57.BÖLÜM

8 1 0
                                    

İREM

İrem:Tamam annecim. Diyip telefonu kapattım ve telefonu masaya koyup işimi yapmaya başladım.
İşimi yaparken patron gülerek yanıma geldi ve elinde ki zarfı bana uzattı.

İrem:Bune patron.

Patron:İsviçreden geldi senin çizdiğin modeller 1. Olarak seçilmiş ve orda sergilenecek.

İrem:Ciddi misiniz?

Patron:Evet. Dediğinde ayağa kalkıp patrona sarıldım ve patronda bana sarıldı ve döndürmeye başladı.
Döndürürken herkes alkışlıyordu ki birden cesuru önümde gördüm ve hemen "tamam patron" dedim. Patron durduğunda yanağımdan makas aldı ve "unutma" diyip odasına geçti.

İrem:Aşkım gel otur.

Cesur:Bu kim.

İrem:Patron aşkım hadi gel otur. Dediğimde cesurun yanağından öptüm ve  zarfı masadan alıp çekmeceye koydum.

Cesur buz gibi su istemişti. Suyu geldiğinde cesur bir dikişte suyu içti ve "konuşmamız lazım" dedi.

İrem:Noldu aşkım.

Cesur:İrem ben buraya senin için degil bişey konuşmaya geldim.

İrem:Onu zaten anladımda hadi söyle meraklandırma insanı.

Cesur:Ben isviçreye gidiyorum ailem çağırdı. Dediğinde birden şok oldum ve gözlerim doldu ama onun gittiği için değil mutlu olduğum içinde hemen gülmeye başladım ve sen "şakamısın" diyip gülmeye devam ettim.

Cesur:İyi misin sen üzülmen lazım ne diye gülüyon.

İrem:Çünkü patron bana bir zarf verdi yani isviçreden gelmiş benim çizdiğim modeller 1. Olarak seçilmiş yani ikimiz beraber gidebiliriz tabi istersen.

Cesur:Şaka. Dediğinde "hayır" dedim. Cesur bağırarak "Olleyyy" diyip ayağa kalktı ve hemen yanıma gelip beni kucağına alıp döndürmeye başladı. Fakat birşey unutuyorduk.

İrem:Cesur indir beni.

Cesur:Noldu?

İrem:Ailemi boş sayıyorum ama biz nasıl söyliycez bizimkilere.

Cesur:Aa o var dimi bir şekilde söylememiz lazım. Ve söyleriz de fakat üzülücekler ama duşünsene belki isviçrede yaşariz.

İrem:Ya ben ne diyorum sen ne diyosun off. Diyip masama geçtim ve sandalyeye oturup nasıl söyliycem diye düşünmeye başladım.

MASAL

"Noldu ayaz bey oh canıma deysin"

Ayaz:Masall.

"Nee" diyip dil çıkardım.
Ayaz:Ya kızım bana dil çıkarma

"Çıkarıcam işte banane"

Ayaz:Tamam tamam sevgilim akşam güzel bir yemeğe gidelim bunu kutlayalım. Dediğinde tamam der gibi kafa salladım ve "şimdi gidiyorum artık bende burda bir patronum" dedim ve ayaza uzaktan öpücük yollayıp odadan çıktım.

1 veya 2 saat burcuyla çok çalışmiştık ve nedense ikimizde yorgun kahvesini haketmiştik.

Burcu:Masal 2 kahve getiriyorum.

"Olur olur çok yoruldum" diyip kendimi koltuğa attım ve ayakkalarımı uzatıp gözlerimi yumucakken odaya bizimkiler girmişti.

"Yavaş" diyip doğruldum ve ayağa kalkıp koltuğuma geçtim.

Ayaz:Bizde bi gelelim dedik napıyorlar bunlar diye.

Deniz:Aynen.

Burcu:Deniz kapıyı çalmadan niye girdiniz. Dediğinde birden beni bi gülme aldı fakat kendimi zor tutuyordum ki birden hepimizin telefonuna mesaj gelmişti. Ben telefonuma uzanmadan burcu kendi telefonunu açtı ve mesaj iremden di.

İrem:Kızlar bu gece güzel cafe yerinde bekliyorum sizi. Dediğinde denizde mesajı okudu ve aynı mesajı cesurda atmiştı.

"Noluyo?"

Ayaz:bilmiyorum da masal bizim bu gece başka planımız vardı.

"Ya ayaz sence planı düşünmem mi lazım, bakalım iremle cesur ne diyicek onu düşünüyorum sen bana ne diyorsun" dediğimde kolumda ki saate baktım ve saat 19:30'a geliyordu ve bizim burcuyla çıkış saatimiz 21.00 gibiydi.

Ayaz:Tamam ertelerim sen kızma neyse kızlar biz kaçtık ozaman sizi burdan alırız tabi 21.00'da çıkıcaksınız.

"Olur aşkım hadi öptüm" diyip öpucük yolladım oda bana yolladığında denizle beraber çıktılar bizde birazdaha dinlenip işlere tekrar koyulduk.

...

Güzel cafeye sevgililerimizle gelip güzel bir yere oturduk ve iremlerin gelmelerini bekledik. Onlarda elele geldiklerinde "selam" dediler ve bizde "selam" dediğimizde onlar oturdu ve yüzlerinde ki ifade beni korkutuyordu.

"Menü gelmeden önce size noldu renginiz attı."

Burcu:Aynen.

İrem:Anlatıcaz. Dediğinde cesur garsonu çağırıp biz demeden o "hepimize soğuk bi su ver" dedi. busefer daha çok korkmaya başladım. Ne diye soğuk su istemişti ki. Diyip durdum.

Ayaz:Ya siz iyi gibi değilsiniz bir sorununuz mu var yoksa evleniyor musunuz? Dedi ama cevap gelmemişti.
Soğuk sularımız geldiğinde irem bir yudum suyundan içti ve hemen konuya girmeye başladı.

İrem:Size direk konuyu anlatıyorum bi-biz cesur şey ya biz cesurla isviçreye gitmeye karar verdik. Dediğinde deniz suyunu yutmadan geri çıkarttı ve hepimiz ağzı açık iremin dediği lafa bakıyorduk.
Kendimize geldiğimizde kendimi cimcikledim fakat bu gerçekti yani iremle cesur isviçreye mi gidiyorlardı.

Ayaz:Şaka.
Deniz:Şaka şaka lan şaka dimi.
Burcu:İnanmıyorum. Dediğinde ben sadece ireme bakıyordum.

Cesur:Hayır doğru beni ailem çağırdı. İremide iş için çağırdılar biz gidiyoruz .

"Ya irem sen benim çoçukluk arkadaşımsın beni nasıl yalnız bırakirsin burda, nolur gitme bırakma bizi."

Burcu:Aynen daha yeni tanıdık birbirimizi irem.

İrem:Masal sen biliyorsun hayalimi gerçekleştirmek için yurt dışına çıkmak istiyordum ve bu fırsat elime geldi kaçırmak istemiyorum.

"Peki" dediğimde ayağa kalkıp ireme sarıldım ve cesura sarıldım.
"Ee ne zaman gidiyorsunuz?"

Cesur:3 gün sonra.

"Çok erken of offf" dediğimde ayaz benim elimden tuttu ve yanına çekip sandalyeye oturttu.

Ayaz:Üzülme.

"Üzülmimde napim ayaz."

Ayaz:Tamam sen sakin ol. Diyip elimi sımsikı tuttu ve öpüp kendi yanağına koydu.

Cafe de biraz takıldığımızda artık eve gitme vakti gelmişti. ben iremle beraber gidicektim ayazlarda denizlerle hemen ayağa kalkıp herkes kendi evine ayrıldı.

Bir Masal AşkıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin