Bölüm 14

111 11 18
                                    

Namjoon
Duştan çıktığımda saatin sekize çeyrek kaldığını gördüm.
Daha kırk beş dakikam vardı.
Hemen dolabıma gittim. Kesinlikle rahat giyinmeliydim. Çünkü ordan sonra ileriki parkta yürüyüş yapabilirdim.
Üzerime sweatshirtümü ve altıma siyah eşofmanımı giydim. Aslında soğuk değildi ama böyle giyinmek istemiştim.Kafama da siyah beremi taktım ve bu fotoğrafı çektim.

Evden çıkarken sweatshirtümün şapkalı olduğunu fark ettim ve beremi evde bıraktım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Evden çıkarken sweatshirtümün şapkalı olduğunu fark ettim ve beremi evde bıraktım.
Otoparka inip arabamı bulduğum gibi bindim ve kemerimi taktım.
Şimdi burda Eylül olacaktı. Ne eğlenirdik be.

Kabul et onu özledin Namjoon-ah.
Halbuki ayrılalı daha yeni bir saat olacak. Kkkk. Sevdiğini kızın yanında da belli etme.

İç sese bak sen ilk defa aynı düşünüyoruz.

************************************
Şirkete geldiğimde arabamı park edip asansöre bindim ve tuşa basıp toplantı odasına çıktım.
Kapının önüne geldiğimde saate baktım. 20.11.

Ohoo. Daha çok var. Neden erken geldiysen artık bilemiyorum. Hadi gidip kahve al.

İç sesim nereden geliyor bilmiyorum ama kahve iyi fikirdi. Geri kafeteryaya indim. Hoseok'ta oradaydı.

Hoseok:
Hoşgeldiniz efendim hangi kahveyi istersiniz?
-Hoseokcuğum ne ara Rapperlığı bırakıp kahveci oldun?
Kısa bir gülüş atıp
Hoseok:
Bilmem, sen buraya geldiğinde oldum herhalde,dedi.
Bu çocuğu seviyorum.
Hoseok:
Ben Eylül'e güzelim dediğimde kızdığını biliyorum ama sana bir şey demem lazım.
-Daha yeni mi anladın? Ne diyeceksin?
Hoseok:
Ona güzelim der demez direk sana baktı haberin var mı? Sana umut olsun diye demiyorum belki öylesinedir ama sana bakarken de gülüyordu.
Bunu duymamla durgun olan yüzümde hareketlilik oldu ve yüzüme koca bir gülümseme yerleştirdim.
“Herkes yukarda efendim sizi bekliyorlar” diyen sekretere baktım.
Mal mal sırıtınca kız da ne yapacağını şaşırdı ve garip garip bana baktı.

Hoseok:
Hadi yukarı çıkalım ve şu mal gülüşü yüzünden sil.
-Peki,dedim. Asansöre bindik ve yukarı kata çıktık. Toplantı odasına girdiğimizde daha Bang PD gelmemişti.

Jin Hyung karşısındaki koltuğu gösterdiğinde oraya geçip oturdum.
Ardından Bang PD'de geldi. Hemen toplantıya başladı.

Bang PD:
Evet gençler burda neden olduğunuzu bilmiyorsunuz. Hemen açıklayayım.
Bu aralar çok çalışıyorsunuz. Ve evet hepiniz çok iyi işler çıkarıyorsunuz. İdol olabilirsiniz ama siz de yoruluyorsunuz. Bu yüzden herkese bir hafta tatil.
Herkes istediği yeri bana söylesin.
Sizin için biletleri kendim alacağım.

Herkes düşünürken
-Türkiye.
Jin:
Türkiye.

Aynı anda bağırarak Türkiye dediğimiz için herkes bize bakıyordu. Biz ise Jin Hyungla birbirimize bakıyorduk.

GAMZELİM ~ KNJHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin