-Ji A
Eve gelir gelmez yaptığım ilk şey kıyafetlerimi değiştirmek oldu. Şu lanet temizlik odasında hepsi çöpe döndü. Kıyafetlerimi anneme temizlemesi için teslim ettiğimde birde duş almam gerektiğini farkettim. Onuda hallettikten sonra bornozumla yatağıma uzandım. Uyumaya yeltenmiştim ki bildirim sesi buna engel oldu.
Uzanıp komodindeki telefonumu aldım. Tanımadığım bir numaraydı.
'Ji A üzgünüm ilk gün olanlar için.' kimdi bu? Yoksa...Jenny?
'Kimsin?'
'Jenny ben.'
'Tamam. Neden bu mesajı attın. Yani biraz geç kaldın bunu söylemek için.'
'Öyle olması gerekiyordu. Buluşabilir miyiz? Konuşmamız gereken bir konu var.' aynadan kendime baktım. Kafamdaki havluya, üzerimdeki bornoza. Sanırım bunu reddetmeliydim.
'Şu an değil. Belki sonra. Olur mu?' sürekli yazıyor... yazısını görmekten sıkıldığımda cevap gelmişti.
'Pekala, yarın? Önemli de.'
'Tamam, konuşuruz.' Jenny o günden sonra ilk defa benimle muhattap oluyordu. Bu beni tedirgin etse de ona güvenmem gerektiğini söyleyen sesi susturamıyordum. Lanet olası hep haklı çıkıyordu.
Üzerimi giyinip tekrar uyumaya yeltendim. Fakat tekrar bildirim sesini duymamla nefesimi dışarı verdim. Ama mesaj değildi. 'tata.kim sana takip isteği gönderdi.'
Tanımadığım birinin takip isteği merakımı uyandırsa da, uykum ağır basıyordu. Beynimin uykuyu seçmesiyle derin bir uykuya gömüldüm.
~~~
"Unnie~ uyan." rüyamda bile baş belası kardeşimin sesini duymamda neyin nesiydi? Sınanıyor muydum!? "Ah Ji A! Uyan artık!" peki tam, bir sürahi dolusu çikolatalı sütü içecekken Jungkook'un hönkürmesi? Rüyamda bile beni bırakmıyorlardı. "Pekala bunu sen istedin." gözlerimi pörtlercesine açmama sebep olan şey Seoyeon'un karnıma zıplamasıydı.
"Aishh Seoyeon! Tam çikolatalı süt banyosu yapacaktım!" Jungkook ve Seoyeon boş boş yüzüme bakarken gülmemem gerekiyordu yani sinirliyi oynamam gerekiyordu ama başaramadım. "Niye uyandırdınız beni?"
"Ji A saate baksana okula geç kalacaksın." artık aynı okulda olmamamıza rağmen Jungkook hala beni almaya geliyordu "Jungkook, seni öldürmemem bana bir sebep söyle. Bugün tatil!" tavşan gülümsemesini sunarak konuştu "İki hafta sonra senin yeni okulun ile senin eski okulun yani benim okulumun maçı var. Sizin takımın eksiği varmış. Senin o takıma katılman gerekiyor. Bugün takımlar düzenlenecek." tek nefeste konuşması benimde onu ağzı açık dinlemem gülümsememe neden olmuştu.
"Sen bunları nereden biliyorsun?" gülümsemesini devam ettirerek cevapladı "Bu tatlı çocukla sevgili olmak isteyen kişileri sıraya koysak emin ol ordu kurabiliriz." Jungkook böyleydi. Aslında sevimli iyi bir oğlandı. Fakat egosuna tapmayı ve kızlarla oynamaya bayılırdı. Ona katlanabilen tek dişi yaratık bendim. "Jungkook o kızlara acıyorum. Onlara da boş ümitler verdin. Öyle değil mi?" kaşlarını çattı yüzüne sahte bir ciddilik takındı "Bad boy olmak bunu gerektirir sevgili Ji A."
"Pekala dediğini neden yapayım?" bu sefer gerçekten ciddileşti "Ji A bu maçı o okulun almasını engellemeliyiz. Sende öyle istersin değil mi?" yeni okulumda pek hoşnut olmayabilirim. Fakat hile yapmak bana göre değildi. "Hayır, yapamam Jungkook. Katılmayacağım." "Hadi ama Ji A. Jenny'yi kendi ellerinle mutlu edemezsin." Jenny'yi sevmiyorum. "Jungkook, hayır dedim ve konuyu kapattık uzatma." sinirlendiğini saklamaya çalışsa da başaramadı. Hiçbir şey söylemedi ve odamı terk etmekle yetindi.
Selaamm! Bölüm nasıl?
Gerçek hayatta pek övülen biri olmadığım için sizin yorumlarınız beni çok mutlu ediyor. İyi ki varsınız <3
Eğer yetişirse bir bölüm daha atmayı planlıyorum. Sevgilerle :)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Friends or Lover? | KTH
Fanfictionbxg | Kim Taehyung fanfiction Kısa hikaye. *Başlangıç:28.08.2018