Barış artık cafede beni bekliyordu bende telaşla hazırlanıp çıktım. Çok heyecanlıydım. Hiç olmadığım kadar. O kadar hızlı koşuyordum ki herkes bana bakıyordu. Çok saçmaydı o an.
" Yaprak,gel burdayım."
"Aa geldim geldim" dedim ve koşarak hemen gittim.
Elinde günlüğüm vardı. Uzun uzun bakıyordu ona.
" Günlüğüm, ne güzel anılar vardı orda. Sen hatta bir gün bana şarkı yazmaya çalışmıştın ama olmamıştı. Çok gülmüştük."
"Yaprak,okudum."
" Ee? Hatırladın mı beni? Ay hala şaka gibi ya"
"Sana anlatmam gereken birşeyler var,ama beni dinle sonra soru sorma tamam mı?" dedi
" Tamam tamam,anlat sen bakalım yine neler olmuş öyle." gülerek dedim
" Yaprak bak, benim yaşadıklarım öyle kolay değildir. Ben dün Elif'e sordum,bana o günü anlattı. Seni ne kadar sevdiğimi anlattı"
"Ha Elif kim?"
" Dedim ya sorular sorma. Elif benim çocukluk arkadaşım."
" A evet o gün beni sakinleştirmeye gelmişti. Konuştuk çok iyi bir kızdı."
" Evet,öyledir. O bana anlattı herşeyi. Yaprak ben gerçekten çok üzgünüm ben mecburiyetten yaptım onu. Mecburdum. Ama sana söylemek benim için çok zor be"
" Barış bak sinirleniyorum. Söyle artık Sırık söyle,bunca yıl üzülmüşüm şimdi üzülsem ne olucak."
" Benim çok kötü bir hastalığım vardı. Seni üzmemek için söylemedim, ve hatta seninle görüşmemeye karar verdim. Sen üzülme diye. Ben artık sık sık bayılmaya başlıyordum. Sinirliydim herkese çok kötü davranıyordum. Sonra her gün baş ağrılarım arttı. Babaannem bunu fark edince hemen hastaneye gittik. Bir kaç güne ameliyata girmelisin dediler,ben istemedim korktum. Herkesi kaybetmekten korktum. Ama ameliyata girmesem daha kötü sonuçların olacağını fark ediyordum. Saatlerce babaannem ağladı
" Oğlum, sen benim en değerlimsin,senden başka kimsem yok. Oğlum ben seni canımdan çok seviyorum. Ne olur bir kere benim için birşey yap. Gir ameliyata. İstersen Yapraka da haber verelim o da gelsin." dedi ben sana dememesini rica ettim. Sen bilsen çok üzülürdün. Hem ben yokken çete var diye düşündüm. Sonuçta onları bende çok seviyorsun. O gün senin yüzünü güldürdüm ve belkide benim için son kez olurdu bu,sana sarılmak. Son kez seni seviyorum demek, kokunu hiss etmek. Bana birşey olursa,bil Amazon kızım seni çok seviyorum. İyi ki seni sevmişim. İyi ki sen Amazon Kızım.
Bunları ben hatırlamıyorum. Elif bana bir mektup getirdi, ben yazmışım herşeyi bu dediklerimi. Sana vereceklerdi ama Elif sem üzülme diye vermedi. Sonra işte bu beş yılda İstanbul'a döndü Elif, dün döndü ve herşeyi anlattı.Sonra işte ameliyata girdim, saatlerce anneannem ağladı çaresizce. Ameliyat sonrası hafıza kaybı yaşamışım.Bana hiçkimse söylemedi bunu, dün anlattılar. Ben bilmiyordum hafıza kaybını. Yoksa seni üzer miyim hiç?Bak." dedi ellerimi tutarak. Ben seni hatırlamasam bile seni görünce kalbim hızlı çarpmaya başladı. Bu demek ki hala seni seviyorum. Özür dilerim yaptıklarım yüzünden,çok özür dilerim Amazon Kızı."
dedi ve ben gözyaşlarımı tutamadım. O üzülmesin diye birşey demeden gitmek istedim,kaçmak istedim o an herkesten. Ben ne kadar aptalmışım bunları anlamayacak kadar. Hastaymış ama ben anlamamışım. Elimi tuttu
" Gitme,ağla sen beni üzmemek için ağlamıyorsun ağla, keşke herşey eskisi gibi olsa,seni hatırlasam ama olmuyor işte olmuyor aptal ben OLMUYOR OLMUYOR." diye bağırdı kafasına vurdu, sinirli sinirli gözyaşları akmıyordu tutuyordum kendini.
" Yapma bak lütfen yapma, bak herkes bize bakıyor yapma."
"Özür dilerim,çok özür dilerim"
Başımı okşayarak
"Seni bir daha hiçbir zaman yalnız bırakmam."
" Ama sen beni hatırlamıyorsun, nasıl hala böyle konuşuyorsun benimle?"
" Yaprak, ben bir kere sevdim seni. Hep sevicem."
bu sözlerden sonra çok utandım
"AY YETER" diye bağırdım
" Hadii hadi ben ağlamayı sevmiyorum ya hem bu ne be her saniye öyle tatlı sözler falaan ben sevmem, hadi biz gidelim çikolatalı süt içelim."
Güldü
" Sen hep böyle misin?" dedi ve en istemediğim soruyu sordu
" Peki sen beni seviyor muydun?"
gözlerine baktım. Sonra ayağa kalkıp
" Gidelim yaa hadi, canım çikolatalı süt çekti." dedim.
Gidiyorduk ve ben sordum
"Barış."
"Efendim Yaprak?"
"Senin herşeyi hatırlama ihtimalin var mı?"
"Bilmem, doktoruma sormamız gerekiyor."
" Ee sorsanaa,hadi sor sor lütfen"
" Tamam tamam,sakin. Sorucam."
Birlikte doktorunun yanıma gittik sormak için.Motoru yoktu artık. Araba sürüyordu. Oturduk arabasına. Hiç konuşmadık. O sustu,bende. Arada bana bakıyordu,bende çaktırmadan ona bakıyordum. Hiç değişmemiş be,aynı sırık. Aynı sarı kafa sırık. Ama özlemişim. Hemde çok.
Hatırlayacak mı beni? Hatırlasada eski günlerdeki gibi olur mu?
o da beni özledi mi?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YapBar
أدب الهواةBarış Yaprak yıllar önce tanışır,sonra Yapraka aşık olur aşkını itiraf eder ve kaybolur. Barış gittikten sonra Yaprak onu çok arar,tüm karakollara haber verir ama maalesef bulmaz.Ama bir gün bir rüya görür ve onu bulacağına inanır.