1.8

1.8K 56 13
                                    



Genç kız üzerindeki beyaz zarif gelinliği son kez elleriyle hafifçe düzeltti.

Az sonra düğünü olacaktı ama içinde hala bir huzursuzluk vardı. Sanki evlenmek istemeyen tarafı, şu son üç dört günde daha bir ağır basmaya başlamıştı.

Hala aynaya bakmaya devam ederken kapı birden sonuna kadar açıldı,

"Hadi sevgilim,aşağı inme vaktimiz geldi."

Toprak stresten terleyen ellerini ona uzatılmış ellerin avuç içlerine yerleştirdi.

"Ne oldu Toprak, neyin var yüzün çok solgun eğer yaraların acı..."

Toprak hemen ellerini kaldırıp hayır dercesine ellerini sağa sola hızla sallamaya başladı, yüzüne sahte bir gülümseme takarak,

"Yok yok, hayır düğün stresi işte o yüzdendir yoksa bir yerimin acıdığı,ağrıdığı yok."

Çocuk içi rahatlamış bir ifadeyle tebessüm ederek başını salladı.

"Hadi inelim güzelim."

Toprak gelin odasındaki masanın üzerinde olan gelin buketini de eline alıp nişanlısının (!) elini tuttu.

Genç adam kapıyı aralayarak ilk önce Toprak'ın çıkmasına izin verdikten sonra o da Toprak'ın yanındaki yerini aldı.

Davetlilerin bulunduğu salona açılan uzun merdivenlerden inmeye başladılar.

İnmeye başladıkları andan itibaren çalmaya başlayan slow müzik saçma bir şekilde Toprak'ı daha çok strese sokuyordu.

Uzun merdivenler nihayet bitince nikah masasına doğru ilerlemeye başladılar.

Nikah masasının başında ayakta bekleyen, ilk başta nikah memuru olmak üzere şahitlerlede tokalaşıp yerlerine oturdular.

Nikah memuru eline mikrofonu alıp,davetlilere öncelikle hoşgeldinlerini sunup nikaha başladı.

Nikah memuru mikrofonu Genç kıza uzatarak sordu'

"Adınız Soyadınız?"

Toprak stresin ve heyecanın yanı sıra önündeki masa mikrofonuna yaklaşarak konuştu,

"Toprak Aksoy,"

"Baba adı ve Soyadı?"

"Serhat Aksoy"

Nikah memuru bu seferde genç adama sorularını yöneltti,

"Adınız soyadınız?"

Genç adam, kızın aksine sevinç ve mutlulukla cevabını verdi,

"Deniz Tuğrul."

"Baba adı ve soyadı?"

"Mehmet Tuğrul."

Cevabını alan memur memnuniyetle asıl soruyu yöneltti genç kıza

"Serhat kızı Toprak, hastalıkta sağlıkta hiçbir tesir altında kalmadan Mehmet oğlu Deniz Tuğrul'u eşin olarak kabul ediyor musun?"

Uzun tırnaklarını terleyen avuç içlerini bastırmaktan kanatan Toprak hala ne istediğinden tam olarak emin olamıyordu.

Hastalığı boyunca yanında olan bu adama değer veriyordu, ama evlilik için hala hazır olduğunu hissetmesede pişman olacağı cevabı verdi,

"Evet,ediyorum."

PERVERTHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin