4.1

1K 67 8
                                    

"Aslında düşündüm de sen gelmesen mi ? Ben sana sonra anlatırım." Ben ellerimize odaklanmışken söylediği için boş anıma denk gelmişti.

"Hı e-efendim." Kaşlarını çatarak bana döndü.

"Uykun mu var senin ? Saat kaç oldu ki ? Oteldeyiz zaten sana bir oda ayarlayayım da sen uyu."

"Birde ballı süt yaptır içip uyurum artık." Gözlerimi devirdim.

"Sen istersin de ben yaptırmaz mıyım ?" diyerek telefonunu cebinden çıkardı. Şaşkınca ona baktım.

"Justin sadece şaka yapmıştım." Gülümsedi ve telefonunu tekrar cebine koydu.

"Selena" yerde olan bakışlarımı yüzüne çıkardım. "Ben çok gerginim. Gerginliğimin geçmesi için bana bir öpücük verir misin ?" diyerek dudaklarını öne uzattı. Gözlerimi devirerek ellerimizi ayırıp dudağına vurdum.

"Elimi neden bıraktın ki şimdi ?"

"Diğer elimde ayakkabılarım var. Onlarla mı vurmamı isterdin ?" Yutkundu ve kafasını hayır anlamında salladı. Biz konuşurken salonun önüne gelmiştik. Ayakkabılarımı giyip derin bir nefes aldım.

"Şimdiden hazırlama kendini. Kulisin olduğu yere gidip direkt sahneye çıkacağız. Hiç buralardan geçmeyelim."

"Ben seni sahnenin arkasından izlesem olur mu ?"

"Yanımda olmanı isterdim ama nasıl istersen öyle olsun."

"Yanında değilim ama arkandayım. Bence bu da iyi bir şey." 32 dişini göstererek gülümsedi.

"İstersen kafamın üstüne çık, varlığını bilmek bana yeter." utandığımı belli etmemek için kulisin olduğu tarafa doğru ilerledim. "Nereye gidiyorsun ?"

Arkamı döndüm. "Kulise." Dudaklarını yaladı ve kaşlarını kaldırdı. "Ama kulis diğer tarafta."

"Ben nasıl kulise gidilmeyeceğini gösteriyordum." Kafasını olumlu anlamda salladı. "Sen doğru tarafa gittin kulis yanlış yerde." Benimle dalga geçtiğini anladığımda omzuna vurdum. Elini omzuna koyup yüzünü buruşturdu.

"Ah omzum çıktı." Endişeyle gözlerimi kocaman açtım.

"Justin, özür dilerim. İyi misin ?" Omzunda olan elini çekti ve yüzü düz bir ifade aldı.

"Hayır iyi değilim. Kendimi 80 derece sıcaklıktaki bir çikolata gibi hissediyorum."

"Yani ?" Dedim anlamayarak.

"Eriyorum." Güldüm.

°•°•°•°•°•°

Justin benden biraz ileride bir adamla konuşuyordu. Ben de bar sandalyesi gibi bir şeye oturmuş onu yani onları izliyordum. Elimde onun ceketi vardı.

Onunla neden bir anda bu kadar yakın olduğumuzu ben bile anlamamıştım.

Tanrım.

El ele tutuşmuştuk.

Ben

Justin Drew Bieber ile

El ele tutuştum.

Bunu neden şimdi fark etmiştim ki ben ? Kafamı sağa sola salladım. Adamın düğününde onunla flört etmiştim resmen. Kendimi biraz daha ağırdan satsam iyi olurdu.

(İçimden bir ses "kendini satmak ?" Dedi çığlık çığlığa ve sonra melek Selena ve diğer melek Selena ortaya çıktı. Benim içimde şeytan olduğunu mu düşünüyosunuz. Naah.)

İçimden bir ses "kendini satmak ?" Dedi çığlık çığlığa ve sonra melek Selena ve şeytan Selena iki tarafımda belirdi. Şeytan olan sopası ile omzumu dürttü.

"Aptalsın sen. Seni kandırdı şu haline bak onun düğünündesin."

"Ama çocuğun açıklaması var değil mi ?" dedi Melek olan gülerek.

"Açıklamayı hala duyamadık ?" Şeytan kaşlarını kaldırarak sorduğunda oldukça ciddiydi.

"Selena, şu aptalı dinleme." Melek olan sözlerine devam edecekken şeytan sözünü kesti.

"Evet Justin bir aptal onu dinleme."

"Hayır aptal olan benim şu halime bak." Dedim ve kafamı salladım. İyice delirmiştim. Kesinlikle Justin bende kafa bırakmamıştı. Bir insanın kafası bu kadar karıştırılmamalıydı yani.

Yeniden gözlerimi Justin'e diktiğimde. Kafasını çevirip bana baktı ve gülümsedi. Her ne kadar gülümsememi durdurmaya çalışsam da başaramadım ve gülümsedim. Bir kaç dakika daha beklediğim de Justin yanıma gelmişti.

Saçlarını karıştırdı ve bal rengi gözlerini gözlerime dikti.

"Şimdi çıkacağım. Sen Jack'in yanına git istersen. Beni iyi dinle olur mu ?"

Kafamı salladım ve destek vermek için omzunu pat patladım. Suratıma anlamsızca bakarken yanaklarım kızardı. Ne yapmıştım ben ?

"Asker arkadaşı olduğumuzu bilmiyordum Selena" geçiştirmek istercesine ellerimi havada savurdum. Gülümsedi ve sahneye doğru gitti. Bende arkadan dolanarak insanlara çaktırmadan Jack'in yanına gittim. Justinin ceketini masaya bırakıp Jack'e döndüm.

"Nereye götürdü seni ? Sinirli değilsin. Hemen yelkenleri suya indirmişsin pü sana. Bir şey öğretememişim."

"Ya ben ne yaptığımı bilmiyorum ki."

"Aklını başından aldı yani." Dediğinde somurttum.

"Gregg nerede ?" Dedim konuyu değiştirmek için.

"Gitti. Baya sinirliydi. Hailey de ağlayarak annesinin yanına gitti. Komikti." Omuz silktim. O sırada etraftaki ışıkların hepsi söndü. Böylece insanların hepsi sustu. Bir kaç saniye sonra sadece sahneye bir ışık vurdu ve Justin ortaya çıktı.

"Selam millet !" Dedi sahte bir neşeyle

"Biliyorum biliyorum eğlence başlamadan bitti sandınız. Ama yanıldınız. Eğlence şimdi başlıyor. Şimdi size Hailey ile neden evlenemeyeceğimi açıklayacağım. Değil mi Hailey ?" Gülümseyerek Hailey'in olduğu tarafa baktı. Hailey akmış makyajı ile ona bir şey anlamamış gibi baktı.

"Hailey otur istersen. Bebeğine bir şey olabilir." Dedi sahte bir endişe ile. Bütün kanımın vücudumdan çekildiğini hissettim.

"Justin'i sikeyim. Çocuğu mu varmış ?" Jack şaşkınca suratıma bakıyordu. Gözlerimi devirdim ve bilmiyorum der gibi dudağımı büktüm.

"Hani şu benimle evlendikten sonra benim üstüne atacağın çocuk. En son aldırmayı düşünüyordun ama sonra benim üstüme atabileceğini düşündün değil mi ? O kadar salak değilim. Zavallı Jordan bir çocuğu olduğunu bilmiyor bile." bütün salon şok olmuş bir şekilde Justin'i dinlerken o sözünü bitirdiğinde bütün bakışlar Hailey'e döndü.

"Justin o bir hataydı.İkimiz de sarhoştuk. Lütfen aşkım. İn oradan ve düğünümüze devam edelim." Bu kız yüzsüz falan mıydı ?

"Bu kız Justin'i takıntı haline getirmiş ona aşık falan değil." Jack kıkırdadı.

"Evet ona aşık olan başkası var. Sanırım adı Gelena Somez veya Salana Gemez." gözlerimi kısarak ona tehlikeli olduğunu düşündüğüm bir bakış attım. Ağzına hayali bir fermuar çekti.

Justin sahnede gülerek kafasını iki yana salladı ve oradan indi. Kısa bir sürede yanımıza ulaştığında gülümsedi ve kapıyı işaret etti. Eğer şu an Justin'in gözlerinden gözlerimi alabilseydim size etraftaki insanların ne yaptığını söyleyebilirdim.

Ah kimin umrunda muhtemelen bize bakıyorlardı. Justin gülümsedi ve kafasıyla kapıyı işaret etti. Yutkunarak arkamı döndüm ve kapıya ilerlemeye başladım.

Stalker •Jelena TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin