"Merhaba! Ayın kaç olduğuna yine bakmadım ama saat gece yarısını çoktan geçti. Jk uyuyor yine, artık enerjisi bile yok. Ayrıca yemek yemekte zorlanıyor, yiyince kusuyor."
Taehyung derin bir nefes aldı ve önündeki şaraptan bir yudum aldı.
"Yapabileceğimiz hiçbir şey yok, yani anlayacağınız savaş daha başlamadan bitiyor ve korkarım ki kazanan taraf kötü olan olacak."
Bakışları kırmızı şarabı ile dolu kadehindeyken buruk bir şekilde gülümsedi.
"İki gün önce bana yaşamı sevmemi söyledi, kendimi sevmemi söyledi. Sensiz nasıl olurum bilmiyorum sevgilim. Kısa sürdük ama biliyor musun? Kısa ama etkiliydi, beni büyülüyorsun Jungkook."
Derin bir nefes aldı ve bardakta kalan tüm şarabı içti.
"Seninle daha sarhoş bile olamadım oysa, adil mi bu? Değil, öyle değil mi? Her neyse, yanına geleceğim şimdi. Rüyalarımızda buluşuruz belki."
Kameraya yaklaştı ve gülümsediği an kamera kapandı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sky is in your heart ℘ Taekook
Fanfiction"Jeon 18 yaşında kanser hastası bir oğlandı ve durumu hiç iyiye gitmiyordu."
