Don't Blame Me / Fillie

Yeniden Karşılaşma

Finn bakışı

Gerçekten dünyanın en uykucu kişisi olarak okulun ilk gününe geç kalmıştım. Sonra da gitmeye üşendim. Aslına gidebilirdim okul yakındı.

Boşver

Neyse bugün 2. Gün. Arkadaş edinme gibi bi derdim yok. Zaten okulda caleb ve noah var. Onlarla takılıyorum. Muhtemelen onlarda uyuya kaldığımı tahmin etmişlerdir. Beni iyi tanırlar.

Sabah

Sonunda 6 tane alarmla uyanabildim. Diğerlerini kapadım.

Kendime güvenmiyorum. 10 tane kurmuştum.

Evden çıktım ve okula doğru yürümeye başladım.

Millie bakışı

Okuldan şimdiden sıkılmaya başlamıştım. Tek eğlencem Sadie idi. Ama bugün sadie bana yurttan bir arkadaşını tanıştırcakmış. Gaten. Okula beraber gittik, Gatenla tanıştık.

G: Merhaba kızlar
S: Aa Gaten, naber? Bak bu sana bahsettiğim canım dostum Millie, Millie bu Gaten yurttan
M: Biliyorum, bahsettin , merhaba
G: Merhaba. Bu arada benim bir arkadaşım var burada, Caleb, sizi tanıştırırım. Neyse sınıflarımız aynı değil benim gitmem lazım. Görüşürüz.
S,M: bay bay

Ders zili çalmışyı bizde sadieyle sınıfa yürüdük. Ders başlamıştı. Ve ders tarih. Tarihten nefret ederim.

2 dakka sonra kapı çaldı. Ben kim olduğuna bakmak için kafamı kaldırmadım bile. Uyumaya çalışıyordum. Sadie sert bir şekilde beni dürttü

M:Heyy, bu çok sertti
S:Kızım boşver onu, gelene bak sen

Gelen kişiye baktım. Kıvırcıktı. Bu yüzden beni dürtmüştü.
...
Bir yerden tanıdık geliyordu bana ama önemsemedim. Çocuk geç kaldığı için özür diledi. Ve kendini tanıttı.

Finn... Finn Wolfhard

Yine önemsemedim

Kıvırcık çocuk sırasına geçerken bana kaşları havada bir şekilde bakıyordu. Bense çatık şekilde.

Gülümsedi.

Şaşırdım. Beklemiyordum.

Açıkçası... Şeyy... Çok... Çok güzel gülüyordu.

Ayyh, ben ne diyom. Ama yalan değil yani

Hemen bakışlarımı ondan çektim. Ama onun hala üzerimde olan gözlerini hissedebiliyordum.

Aldırmamaya çalışarak kafamı sıraya geri koydum ve uyumaya çalıştım. Uyuyamadım.

Tenefüs zili çaldı. Sadieyle çıktık.
Gatenın yanına gittik. Çünkü bizi arkadaşı calebla tanıştırcaktı.

Gatenın yanına doğru giderken masada sadece o ve caleb olacağını düşünüyorduk ama masada tam 4 kişi oturuyorlardı.

Yanlarına vardığımızda masadakilerden birinin bana tip tip bakan kıvırcık çocuk olduğunu gördüm.

Neden öyle baktığını öğrenmek için sabırsızlanıyordum gerçekten

Yanlarına oturduk ve yine gözleri üzerimdeydi

Sonra konuşmalar başladı

G:Kızlar size söylediğim sayıdan biraz fazlayız
S:Sorun yok, daha iyi.
G:Şimdi tanışma zamanı dedi ve birden ayağa fırladı
Önce bizi onlara tanıştırdı.
G:çocuklar bu millie bu da sadie dedi.
Sonra sırayla göstererek
"Bu caleb, bu noah ve bu da-
M: Finn, öğrendik biz, yalandan sırıttım.