ARİNES

1. Bölüm

  Merhabalaaarr :) İlk bölüm kısa oldu. Ama zamanla bölümleri uzatacağım. Her şey sizin isteklerinizle olacak.Hikayemi okuduktan sonra oy verip düşüncelerinizi yorumlar kısmında benimle paylaşır mısınız? Sizin fikirleriniz benim için çok önemli. Keyifli okumalar.

Multimedya; Efsa

Edebiyat dersinde, kafam sıramda, Ender hocanın söylediklerine kendimi soyutlamaya çalışmakla meşguldüm. Sonra bir kelime dikkatimi çekti.

"Arines,"

Kafamı kaldırmadan Ender hocanın ağzından çıkan kelimelere verdim kendimi.

"Anlamı, çok sevdiğiniz birinin, kalbinize dokunmadan parçalamışcasına acıtmasına verilen ad."

O an duyduğum bu kelime o kadar hoşuma gittiki unutmamak için defterimin köşesine yazarak bu kelimeyi daha sonra kullanacağımı hatırlatmak üzere hafızamın derinlerine gömdüm.

***

  Sabah gözlerimi yastığımın altındaki tuşlu telefonumun titreşimiyle açtım. Uykumun böyle en ufak şeylerle bölünmesinden nefret eden bir insanım. Mesaj gelmişti. Telefonumun tuş kilidini açtım-yani şu meşhur tuş açmaya ve ardından yıldıza basın tuşlarına bastım-ve mesaja baktım.

Kimden: Yasemin

Şaşırdık mı¿ Asla! Benim bütün Sms'lerim bunun yüzünden bitiyor zaten. Neyse mesaja geçelim;

Günaydın kankacığım, umarım seni uyandırmadım. Ben de heyecanlıyım ama bana da hak ver lütfen. Saat 8'e kadar anca hazır olursun. Her şey tamam olduğunda ara beni.

  Neydi şimdi bu?

Saate baktım ve gördüğüm saat karşısında Yasemin'e küfür ettim. Ya kızım saat daha 06:07. Bir de anca hazır olursun diyor. Ben iki saatte buradan Amerika'ya uçak uçururum be.

  Yatağımdan üşenerek kalkıp havanın soğukluğuna lanet ederek odamın yanındaki banyoya gittim. Aynaya bakınca kendimden nefret ettim. Saçım darmadağın, gözlerim uyumaktan şişmiş ve dün gece uyurken rimelimi silmediğim için akmış.

Elimi yüzümü yıkadıktan sonra banyo dolabını açtım ve ablamın makyaj temizleme suyunu alarak rimelimin kalıntılarını temizledim. Daha sonra odama tekrar geçtim ve temiz iç çamaşırlarımı aldım. Elbise dolabımın karşısına geçtim ve onlara göz kırparak daha sonra uğrayacağımı söyledim.

  Duşun ardından odama tekrar girdim. Üzerimdeki bornozu çıkararak yatağımın üzerine koydum. Elbise dolabımın kapağını açtım ve bugüne uygun bir kıyafet arayışına geçtim. Daha önce gitmediğim için ne giyilir bilmiyorum.

  Bugün Yasemin'in 4 yıllık sevgilisinin doğum günü ve her sene olduğu gibi Yasemin'i yine bir telaş sardı. Her yıl kafe kapatıp kutlama yaptığı için bu yıl değişiklik yapmak istedi. Hem daha az masraf yapmak hem de tanıdığının mekanı olduğu için okulumuzun arka sokağında ki Yeşil Bar'da kutlama yapmak istedi. Bar kelimesini duyunca Yasemin'e "kafayı mı yedin" bakışları attım. Ama planını anlatınca ona hak verdim. Barın sahibi, yani Yasemin'in bilmem neyi mekanı bugün bizim için kapatacakmış. Yasemin sadece bizim ve Yiğit'in arkadaşlarının barda olacağını söyledi. Bende ona yapım aşamasında fazlasıyla yardımcı oldum. Ne de olsa 10 yıllık arkadaşım.

  Neyse, lafı uzatmadan kıyafetimi seçeyim. Pembe elbisem sanki bana el sallıyor. Bu elbiseyi geçen yılki doğum günümde abim hediye etmişti. Boyu dizimin üzerinde olan elbisemin altına pembe renk converse giymeye karar verdim.