➳ ❥ʀᴏʟᴇ ᴘʟᴀʏ - ᴛᴀᴇᴋᴏᴏᴋ ❁

Role Play - 15.

Jeongguk.

Sabah telefonumun alarmı ile uyanmıştım, bugün diğer günlere göre biraz farklıydı.

Hatta çok çok farklıydı.

Çünkü bugün, HangSoul Üniversitesi ile büyük bir yarış vardı. Yani açık dille öyle denirdi.

Telefonumu alarak alarmı kapattım, ardından bildirimlere bakmak için ekranı kaydırdım.

Bir kaç arama dışında, şu azgından gelen mesajlar dikkatimi çekmişti.

Ona azgın diyordum, ama bu hakaret değildi. Yada kaba dille, küfür değildi.

Sadece, ona böyle demeye alışmıştım.

Attığı mesajları tek tek okurken, istemsizce sırıttım.

'Şans öpücüğü' ha ?

Hızlıca parmaklarımı klavyenin üzerinde oynatmaya başladım.

s3xwithjeon:  bekliyor olacağım, öpücüğünü. :D ( Mesajınız silindi. )

s3xwithjeon:  günaydın, ve teşekkür ederim, tae.

Tae…

Gerçekten sınıfta ki Taehyung'la bu Taehyung'un aynı olduğunu düşünmeye başladım.

Derin nefes alarak, yataktan ayaklarımı sarkıttım.

Odamdan çıkarak banyoya girdim, ve rutin işlerimi hallettim.

Bugün okulda izinliydim, dolayısıyla rahattım.

Odama geri girdim, ve telefonu elime aldım. Aldığım ilk saniye mesaj gelince, ekranı kaydırarak gelen mesaja baktım.

95stata:  günaydın diyen ağzını yerim senin ben.

95stata:  bu arada sana sürprizim var!

95stata:  kapıya bak ;)

s3xwithjeon:  ne?

Hızlı adımlarla merdivenlerden inmiş ve dış kapıyı açmıştım.

Şaka yaptığını düşünerek, sinirle tam kapatıcaktım ki, kapının altına konulan kutu ilgimi çekti.

Açıkçası ona güveniyor değildim, dolayısıyla kutunun içinde ki olan şeyi de pek merak ettiğimi söylenmezdi.

Korkmalı mıyım ?

Aklımda ki soruyu ona da aynı şekilde ilettiğimde güldü.

s3xwithjeon:  bu ne ? korkmalı mıyım?

95stata:  aldmekdpsşd. hayır tabiki, umarım sana özenle yaptığım şeyi seversin..

s3xwithjeon:  kendin mi yaptın?

95stata:  Tabii, ne sandın? Senin için uğraştım.

s3xwithjeon:  pekâlâ, bakayım o zaman.

Telefonu masaya bırakarak, elimde ki kutuyu da dizlerime koydum. Ardından içimde ki gereksiz heyecanı bastırmaya çalışarak, üzerinde ki ipleri çözdüm.

Paketini açmamla, şeffaf kutunun üzerinde ki deliklerinden kokular gelmeye başlamıştı.

Kurabiye ?

Hem de en sevdiğim kurabiyeler?

Tanrım, mis gibi de kokuyorlar.

Bardağımda ki çayı da yanıma alarak, koltuğa iyice yayıldım ve kurabiyeden bir ısırık aldım.

Üzerinde ki çikolata parçacıkları, ve içinde ki çikolata kreması ağzımda erirken, Tae'nin bu denli iyi kurabiye yapabilmesi, beni şaşırtmıştı.

Elimi yalayacaktım, az daha.

Hızla telefonumu elime alarak, Tae'ye mesaj yazmaya başladım.

Role Play - 15. Bölüm Sonu.