8.BÖLÜM

34 1 0
                                    

AYAZ

Öğlen yemeğimi yedikten sonra yemekhaneden çıktım ve asansöre bindim.

2.kata geldiğimde asansörden inip  odama doğru yürümeye başladım.

Odama geldiğimde direk kendimi koltuğa attım. Nedense masalın odasına bakmak istedim ve baktığımda kimse yok gibiydi. Ayağa kalkıp cama yaklaştım ve ordan bakmaya başladım. Fakat yine hiçbir yerde yoktu.

Ayaz:Nerde bu kız. dedim ve odadan çıkıp masalin odasına girdim. Deri koltukta uyuduğunu yanına yaklaştım ve yere eğilip masalın yüzüne baktım.

kirpiklerı uzun, dudakları pembemsi, cildi pürüssüz'dü ve burnuma böğürtlem kokusu geliyordu. Sessizce masalın eline bakmak isterken arkamdan gelen bir sesle irkildim.

Sevda:Aşkımmm ben geldim.

Ayaz:Sevda

Sevda:Aşkım napıyorsun bu odada ve bu kız kim?.

MASAl

Gözlerimi açtığımda karşımda ayaz beyi ve güzel havalı  bir kızı görüp hemen koltuktan kalktım.

"Ayaz bey kusura bakma- ayaz bey sözümü keserek kaşlarını çattı.

Ayaz:Masal hanım birdaha uyuduğunuz görmim eğer uyursanız sizi işten atarım bunu bilin, siz burayı galiba otel zannetiniz bir daha olmasın. Dediğin de ayaz beyin söyledikleri canımı acıtmıştı.

Sevda:Sevgilim boşver, hadi biz senin odana geçelim. Kız sende bize iki kahve getir, benim sade olsun. Dedi. Bende tamam der gibi kafa sallayıp ayaz beye baktım. Onlar odamdan çıkarken bende onların arkasından çıktım ve kahve odasına doğru ilerlemeye başladım.

Kahve odasında iki kahve hazırlarken ayaz beyin söylediği cümleler canımı çok acıtmıştı. sanki kötü birşey yapmıştım, sadece yorulduğum için uyuyakalmıştım. Hemen beni azarlaması şu falan bunlara ne gerek varki diye düşündüm.  kahve hazır olduğunda fincanlara koydum ve odadan çıktım.

Ayaz beyin odasına geldiğimde kapıyı tıklattım ve içeri girdim.

"Kahveniz hazır." Diyip sade kahveyi kızın önüne koydum öbür kahveyide ayaz beyin önüne koydum. Tam çıkarken kız seslendi.

Sevda:Hizmetçi  senin adın ne?

"Adım masal ama ben hiz- kız sözüme keserek

Sevda:Tamam, masal bana yeniden kahve getir, çok acılı olmuş. Demişti.

Elimi yumruk yaparcasına kendimi sakinleştirdim ve kızın yanına gittim. kahvesini alıp kapıya ilerlerledim vr odadan çiktım.
kahve odasına geri geldiğimde yine sadebir kahve hazırlamaya başladım. Kahve hazır olduğunda tespiye koydum ve odadan çıktım.

Ayaz beyin odasına geri geldiğimde tam giricektim. Fakat kapı aralık olduğu için sesleri duyabiliyordum.

Sevda:Aşkım şu hizmetçinin niye odası var.

Ayaz: Aman sevgilim boşver,  O kız biraz zenginliği görsün diye oda verdim. Başka şeyden değil zaten  holdingte uyuduğu için onla konuşucam.

Sevda:konuş ama fazla da konuşma sevmedim o kızı, çok çirkin giyiniyor ve fakir bir kız düşünsene belki annesi babası yoktur kimsesizdir? Dediğinde kendime baktım. Evet kıyafet bir sıkıntım ama öbürleri hepsi yanlıştı. Sinirden odaya daldım ve tespiyi yere atıp konuşmaya başladım.

"Bakın hanımefendi çok fazla oldunuz. Benim annem, babam var ayaz bey beni kovabilirsiniz fakat iki cümlem var. Siz ve şu sizin sevgiliniz siz ne kadar bencilsiniz anlamıyorum. İnsanlar fakir olabilir ama siz beni küçümseyemezsiniz. diyiceğim bu kadar" dedim. ve yere eğilip kırılmış camları elimle toplamaya başladım toplarken cam elimi kesmişti.

Elime baktığımda çok kan akıyordu galiba derin bir kesikti ayaz bey yanıma gelip

Ayaz: Masal iyi misin? Dedi.  Ama ben "Ayaz bey dokunmayın bana." Dedim ve ayağa kalkıp  gidicektim ki tekrar söylendim. "Hanımefendi çok bemcilsiniz" dedim. Kadın kaşlarını çattı.

Sevda:Sen bana bencil mi dedin bak kızım seni mahvederim.

Ayaz:Sevda yeter. Dedi ve bana baktı. Ama ben umursamadan tepsiyi aldım ve odadan çıktım. Herkes bu odayı gözetliyordu onlara bakmadan odama geçtim ve çantamı alıp odadan çıktım. Yine herkes yüzüme ve elime  bakıyorlardı.

"Ne bakıyorsunuz ya hiç mi görmediniz bağıran, ağlayan ve eli kanıyan kızı" dedim ve asansöre doğru ilerlemeye başladım. Asansör geldiğinde kapı açıldı. Burcuyla deniz beyi görmüştüm. Onları umursamadam asansöre bindim.

Burcu:Masal elin kanıyor. Dedi ve çantasından peçete çıkarıp bana verdi.

Deniz:Masal noldu sana?

"Yok bişey." Dedim ve 1.kata bastım. Burcuyla, deniz bey tekrar asansöre binmişlerdi.
Asansörden indiğimde kapıya kadar ilerledim, arkamdanda burcuyla deniz bey geliyorlardı. Arkamı donüp onları durdudum

"Gelmeyin peşimden gidin. Deniz bey ve burcu hanım ben zaten hastaneye gidicem." Diyip  binadan çıktım. Son kez holdinge bakmak istedim fakat hislerim oraya bakma dedi ve dümdüz yürümeye başladım.

Bir Masal AşkıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin