Bölüm 6

1K 68 53
                                    

Odamda sakin kafayla düşünmeye çalışıyordum. Peter ile tanıştığım gün çok güzeldi. Bir anda Peter neden bana kötü davranmaya başlamıştı? Bunun mantıklı bir açıklaması olmalıydı. Şimdilik bunu düşünmesem iyi olacak. Kapının çalmasıyla "Girebilirsin." Dedim kim olduğunu bilmeden. İçeriye giren Steve Amcama gülümsedim.  Yanıma oturdu ve konuşmaya başladı. "Kafanın karışık olması normal. Herkesin karışık. Bu sefer düşmanımız çok güçlü olabilir ama biz Yelinmezleriz. Her zaman beraberiz ve yenilmeyiz. Ölene kadar birbirimizi koruyup kollayacağız. Senden bir şey istiyorum Wanda... Olaylar kötüleştiğinde kaç.  Arkana bile bakma. Bu savaşı kazanacaksak bazılarımızın kaybetmesi gerekiyor. Sen kaybetmemelisin. Ben o buzun içine girdiğimde herkesi kaybettim ama sizi kazandım.  Sen bizi kaybetmeyeceksin. Ama zamanı geldiğinde gitmelisin. Seni bulmak için elimden geleni yapacağım ama bana söz ver. Ne olursa olsun, olaylar kötüye gittiğinde bizi arkanda bırakıp gideceksin. Bizim için önemlisin Wanda, ailemiz için önemlisin..."  dedi be iki kere yavaşça omzuma vurdu ve ayağa kalktı, "Söz ver bana Wanda.", "Bunu benden isteyemessiniz. Tek ailem sizsiniz sizi kaybedemem." Dedim. "Ne olursa olsun savaşı kazanacağız. Sadece savaş sırasında gitmelisin. Savaş bitince söz veriyorum seni bulacağız ama fırsat bulduğun arkana bile bakmadan kaç. " dedi sesi itiraz istemeyen bir tondaydı. "Bir şartla söz veririm. Savaştan hepiniz sağ çıkacaksınız. Zarar görmeyeceksiniz. Bana bu konuda söz verirsen, ben de sana söz veririm." Dedim. "Söz.", "Söz." Dedik. "Pekala, bu kadar ciddi konuşma yeter. " diyerek kapıdan çıktı. Alıştırma yapmam gerekiyordu. Hâla güçlerimi tam olarak kontrol edemiyordum. Odadan çıkıp,tesisin bahçesine indim. Temiz havayı solumaya başlarken kendimi pozitif düşünmeye ittim. Güç akımının ellerimde dolasmasına isiz verdim ve yavaş yavaş havaya kalkmaya çalıştım. Avuç izlerim yere doğru dönüktü. Gittikçe havalanıyordum. Normalde en fazla 1-2 metre anca havalanabilirken, şimdi tesisi yukardan izliyordum. İnmeye çalıştığım zaman olmadı. Korkmaya başlamıştım. Akımı geri çekersem yere düşerdim ve bu hiçte yumuşak bir iniş olmazdı fakat baska bir şansım yoktu. Derin bir nefes aldım ve kendimi bıraktım.  Havadan yere doğru süzülürken bir kuvvet beni çekti ve hızla o kuvette doğru düşmeye başladım. Bir şeye çarpınca gözlerimi açmıştım. Ne yani? Beni kurtaran Peter mıydı? Yakınlığımızın farkına varınca kalbim hızla atmaya başladı. Burunlarımız birbirine değiyordu. Kendime gelip bir adım geriye attım. "Teşekkür ederim." Dedim. Biran gözlerinden bir ışık geçtiğine eminim ama göz yanılgısıdır diye düşündüm. "Ö-önemli değil. " dedi. O kekelemiş miydi? Gülümsedim ve oradan uzaklaştım. Hava kararmıştı. Yatsam iyi olur diye düşündüm. Odama girdim ve üstüme pijamalarımı giyip yatağa yattım. Bir süre uykunun beni kollarına almasını bekledim.  Uyku ise beni kucaklamıştı bile...

~☆~☆~☆~☆~☆~

"Acaba ne giysem?"dedim kendi kendime. Okulda gözlemlediğime göre kızlar daha çok şort, elbise ve etek tarzı şeyler giyiyorlardı. Bir süre kıyafetlerime Göz gezdirdim ve altıma kot şort, üstüme ise bir omzumu açıkta bırakan bordo bir
t-shirt seçtim ve giydim. Olmazsa olmaz dediğim yüzüklerimi taktım.  İşte hazırım. Çantamın içine kulaklığımı koydum. Zaten defterlerim ve kalemlerim çantadaydı. Ayakkabı dolabımdan bir çift ayakkabı seçtim ve giydim.

~☆~☆~☆~☆~☆~

Okula varmıştım.Kahvaltı etmediğim için kantine gittim. Kendime karamel makiato ve kraker tarzı şeyler aldım.  Bulduğum bir masaya oturdum. Kahvemi yudumlarken karşıma birileri dikildi, kafamı kaldırınca Liz'i ve bir grup kızı gördüm. 'Ne?'dermişçesine yüzüne baktım. "Orası bizim yerimiz." Dedi ve 'Ordan kalk.' Bakışı attı.  Yüzüme sahte bir gülümseme kondurdum. "Ah, ne güzel! Artık benim yerim." Dedim. Sinirlenmiş olmalı ki gözlerinde pembeleşmeler farkettim. Gücünü benim gibi tam kontrol edemiyordu."Loki diyorum... Hani ilk defa doğru söyledi. " dedim. "Loki'yi nerden tanıyorsun?" Dedi."Loki'yi boşver, sadece bana takık." Dedim ve devam ettim. "Asıl konuya dönersek... "dedim ve gözlerimin kırmızılaşmasına izin verdim. Arkadaşlarının onun gücünü bildiğini biliyordum çünkü zihinlerine girmiştim. Beni öğrenseler sorun olmazdı. "Bir Stark'ı hafife almamalısın. Heleki gücü olan bir Stark'ı asla." Dedim."Ah küçük Stark... Yeterince güçlüyüm. İstersem seni birine aşık eder ve üzülmeni sağlarım. Benden korksan iyi olur." Dedi,masadan kalktım. İstediği olduğu için gülümsedi.  Bu bana itici gelirken Peter nasıl bunu seviyordu anlamıyorum.  Hâla sıcak olan kahveme bir bakış attım ve arkama dönerek yürümeye başladım. İşaret parmağımı salladım. Arkama döndüm.  Kahve Liz'in üstüne düşmüştü.  Yanmıştı kesin. Yüzüme üzülmüş gibi ama bir yandan muzip olan olan bir ifade yerleştirdim ve Liz'e baktım. Onun da bakışları beni bulmuştu.  Ona gülümsedim ve "Ben kazandım." Dedim sessizce ve göz kırptım.

Biliyorum söylediğimden daha geç geldi ama aklıma fikir gelmemişti. Yorumlarınızı  bekliyorum. Vote atmayı unutmayın♥♡♥

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 07, 2018 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Örümcek Adam ve Kızıl cadı (Spiderman-SpiderWitch-Scarlet Witch)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin