Şimdi sen uzaklardasın, kilometrelerce uzaksın bana.
Bu şehir büyüsünü yitirdi sanki...
Köşebaşında seninle karşılaşamayacağım, biliyorum.
Aynı sokaklara deymiyor adımlarımız, biliyorum...
Buralara yağmur yağdı bu akşam.
Ağustos sıcağında kasım yağmuru gibiydi.
Yokluğunun üzüntüsünü dindirmeye çalışan damlalar kondu pencereme.
Bana ağlama diyen gökyüzü, yağmur olup avuçlarıma yağdı.
Bulutlardan geçip uzaklara varan sevdiceğimi geri getirdi belki de bu yağmur??
Sonra dindi gözyaşları bulutların. Bakıyorum da gökyüzüne, ışıl ışıl yıldızlar...
Demekki mutlusun sen. Sen mutluysan güler yıldızlar, mutlusun değil mi sevgilim?
Sen her nerdeysen orası başkentim benim.
Nerede mutluysan, nerede gülümsüyorsan gökyüzüne bakıp; ne kadar uzak olsan da bana içimi o sıcacık his kaplar hemen.
Adını bilmediğim, sorsan tarif edemeyeceğim, senle başlayıp senle devam eden, hiç bitmeyecekmiş gibi gelen o müthiş his.
Gülümse sevgilim...
Birkaç kez daha, bak yıldızlar ışıl ışıl...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yüreğime Düşen Yıldızlar
Poesia" Çünkü ben ne geçmişte ne de gelecekte yaşıyorum. Benim yalnızca şimdim var ve beni sadece o ilgilendirir. Her zaman şimdide yaşamayı becerebilirsen mutlu bir insan olursun." İçimden geçenlerin kağıda dökülmüş hali.