• IX

14K 684 8
                                    

Damla çok eğlenceli ve kafa bir kızdı. Neredeyse iki saat oturmamıza rağmen Selma teyze yemeğini yarım bıraktığı için eve gitmek zorunda kalınca Damla bizimle kalmayı tercih etmişti. İstanbul'da okuyormuş. Bir kaç günlüğüne buraya geldiğini söyledi.

-"Ben sigara içmeye çıkıyorum gelen var mı ?" diyerek ayaklandım. Patır patır balkona sırayla dizildik.

Seray kendi paketini alınca hepimize sırayla tuttu.
-"Annem içtiğimi öğrenirse beni sigara küllerinde boğar kızlar." Damla içine uzun soluklarla çekerken söylediğine kıkırdadım.

-"Nerden öğrenecek derdim ama eviniz karşıda." diyip dudaklarımın arasındaki sigarayı yaktım.

-"Bak bak arıyor yine pis zampara! " Seray'ın sesini duymamla elinde titreyen telefonuna baktım. Ekranda g*t lalesi yazısını görünce elimde olmadan kahkaha attım. Damla tuhaf tuhaf bakınca gözlerimle işaret ettiğim yere baktı. Gülmeyi kesip başımı olumsuzca iki yana sallayıp içmeye devam ettim.

-"Delisin sen ya . Engellesene aramasın."

-"Banane. Hoşuma gidiyor süründüğünü görmek." dedi omuz silkip.

-"Sevgilin mi ?" diye soran Damla'ya Seray içinde tuttuğu kini öfkeyi kusa kusa durumlarını anlattı.

Sonra ikisi birlikte bir güzel sövdüler. İkinci sigaralarımızı içerken Seray'ın telefonundan Ali'nin attığı yalvarmalı mesajları okuyorduk.

-"Damla ! Kırarım kafanı senin at o elindekini !"

Karşıdan gelen otoriter ama bir o kadar kızgın ses tonuyla üçümüz birden sıçradık. Benim aşina olduğum sert ses içime sıcaklık akıtırken soğuk havada olmamıza rağmen yüzümü yakmıştı.

-"Abicim.." Damla kızarıp bozarırken zorlukla gülümsemesi bende gülme isteği uyandırırken başımı yere eğdim.

-"Dayak istiyor canın herhalde !" Onu birisine kızarken görmemiştim. Yüz ifadesine bakma gereksinimi duyunca başımı kaldırdım. Göz göze geldik. Gözlerini benden çekmedikçe bende çekmedim. Damla'nın yanımda ne söylediğini duyamazken duyularım dış dünyaya kapanmıştı. Sert çehresi belkide bütün kızları kendine aşık edebilir diye geçirdim içimden.

Üflediğim beyaz duman görüş alanımı kapayınca tekrar yere düşürdüm bakışlarımı.

Çaktırmadan baksam bile Barın yoktu.

-"O ne bakışmaktı öyle be! " Seray hayran hayran konuşmuştu. Kaşlarımı çatıp direk ona döndüm.Dudaklarımı kıpırdatarak ' kes sesini' dedim. Aramızda Damla olmasa kolunu sıkabilirdim.

-"Hey dur bir dakika...senin abimle...aranızda bir şey mi var yoksa ?!" diyen Damla oldukça heyecanlıydı.

Ah tanrım. Elimi anlıma atıp iç çektim. Git gide boka sarıyor.

-"Söylesene kız." Karın boşluğuma yediğim kolla birlikte sorusunu cevaplamadığım geldi aklıma.

Elimi çekip soğuk duvara yaslandım.
-"Hayır Damla. Seray boş konuşuyor."

İçimde filizlenen heyecan tohumları Damla'nın söylediği cümle yüzündendi. Aramızda geçenler gözümün önüne geldi.

Çıplak göğsü..

Dövmesi...

Kokusu...

Düşündükçe o anı hayal ettikçe bacak arama bir sızı düştü. Yalandan öksürerek kendime gelmeye çalıştım.

-"Bana pek öyle gelmedi gibi. Ama bir şey itiraf edeyim buna manyak sevindim ! Çünkü seni çok sevdim ve abimle bir ilişkiniz olursa en iyi çift olabilirsiniz !" Ellerini birleştirmiş yukarı dua eder gibi bakarken gözlerimi dehşetle açtım.

HAYATA TUTUN Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin