Hot&Bad | KTH

Yorgun

"Çok içtin biz de eve geldik."

"Bu kadar mı?"

"Bu kadar."

"Sarhoşken bile kimseyi öpemedim mi?"

"Öpemedin."

"Tüh ya."

Mina'ya gülüp kahvaltı hazırlamaya devan ettim.

Yerinden kalkıp yanıma tezgaha gekdi ve birkaç gündür ellemediğimiz bulaşıkları lavabonun içine atmaya başladı.

"Bu kahve bardakları ne?"

Elinde, dün gece Taehyung ve benim kahve içtiğimiz bardaklar vardı.

Kim Taehyung'un dudaklarının değdiği bardaklardan birini elinde tuttuğunu bilse kim bilir şu an nasıl sevinirdi.

"Biraz açılman için dün gece sana yaptım ama pek istemedin."

İnanmış gibi bir ses çıkararak elindeki köpüklü sünger ile bardaklardaki kahve izlerini çıkardığında derin bir nefes verdim.

"Min Joon işleri ile uğraşıyormuş."

"Ne işi? Karı kı-"

"Bildiğin iş! Hayatında benden başka bir kadın yok işte! Bir daha da senin aklına uyup iş yapmam."

"Aman uyma be! Sana akıl verende kabahat zaten. Böyle çocuğun sex oyuncağı gibi yaşa dur o zaman. Belki bugün değil ama bir gün sıkılacak."

Gözlerimi devirdim.

"Devirme bana gözlerini! Onu uzaktan sevsen bile daha iyiydi."

"Ne demek şimdi bu?"

"Onun gözünde belki de sadece orospusun demek."

Histerikçe güldüm ama sinirden ellerim titremeye başlamıştı.

"Bunu bilemezsin. İlkimdi o benim bunu kendi de biliyor."

"Ama belki de sonun olmayacağını düşünüyordur."

"1 senedir beraber yaşıyoruz. Beraber yiyip beraber içiyoruz beraber film izliyoruz ve özel günleri beraber kutluyoruz. Onun için bir yatak arkadaşından fazlası olduğumu biliyorum."

Yalandı. Sadece birlikte yemek yiyorduk o kadar. Ah bir de seks yapıyorduk.

Güldü. "Benim bunlardan hiç haberim yok."

"BİZİMLE Mİ YAŞIYORSUN ?! YOO! SANA HER ŞEYİ ANLATMIYORUM BELKİ!"

"Tamam ya ne kızıyorsun."

"Kızıyorum. Bundan sonra ilişkimize karışma."

"İlişkiniz?"

"İLİŞKİMİZ!"

Elindeki kirli tabakları aldığı yere geri bırakıp başını tuttu. "Karışmam. Başımı ağrıttın zaten sabah sabah. Gidiyorum ben boşuna hazırlama."

"Tamam git. Min Joon gelir zaten birazdan. Güzel bir yemek hazırlayayım."

"Hazırla. Sonra da sevişin."

"Tamam."

Çantasını aldığında ben de onu kapıya kadar geçirdim. Arabasının kapısını açıp gülümseyerek el salladığında ben de gülümseyip el salladım ve kapıyı kapattım.

Mutfağa gittiğimde gözüm Taehyung ile içtiğimiz kahve fincanlarına takıldı.

Lavabonun içindeki suda yüzüyorlardı.