Sonra gün batımı girerken,
Kimsenin olmadığı bir sahilde,
Herkesten habersiz öylece duran bir bank,
Senden farksız,
Belki senden daha yalnız,
Ikinize de iyi gelsin diye oturursun.
Dakikalar geçer.
Yalnızlık hiç konusulmadan paylaşılırken,
Günes son kızıllıgını da kaybetmekte.
Deniz sakinliğini dalgalarla bozarken,
Korkmaya başlarsın.
Seni alıp götüreceğinden değil de,
Sahip olduklarını yutacağından korkarsin.
Kendinden ödün verip de aldıklarından,
Bedel ödeyip de kazandıklarından korkarsın.
Sonra ümidin de güneşle beraber kaybolmaya başlar.
Hatta belki sen de teslim olmak istersin.
İyiler nerede kazandı ki zaten dersin.
Her yer karanlık, herkes siyahın farklı bir tonu,
Ruh ve beden ortaklaşa isyanı başlatacakken,
Omuzda bir el belirir:
Ben geldim, der.
O andan sonra ister güneş batsin ister fırtına kopsun,
Nasilsa samimiyet hepsine bedel.
Ve en büyük gerçek;
Geçmişte kalan uzakta kalmış olmaz.
O eller her daim omuzlarda seninle birlikte,
Yeter ki hisset.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
GECE YARISI
Poetryİnsan en çok da rahat etmek istiyor. Başını yastığa koyduğun anda uyumak. İşte arkana bakmadan koşmak böyle bir şey....