaçtı.Lafımı bitiremeden.Hiç beklemediğim bir şeyle karşılaştım.Ya da o beni karşıladı....

Yaaa bak böyle keserim ben.
Ama bence ne olduğunu az çok tahmin etmişsinizdir.
Neysa yengem VOTEEE istiyrımmmm ha haberiniz ola.

Sol YanımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin