Friends or Lover? | KTH

0.8

Elimde iki paket çikolatalı sütle spor salonuna indim. Amacım Taehyung'a hem bir teşekkür etmek hemde özür dilemekti. Çocuk hem beni çalıştırmış hemde dayak yemişti. Ah! Şaka gibi...

Çocuksu bir şekilde hoplaya zıplaya spor salonuna ilerliyordum. Durmama neden olan şey ise Jenny'nin Taehyung'u yanağından öptüğünü görmemdi. Jungkook'ta onları izliyordu. Cidden neler oluyordu?

Jungkook, beni görmesiyle bana doğru ilerledi. Yüzündeki ifadeye bakacak olursak onu sinirlendirmişlerdi. Hemde çok fazla.

"Selam Ji A. Burada ne işin var?" 

"Ah selam! Şey... ben Taehyung'a yani Jenny'ye çikolatalı süt aldım." takıma girdiğimi bilmiyordu. Birde en sevdiği içeceği onunla paylaştığımı duyarsa bana bayağı kızabilirdi. Gerçekten ben ne yapıyordum?!

"Jenny'ye çikolatalı süt aldın? Sen? Şaka gibi!" gülmesi onun sinirlendiğini gösteriyordu.

"Ama işi var sanırım. Ben gitmeliyim." üzerimde üç çift göz varken iyice gerilmiştim.

"Ji A dur." Taehyung bağırsa da duymamış gibi yaptım. "Ji A yanlış anlıyorsun." Arkamı döndüm "Bana açıklama yapmak zorunda değilsin. İyi eğlenceler."

Dışarı çıktığımda elimdeki sütlere baktım. Niye bu kadar saçmalamıştım ki? Özürde neyin nesiydi? Bin katını hak ediyordu o insan yavrusu! 

Parka doğru adımlarken çantamdan kulaklığımı çıkarıp müzik dinlemeye başladım. Bir süre sonra istediğim yerdeydim. Salıncağımda...

Çikolatalı sütlerin birini açıp içtiğim sırada cılız bir ses kulaklarıma ilişti. "Hepsini içmemelisin. Diğerini ben içerim." diğer elimdeki sütü kaptı ve açıp içmeye başladı. "Adın ne?"

Sevimli hareketleri gülümsememi sağlarken "Benim adım Ji A. Küçük beyefendi." dedim. Minik elini bana uzattı. "Bende Chanyom. Memnun oldum hanımefendi. Ama burası için sen fazla büyüksün" küçücük çocuk nasıl bu kadar nazik olabilirdi? 

"Bende memnun oldum. Benim ruhum çocuk. Vücudum benden izinsiz büyüdü beyefendi. Hem benim uzaylılarım var biliyor musun?" ağzı yüzünün üçte biri olurken ben kahkaha attım.

"Sen ciddi misin? Neredeler? Bende görmek istiyorum." 

"Tabii ama bir şartla. Sana uzaylıyı göstereceğim ama ona benim dediklerimi diyeceksin. Anlaştık mı Chanyom?"

"Anlaştık Ji A!"

"Noona desen? Ben büyüğüm."

"Ama ruhum çocuk dedin." ellerimle yüzünü tuttum. "Sen bana noona de." kafasıyla onayladı.

"Uzaylıya ne demeliyim? Onu hemen görmek istiyorum." suratım düştü. "O şu an meşgul. Hem o bizim gibi değil. O bizi çok sevmiyor." onunda suratı asıldı. "Sevmiyor mu?"

Hafif tebessümle konuştum. "Beni sevmiyor. Belki seni sever huh? Denemek lazım." el çırptı. Ben parkın girişine gözümü dikmiş bakarken yine konuştu. "O kim noona?"

Salıncaktan kalktım ve bir adım attım. "O bahsettiğim uzaylı Chanyom." 

"Ona ne demeliyim? Çabuk söyle yaklaşıyor!"

"Hiçbir şey. İstediğini söyle." çantamı alıp gitmeye karar verdim. 

"Ji A. Konuşalım. Lütfen." Chanyom bizi izlerken onunla tartışamazdım. "Taehyung, açıklama yapma. Gerek yok gerçekten."

"Uzaylı neden açıklama yapacak noona?" sen nereden bilebilirsin ki?

"Uzaylı mı? O kim?"

Chamyol onu gösterirken konuştu "Sensin. Sen Ji A'nın uzaylısısın."

"Ji A değil Chanyom. Noona diyeceksin."

"Ona mı takıldın Ji A. Neden benim uzaylı olduğumu söyledin çocuğa?"

"Canım öyle istedi Taehyung. Benim gitmem lazım. Yarın okulda görüşürüz."

Bir bölüm daha böylece bitti. Bir dahakine görüşürüz.