Moriarty Sherlocka bakarak tehtitkar bir sesle konuştu.
"Senin kalbini cayır cayır yakacağım"
"Güvenilir kaynaklardan öğrendiğime göre,bende ondan yok."
ama bu bir yalandı ve Moriarty zeki bir adamdı.
Jim gözleri kısa bir süreliğine Johna kayarken k...
Lastrade; Sherlockun aceleci tavrı yüzünden belirlenen evlere ayrı ayrı bakacaktık. Sherlocku ilk defa bu kadar endişeli görüyordum. Bize gerekli uyarıları yaptıktan sonra hızla kendi için seçtiği eve gitmek için çağırdığı taksiye atladı. Taksinin arkasından bakarken öksürük sesiyle Mycrofta döndüm. Bi dakika!Mycroftla yalnız kalmıştım!ve bunu yeni farkediyordum. Kaşlarımı çatıp ne var dercesine ona baktım.Sadece gözlerine bakarak bile düştüğümüz durumdan zevk aldığını farkedebiliyordum. Biraz bile değişmemişti.. "Artık gitsek diyorum Mr.Lastrade" Yapmacık yapmacık konuşmasından sonra bana bakarken oyununu devam ettirdim. "Önden buyrun Mr.Mycroft" Bunun üzerine Sherlockun bizim için çağırdığı taksiye doğru ilerledik.
Yazar
Lastrade taksiye bindiğinde Mycrofttan olabildiğince uzağa oturdu ve camdan dışarıyı seyre daldı.Birsüre sonra gözlerini kısıp cama odaklandığında ise camın yansımasından Mycroftla göz göze geldi. Derin bi nefes alıp bıkkınca ona döndü.Fakat Mycroft bakışlarını kaçırıp kendi camına odaklanmıştı bile.Çocuk gibiydiler..
Gergin olsada kısa süren taksi yolculuğunun sonunda ikili arabadan inip gökdelene doğru haraket ettiler. O sırada Mycroft farkettiği şeyle yerine sabitlendi. Burası Jim'in saklandığı ev olamazdı.Helikopterin güzergahının olduğu tarfta evin camı bile yoktu. Sherlock onları buraya bilerek göndermişti ama neden? Jime bişey yapıcak diye düşündü Mycroft.O sırada gözü etrafı dikkatle inceleyen müfettişe takıldı. Onu birisi kaçırsaydı ne yapardım diye düşünmeye çalıştı ama düşüncesi bile onu sinirlendirmeye yetiyordu.Ellerini yumruk yaptı. Sherlocka hak vermişti. Onu rahat bırakmaya karar verip müfettişe doğru adımladı. "Girmiyormuyuz?" Müfettişin başını aşşağı yukarı sallamasının üzerine eve doğru yürümeye başladılar.
Greg evin asansörüne yönelen Mycrofta: "Asansöre ne gerek var?"diye sordu. Holmes gözlerini devirdi ve Herzaman, 'Greg bazen gerçekten saf oluyor' diye söylenen Bayan Hudson'a hak verdi. "Helikopteri gördüğüne göre en üstteki katlarda olmalılar Greg" Greg aptallığına hayret ederek asansörü çağırdı. Asansörü beklerlerken ikiside birbiri hariç heryere bakıyordu. Lastrade asansöre istemeye istemeye bindi. Mycroftla bu kadar dar bi ortamda bulunmak onu geriyordu. Mycroftu özlesede onun kıskançlığı yüzünden neler çektiğinide unutmuyordu.Zaten beraberlerkende birbirlerini çok sık görmüyorlardı.Onun HEP bi İŞİ olurdu... Mycroft ise hatalarının geçte olsa farkına varmıştı ve kendini afafttirmeye odaklanmış haldeydi. Lastrade asansörde Mycroftun omzunun üstünden boş duvara bakıyordu.Mycroft on ufak bi adım yaklaştı. Greg o ikinci adımı atana kadar onu umursamamıştı. "neNapıyorsun!"
"Seni özledim" Lestrade derin bir nefes alıp konuştu.Eninde sonunda konunun buraya geliceğini biliyordu. "Biz ayrıldık" "Bu yüzden seni özledim" Mycroft parmaklarını Lastrade in saçlarına götürdü. Greg gözünü kapatıp içinden takrar etti. Ona tekrar güvenemem...
Mycroft tam onun gözlerini kapatmasını fırsat bilip dudağına eğilmişti ki asansörün kapısı açıldı.Greg Mycroftu ittirip dışarı çıktı. Boğazını temizleyip konuştu. "Hangi daireden başlıyoruz?" Mycroftun cevabını beklemeden ilk gördüğü kapının ziline uzun uzun bastı.Beklemelerine rağmen kapıyı kimsenin açmaması üzerine Lastrade bir iki adım gerileyip hızla kapıya tekme atarak kırdı.
İçeri girdiklerinde buranın boş bi daire olduğunu gördüler.Greg tüm odaları gezdikten sonra "Tamamen boş" diyerek başka bi daireye girmek üzere çıkışa yöneldi. Bu sırada Mycroft; "Sen başka bi kapıyı kırmadan önce söyleyeyim Greg bu bi O-YUN"diye söylendi. Lestrade bi anda yürümeyi kesip Mycrofta döndü.Açıklamasını duymak istercesine ona bakarken Mycroft kısaca olayı anlattı. ... "ve sen bana şimdi mi söylüyorsun?Beni asansöre sıkıştırmak içinmi bekledin.Bişeyler düzelirmi sandın.Hiç birşeyin düzeliceği falan yok Mycroft!Bunu kafana sok.Şimdi onların yanına gidiyoruz." Arkasına dönüp gidiyordu ki Mycroft onu kolundan yakalayıp durdurdu. "İki saniye durup mantıklı düşün.-Greg derin bir nefes alıp Mycroftu dinlemeye koyuldu-Gerçekten sevdiğin birisine zarar verseler,o kişiden intikam almak istemezmisin..Biliyorum çok ilkel bir dürtü ama Sherlock Jime en fazla ne yapabilir ki.En azından onu içeri tıkmadan önce biraz zaman tanı.Jim muhtelen hapisten yine kurtulucak ve Sherlock bidaha böyle bi fırsat elde edemeyebilir." Lastrade iki dakka durup Mycroftun dediklerini düşündü. Gerçekten sevdiği birisine zarar verseler.... İstemeden aklına Mycroft geldi.Onlar beraberken bir davadaki tüm suç Mycroftun üzerine kalmıştı.O adamları hala öldürmek istiyordu.Gözlerini yumdu ve yumruğunu sıktı.O günler aklına geldikçe delirecekmiş gibi oluyordu. Buda hala Mycrofta aşık olduğunun kanıtı sayılırmıydı. Mycroft hemen burnunun dibinde, kollarının arasında, gözlerini kapatmış bekleyen Grege baktı. Ve dayanamayıp dudaklarını onun dudaklarına kapattı. Hazırlıksız yakalanan Lastrade başta tepki vermedi...Sonraysa yumruk yaptığı ellerini serbest bırakıp onları Mycroftun ensesine koydu. ... Hikayedeki en uzun bölümdü sanırım😂 Nasıl buldunuz? Oy ve yorum bırakmayı unutmayın:)
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.