Bölüm 2; Bileklik

42 5 1
                                    

Kapıyı açtığımda karşımda tanımadığım bir sima ile karşılaştım. Geniş omuzları, dolgun dudakları vardı ve uzun boyluydu. Ben hiç bir tepki vermeden öylece ona bakarken o söze girmişti,

Jin: Selam ben Jin. Sanırım yeni taşınanlar sizlersiniz.

Soohyun: Ah, evet biz daha bugün geldik buraya. Bu arada ben Soohyun.
*el sıkışırlar*

Jin: Memnun oldum Soohyun. Ben karşı dairede oturuyorum, daha doğrusu biz. Yeni geldiğiniz için bir eksiğiniz falan var mı diye sormaya gelmiştim. Mesela ben çok güzel yemekler yaparım ve çok yakışıklıyım. Ya biliyorum da işte söylemeden de edemiyorlar. Yemeklerime de yüzümdeki güzellikten, içimdeki sevecen ruhumdan kattığım için karışım sonucu daha güzel ortaya çıkıyor. Yani sonuçta ben bir worldwide hand-

Soohyun: Bu arada çok mütevazisiniz.

Jin: Yani evet biliyorum. Ee ne diyorsunuz, bu akşam bizde yemek yiyelim mi?

Soohyun: Bilmem diğerlerine de bir sormak lazım.

Jin: Soralım o zaman.*içeri geçerler*

Soohyun: Kızlar bu Jin, karşı dairede oturuyorlarmış. Bu akşam yemeği için bizi davet etmeye gelmiş.

Jin: Evet ben Jin. Yani çok yakışıklı olduğumdan bana worldwide handsome da diyebilirsiniz. Ayrıca benim ye-

Soohyun: Evet yemekleri de güzeldir ve çok alçakgönüllü birisidir.

Eun Jin: Belli oluyor *kıkırdar*

Mi Cha: Bilmem ki gidebiliriz aslında.

Seul Min: Valla ben hayır demem.

Jin: Geliyorsunuz o zaman.

Soohyun: Yani öyle görünüyor.

Jin: Tamam o zaman ben gidip hazırlamaya başlayayım. Ha bu arada kapıyı ben açmayabilirim. Evde 6 bücür daha var.

Eun Jin: Sen en büyükleri misin?

Jin: Evet şimdi tabi en büyükleri olmakla beraber en yakış-

Mi Cha: Evet tamam en yakışıklısı da sensin.

Jin: Tam iyi tanışamadık ama akşam konuşuruz zaten. Ben gidiyorum hadi bay.

Seul Min: Görüşürüz.

Jin'i kapıya kadar yolcu ettikten sonra içeri kızların yanına gittim. Hepsi tekrar uzanmış ve telefonlarıyla uğraşıyolardı. Ben de oturup biraz instagramda gezinmeye başladım.

1 saat sonra

Hepimiz pijamaları değiştirip t-shirt pantolon giymiştik. Ayakkabılarımızı da giyip karşı daireye kadar gittik. Biraz bekledikten sonra kapı ziline bastım. Çok geçmeden birisi kapıyı açmıştı. Jin kadar uzun olmasa da onun kadar fazla dolgun dudakları vardı (yürüyen dudak chimchim is coming xçlödvşkdçn). Selam verip içeri aldıktan sonra etrafa bakındım. Mutfaktan çok güzel kokular geliyordu. Az sonra Jin geldi ve konuşmaya başladı,

Jin: Aslında ben de sizi tanımıyorum. Sadece Soohyun'un adını biliyorum. O zaman hepimiz sırayla kendimizi tanıtalım. Beni tanıyosunuz zaten.

Mi Cha: Aynen. Ben Mi Cha. Ben de en güzelleriyim de işte kabul etmiyolar.

Eun Jin: He he tabi sen en güzelisin. Neyse ben de Eun Jin. En büyükleri benim.

Seul min: Ben de Seul Min.

Soohyun: Ben Soohyun.

Eun Jin: Evet en küçüğü o *gülmeye başlar*

Soohyun: Komik olduğunu düşünmüyorum ve senden daha olgun olduğumu biliyorum.

Regret / JJKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin