XV

358 17 5
                                    

XV

Hizmetçi kız Katya girdi odaya. Çok korkmuştu.

— Orada neler oluyor, bilemiyorum Nastasya Filippovna, on adam yığılmış kapıya, hepsi de sarhoş, buraya gelmek istiyorlar, dediklerine göre birinin adı Rogojin'miş, tanıyormuşsunuz kendisini.

— Tamam Katya, hemen içeri al onları.

— Gerçekten mi... hepsini mi Nastasya Filippovna? Ama içeri alınacak gibi değiller. Çok kötüler!

— Hepsini, hepsini al içeri Katya, korkma. Hepsini, yoksa seni dinlemez, girerler. Ne çok gürültü ediyorlar, tıpkı sabahki gibi. (Konuklarına döndü Nastasya Filippovna) Baylar, böyle birilerini siz buradayken içeri aldığım için güceneceksiniz belki. Çok üzgünüm ve sizlerden özür diliyorum. Ama öyle gerekiyor. Ayrıca bu çözüm olayında benim tanığım olmanızı öyle çok istiyorum, öyle çok istiyorum ki... ama yine de siz bilirsiniz...

Konukların şaşkınlığı sürüyordu. Aralarında fısıldaşıyor, bakışıyorlardı. Sonunda her şeyin önceden hesapladığı, hazırlandığı, Nastasya Filippovna'yı –şimdi çıldırmış gibi olsa da–kararından döndürmenin olanaksız olduğu anlaşılmıştı. Herkes büyük bir merak içindeydi. Öte yandan aralarında korkacak kimse de yoktu. Yalnızca iki kadın vardı: Feleğin çemberinden geçmiş, kolay kolay korkmayacak, hareketli bir kadın olan Darya Alekseyevna ile sesi soluğu pek çıkmayan güzel bir yabancı kadın. Ancak sessiz kadın ne olup bittiğini anlamıyor gibiydi: Almanya'dan gelmişti, Rusça hiç bilmiyordu. Ayrıca güzel olduğu kadar da aptal görünüyordu. Kente yeni gelmişti; kentte onu gösterişli giysileriyle, gözalıcı saç tuvaletiyle bazı önemli akşam toplantılarına davet etmek, toplantı salonunu "renklendirmek" için güzel bir tablo diye, tıpkı eşten dosttan bir akşam için alınan bir tablo, vazo veya pano gibi bir köşede oturtmak alışkanlık olmuştu. Erkeklere gelince, Ptitsın arkadaşıydı Rogojin'in, Ferdışçenko ise kendi havasındaydı, Gavrila hâlâ gelememişti kendine ve belirsiz de olsa, içinde bulunduğu bu rezilliğin sonuna kadar bekleme ihtiyacı hissediyordu. Ne olup bittiğini pek anlayamayan yaşlı öğretmen, salonda ve torunu gibi sevdiği Nastasya Filippovna'da kaygı verici bir olağanüstülüğün olduğunu fark ettiği için neredeyse ağlayacaktı, korkudan titriyordu. Nastasya Filippovna'yı böyle bir durumda bırakıp gitmektense ölmeyi yeğlerdi. Afanasiy İvanoviç'e gelince, kuşkusuz böyle serüvenlerle küçük düşürülmesine razı olamazdı. Üstelik böylesine çılgın bir hal alan olayın içine girmişti artık. Nastasya Filippovna da kendisi için öyle bir iki sözcük söylemişti ki, her şey iyice açıklığa kavuşmadan kalkıp gidemezdi. Yalnızca, kendisine yakışır biçimde ağzını açmadan ne olup bitiğini izleyerek sonuna kadar oturmaya karar vermişti. Bir tek General Yepançin (biraz önce armağanının ciddiyetten uzak ve komik bir biçimde kendisine geri verilmesinden sonra) bütün bu tuhaflıklar üzerine, sözgelimi Rogojin'in çıkagelmesi üzerine de elbette kendini küçük düşürülmüş sayabilirdi. Aslında Ptitsın ile, Ferdışçenko ile bir arada oturmaya razı olmakla da yeterince küçük düştüğü kanısındaydı. Ama tutkuların yaptırabildiğini nihayet sorumluluk, görev, rütbe, toplumsal konum ve genellikle kendine saygı gibi duygular da yaptırabilir insana. Bu durumda ekselansları ister istemez Rogojin ve çetesine katlanmak zorundaydı.

Tam bu konuda düşüncelerini söylemeye hazırlanıyordu ki, Nastasya Filippovna ondan önce davrandı:

— Ah, general, unuttum! İnanın, sizi düşünmemiş değilim. Bunu kendiniz için küçültücü buluyorsanız, özellikle sizi yanımda görmeyi çok istiyorsam da ısrar etmeyeceğim, tutmayacağım da sizi. Dostluğunuz, gösterdiğiniz yakınlık için çok minnettarım size, ama korkuyorsanız...

General şövalyelere özgü bir yüce gönüllülükle

— Rica ederim Nastasya Filippovna! diye yükseltti sesini. Kime söylüyorsunuz bunu? Herhangi bir tehlike söz konusuysa, yalnızca size olan bağlılığımdan kalırım yanınızda... Öte yandan, ne yalan söyleyeyim, neler olacağını da merak etmiyor değilim hani. Ben halılarınızı kirletecekleri, belki bir şeylerinizi kırabilecekleri için düşünmüştüm ki... Bana sorarsanız, içeri almasaydınız onları daha iyi ederdiniz Nastasya Filippovna!

BudalaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin