Bölüm 6; Okul

50 5 13
                                    


5 gün sonra

Bugün okulda ilk günümüz olacak ve ben çok sabırsızlanıyorum. Aslında okulu fazla sevmiyorum ama arkadaş ortamının oluşmasını da istiyorum.

Okula serbest kıyafetlerle gidilebiliyormuş.

Üzerime dolabımdan bunları çıkarıp giydim ve salona geçtim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Üzerime dolabımdan bunları çıkarıp giydim ve salona geçtim. Seul Min daha hazırlanmamıştı. Biraz onu bekledikten sonra geldi. Aşağı inip okula doğru yürümeye başladık. Fazla uzak değildi zaten. Gelir gelmez girip hangi sınıfta olacağımıza baktık.
Mi Cha ve ben aynı sınıftaydık. Eun Jin ve Seul Min de bir yan sınıfta olacaklardı. Biraz bahçede gezindikten sonra sınıflarımıza çıktık. Öylesine bi sıraya geçip oturduk. Az sonra sınıf dolmaya başladı. Kapıya baktığımda Jungkook, Jimin ve Tae de gelmişlerdi. Bizi gördüklerinde yanımıza doğru geldiler ve selam verip ön sıraya oturdular.(Sıra kapasitesi 3 olsun napalım) Sonra da bir öğretmen içeri geldi. Konuşmaya başladı,

Ji Hoon: Merhaba arkadaşlar. Ben sizin bu seneki matematik öğretmeninizim. İlk gün olduğu için çok sıkmayacağım. Sadece isminizi ve nereli olduğunuzu söylerseniz yeterli.

Sırayla kalkıp isimlerini de söylediler. En son bana gelmişti. Ayağa kalkıp,

Soohyun: Ben Soohyun. Nereli olduğum biraz karışık.

Ji Hoon: Nasıl yani?

Soohyun: Annem Amerika'dan, babam Koreli. Ama iş gezisi esnasında doğduğum için Türkiye'de doğdum.

Ji Hoon: Uyruğun gereği hangi dilleri konuşuyosun peki?

Soohyun: 3 dili de biliyorum.

Ji Hoon: Anladım tamam oturabilirsin. Siz de serbestsiniz. Fazla ses yapmadan sohbet edebilirsiniz.

Yerime oturup Mi Cha'ya döndüm. Gözleri yine Jimin'deydi. Sessiz bir şekilde kulağına fısıldadım.

Soohyun: Yine daldınız birilerine.

Mi Cha: Ben mi? Yok ya uykum geliyor biraz her tarafa dalıyorum.

Soohyun: Hee tamam.

Öndekiler bize dönüp konuşmaya başladılar.

Tae: Ee aynı sınıfta olucaz bundan sonra konuşun biraz.

Soohyun: Ne konuşalım?

Jungkook: Türkçe de mi biliyosun?

Soohyun: Evet.

Jimin: Ben zaten anlamıştım biraz yabancı gibiydin. Aksanın falan.

Soohyun: Napim ortaya karışık bi şey doğmuşum.

Biz bunlara gülerken kapı çalmıştı. Kapıya döndüğüm zaman yüzümdeki gülümseme birden kaybolmuştu. Onun yerini nefret dolu bakışlar almıştı. Yine mi gelmişti? Hayatımı mahvetmek için tekrar mı döndü? Yaptıkları yetmedi mi?




Regret / JJKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin