4.BÖLÜM

4 0 0
                                    

   Haritayla yolumu bulmaya giderken araba sesleri geldiğini duydum.Tabi bunlar bana öyle geliyorda olabilir.Ondan sonra aniden cebimdeki ayna geldi.Aynayı açıp baktığımda ise ortaçağ doktorları gibi görünüyordum.Elbette büyük bir şok yaşadım neticede görünüşüm değişmişti.Ama çıkartabiliyordum.Tabi burda değil zaman kaybı olurdu.En azından uzakta olmadığımı kısa bir süre zarfında anladım.Çünkü her zaman alışveriş yaptığım süper market vardı,aslında adını pek hakketmiyordu.Genede alışmıştım.
Cebimi karıştırınca anahtarım ve bozuk paralarımım durduğunu fark ettim.İlk 2 dakika tedirgindim.Ama açtım ve bu fırsatı kaçıramazdım.Markete girdiğim herkes bana soğuk bir şekilde baktı.Takmadım ve birkaç konserve tavuk aldım.O sırada bir çocuğun annesine dediği şu cümleyi duydum "Anne bak!" anneside ona "Fazla göz teması kurma tatlım." bende bunun üzerine şapkamı maskeme doğru çektim kadına bakarak.Kadında tabi çocuğunu reondan uzaklaştırdı.Kasaya geldiğimde ise kasiyerin o korkmuş gözlerini gördüm.Şapkamı kaldırdım ve "Bu konserve tavuk ne kadar?" diye sordum,kasiyer"4 dolar" dedi.Parayı bozukluk olarak çıkardım ve ordan uzaklaştım ordan giderken arkamdan gelen konuşma seslerini duydum "Hey gördünmü" "Neyi?" "Şu herifi,aynı bir hayalet gibiydi." "Gerçektende öyleydi neyse burda daha durmayalım." ve evimim yolunu tuttum.Tabi uzak olduğu için uzun sürüyordu.Giderken bir kaç köpeğin önünden geçtim korkmuşlardı...Herneyse evime yakaşmıştım.Evde hala kız kardeşimin olduğunu umdum ve kapıyı açıp "Elisabeth,ben geldim herşeyi anlatacağım." dedim ama genede ses gelmedi.Sonra masaya baktım not vardı;

Notta;
Eğer bu notu bulursan Fransa'da olcam.Tabi eğer hala varsan...
Sevgilerle ablan...

Notun etrafına biraz daha bakınca tarih vardı Tarih:07/10/2014 ama şu anda hangi yıldaydık bilmiyordum.Ondan sonra bilgisayarım aklıma geldi.Odama çıkıp bilgisayarımı açttım ve tarihe baktım Tarih:21/02/2018 tam 3 yıldır yalnız bırakmışım.Sesli bir şekilde küfredip düşünmege başladım acaba ben yokken neler oldu diye.Sonra saate baktım Saat:03:27 daha fazla takmadım.Yatağıma yattım ve uykuya dalmayı bekledim.

          ____Sabah:06____

Kalktığım gibi camdan dışarı baktım.Güzel bir gün başlıyordu,ama benim için pek öyle değildi.Deri koltuğuma bakınca o siyah silüeti gördüm.

???: Evet nasılsın?
Ben: Boşum...Sadece boş.
???: Merak etme,hepsi geçecek.Hmm...Evin güzelmiş bu arada,fazla büyük değil ve sade.
Ben: Neden burdasın?!
???: Hatırlıyormusun "tekrar görüşçez" dediğimi.
Ben: Evet,ne olmuş?
???: Sana bir görev vericem.Aslınca birkaç tane tabi hepsini şimdi vermicem daha zamanı değil.
Ben: Dinliyorum...
???: Bir tılsım var.Siyah ve ortasındaki boşlukta bir kırmızı elmas vardı.Birisi onu benden aldı.Şimdide senden onu geri almanı istiyeceğım.Alcağın tılsım diğer görevlerlede ilgili olcak.Şimdi gitçeğin yer Fransa'da olan eski bir kütüphane.Oraya gidince bana ulaşmak için bir not defteri vericem.İçine hem not yazıp hemde bana ulaşabilirsin.Ulaşabilirsin derken telefonla.Arkasındaki deri cepte bir dükkan adı var,telefonda o cepte olcak.O dükkanda eski bir dostum olcak.İhtiyacın olan herşey onda olcak.
Ben: Peki nerden bilcek?
???: Sana bir numara vereceğim.Numara:4102003 bu numarayı ona söyle.Seni bir odaya götürcek.Eşyaları seçip o kütüphaneye gitçeksin.Hepsi bu.
Ben: Pekala,herşeyi anladım.Ama sana nasıl seslencem?
???: Oh...Evet Brown diyebilirsin.
Ben: Peki ne zaman yola çıkçam?
Brown: Yarın akşam.
Ben: Neden yarınmı ve neden akşam?
Brown: Akşamları senin için daha iyi.Kendini savunabililirsin.Benden bu kadar,ben olsam şimdiden eşyalarımı toplardım.Otobüse binip havaalanına git.Bol şanş.İhtiyacın olabilir.

   Bunu dedikten sonra bir duman gibi yok oldu.Görev için evdeki gerekli eşyalarımı yavaşça toplamaya başladım.

RuhsuzHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin