PART 2
...........................
Ben kim miyim?
Size söyleyeyim ben Şensoy Ailesinin bu hayatta kalan tek varisiyim.
Onlarca şirketin ve milyon dolarlık para aktarımını sağlayan bu ülkede ki en büyük ekonomik güçlerden biriyim. Peki neden tek değilim bu konu da: çünkü ailem öldükten sonra şirket ikinci sıraya düştü. Ben de ne şirket işleri ile ilgilendim ne de başka bir şey yapabildim. Bu konuda birinci olan kim peki? Ataman Ailesi. Yüksek gelirli bu ülkede ki en geniş iç yüzü olan aile şirketlerinden birisi.
İç yüzü derken ne peki dersen? Kazanılan büyük paraların altında yasa dışı bir çok şeyin olduğu düşünülüyor bu nedenle iç yüzü çok daha geniş, yani bu ailenin içine bir girenin bir daha çıkabilmesi imkansız gibi bir şey.-Tamam inandım sana. Bana şimdi ne yapabileceğimi söyle. Malum yaklaşık iki saattir alıkonuluyorum.
- Acelen ne ya hallederiz onu da sen anlat bakalım iş güç nasıl gidiyor.
- Şaka mı yapıyorsun sen! Diyerek tısladı adam
- O sesini alçalt!- Tamam anlaşılan seninle işimiz var. Çok uzatmıyım bari zaten 383 gündür yeterince sabrım taştı. Bana o ailenin işlediği cinayetin listesi lazım. Ya ver ya öl! Karar senin.
Silahımı çıkarttım ve adamın alnının ortasına ortaladım. Bu sırada adam oturduğu sandalye de geriye doğru yaslanarak Bu imkansız dedi.
-Madem öyle ailene elveda demek istersin herhalde.
Nasıl yani? Sem onlara bir şey mi yaptın? Diyirek deliye dönüp kükrediğinde her iki tarafında duran adam onu sandalyesine iyice bastırdı.
Bu işi sevmeye başladım...
-Ben değil ama sen bir şey yapabilirsin. Ya dediğimi yap ya da ailene elveda de.-Bunu yapamazsın onlara bir şey olmadığını nerden bileceğim peki? İnanmıyorum sana; diyerek kükredi ve adamlar onu tekrar sandalyesine mıhladı. Başını çevirdi ve her iki tarafında duran adamlara bakarak derince yutkundu çünkü ne o buradan gidebilirdi ne de bu adamlara karşı koyacak gücü vardı.
Az sonra deponun kuru ve soğuk duvarlarında yankılanan telefon sesine çevirdi bakışlarını. Arkamdan gelen ayak sesleri bana yaklaştı ve bir el telefonu uzattı.-Hanım efendi buyrun.
-Tam zamanında işte ailenin de sana merhaba diyesi varmış; diyerek telefonu kendinden vazgeçmiş adama çevirdim.
-Bak nasıl da mutlular değil mi?
Seni pislik kadın!Sandalyesinden üzerime atlamaya çalışan adamı iki koruma alıp yerine sabitledi.
Bu sırada telefondan gelen hıçkırık sesleri, adamın kulak kesilmesine neden oldu.
Tamam kabul ediyorum onlara bir şey olmasın lütfen. Bırak onları istediğini yapacağım.
-Bak şimdi oldu. Diyerek telefonu kulağıma götürdüm ve karşımdakine
Aldığınız yere bırakın. Ağzını, söyleyin iyi kapatsın. Maazallah bir şey falan olur. Diyerek yeşil gözlerimi adamamın kahverengi gözlerine diktim.Gözlerim istediğimin yerine gelmiş olmasından mutlulukla parlarken ben ne ara bu kadar kendini beğenen ve acımasız birisi olduğumu düşündüm. Adama sırtımı döndüm ve kapıya ağır ağır yürüdüm.
-Yarın saat on da bur da ol ya istediğimi getirmiş ol ya da öl karar senin.
Arakamdan gelen iki cümle ' geç kalmam'
•••••••••••••••••••••••
Umarım beğenirsiniz. Destek ve yorumlarınızı bekliyorum. 😊😊😊
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Şeytan İsterse
Mystery / ThrillerAşk acısı kendinden başka herkese acı vermeye başladığında o kalp bir daha düzelebilir mi? Peki ailen senin için ne kadar önemli? Canından çok sevdiğin insanlar ölürken onların ölümünü görmek ister misin? Hayatta hiç bir amacı kalmayan bir kız ve...