A'şk • Texting

40

Sapık dediği gibi dört güne yakındır mesaj atmıyordu. Eksikliğini hissediyor muydum? İster istemez. Alışmıştım. Kıvırcık saçlarımı elimle dağıtarak, üstümdeki siyah tişörtü gelişi güzel çıkardım. Nur'un ailesiyle tanışacaktım ve ciddi bir şeydi sanırım. Yere attığım siyah tişörtü es geçerek dağınık dolabımdan spor bir gömlek çıkararak tam üzerime geçirecektim ki arka arkaya gelen iki mesajla telefonumu aldım. Aynı anda gelen iki mesaj, ayrı iki kadın.

İlk sapığın mesajına bakmak istesemde, onu es geçerek Nur'un mesajının üzerine bastım. Evlerinin konumunu göndermişti.

Nur: Aşkım çok heycanlıyım

Göz devirerek mesaj yazdım.

Kerem: Bende.

O bana yazarken, merak duygum ağır basarak sapığın mesajına girdim.

Sapık: O tanışmaya gitme Şafak.

Sapık: Eğer gitmezsen bugün beni göreceksin.

Kerem: Seni neden dinleyeyim? Benim için önemli misin ki?

Attığım mesajı görmesi için bir süre bekledim, bir dakika geçmeden çevrimiçi olduğunda dudağımın kenarı kıvrılmıştı. Bir süre yazdı, sildi. Ne diyeceğinden emin olamamış gibiydi.

Sapık: Bir ihtimal.

Üzerime geçirdiğim gömleği çıkartarak yatağıma doğru fırlattım.

Kerem: Umarım gitmeme değer

Mesajımı anında gördüğünde kendimi yatağa doğru bıraktım o da bana çoktan artardına mesaj atmaya başlamıştı bile.

Sapık: Harbö mi?

Kerem: Harbö

Sapık: Dalga geçme.

Bildirim panelinden Nur'un attığı mesajlarla anonime görüldü atarak 15'e yakın attığı mesajlara girdim.

Nur: Orda mısın?

Nur: Kerem!

Nur: Kiminle konuşuyorsun sen?

Nur: Geliyor musun?

Ve daha fazlaları. Attığı mesajlara görüldü atarak Whatsapp'tan çıktım. Başımı ellerimin arasına alarak derin bir nefes aldım. Tekrar mesaj sesi gelmesiyle gözlerimi kısarak mesaja baktım.

Sapık: Yarım saat sonra elma ağacının oraya gel.