İLGİNÇ BİLGİLER

4.5K 60 12
                                    

Bilinen ilk seri cinayetlere örnek Romanya’da 1960 yılında yaşamış olan Kontes Elizabeth Bathory tarafından işlenmiştir. Güzel bir kadın olan Kontes yaşlanma korkusu nedeniyle köyden toplattığı 650 genç kızı katlederek yıllarca kan banyosu yapar.

En meşhur seri katil 19 yy. ‘da Londra’da yaşayan Karındeşen Jack ‘dir. Kendisi sokak kadınlarını öldürmekle görevlendirir.

Seri katiller de öldürme rekoru 1790–1840 arasında Uttar Pradeş bölgesinde 931 kişiyi beyaz veya sarı renkli bir kumaşla boğarak öldüren Behnam isimli Hintliye aittir.

İlk sistemli seri cinayet vakası birçok icadın ülkesi olan Britanya’dan çıkmıştır.

Yakalanmayan ilk seri katil Türkçede 'Karındeşen Jack' lakabıyla anılan Jack The Ripper'dır. Karındeşen, 19. yüzyılın sonlarında Victoria İngiltere’sinde beş fahişeyi öldürüp kayıplara karışmış ve hiçbir zaman bulunamamıştır. Bu özelliği ile zirveye ulaştığı halde yakalanmayan ilk seri katil olmuştur.

1884 yılında Michigan üniversitesinden doktor olarak mezun olan. H.H.HOLMES Bu süre içerisinde becerikli bir dolandırıcı olmuş, sigorta şirketlerinden binlerce dolar koparmayı başarabilmişti. Yöntemi basitti. Hayali bir kişi için bir sigorta poliçesi alıyor, ardından bir ceset ele geçiriyor ve cesedin poliçe sahibi olduğunu söyleyerek poliçedeki tazminatı alıyordu. Tabi bu plan Holmes’un ceset temin etmedeki becerisiyle doğru orantılıydı. Duruşmasından sonra yirmi yedi cinayet işlediğini itiraf etti

Seri, zirve, cinayet, ölüm

Seri katiller, ölümden çok korkar. Bir 'hiç'lik, 'sınırsız bir eylemsizlik' uzayıdır ölüm onlar için. Oysa katilin bütün yaşamı 'eylem' üzerine kuruludur. Ve öldürmek bir katil için yapıp edilebilecek en güçlü eylemdir. Eğer yaşamaya devam edemezse, 'daha fazla' öldüremeyeceğini bilir ve bu yüzden korkar ölümden.

Her seri katilin bir zirve hayali vardır. Kendi yarattığı hayalle ilginç bir ilişki kurar katil. Ve giderek ona hem tutkuyla bağlanmaya, hem de ondan nefret etmeye başlar. Bu nefretin nedeni korkudur. Tıpkı ölüm korkusu gibi... Çünkü zirve en üst noktadır ve sonra aşağı doğru inmeyi gerektirir.

Theodore Robert Bundy, hayatını bir zirvede sonlanacak 'öldürme eylemleri' üzerine kurmuştu. Onun öznel tarihini inceleyenler, 'tutku'nun bir anti-tez olarak biriktiği, sonra asıl tez olan 'nefret'le birleşip 'cinayet eylemleriyle' senteze dönüştüğü ıssız bir yolda yürürler adeta. Bu yolculuk aynı zamanda dünyanın nesnel tarihinde kıyıda köşede kalmış hücrelere gizlenen suç-ceza diyalektiğinin bir katilin tarihine nasıl yansıdığının kanıtını verir size.

Evet başlangıçta suç vardır, sonra ceza. Suç olmadan ceza olmaz. Bununla birlikte suç, ceza kavramının toplumsal ya da yargısal baskısı altında büyüyen bir fenomen olarak aynı zamanda onun güdümlediği bir gerçektir. Biri diğerinden önce varolmakla birlikte birbirlerinin varlığını tamamlayan kavramlardır bunlar. Bundy'deki 'tutku' ve 'nefret' kavramlarının gelişimi, suç ve ceza diyalektiğinin tarihsel gelişimindeki sıradüzenden farklıdır ama yolun sonu sizi aynı senteze ulaştırır. Tek fark, tez ve antitezin yer değiştirmiş olmasıdır. Suç kavramını -ve daha çok da bu yazının konusu olarak- seri cinayet gerçeğini anlamak için Batı kültürünün 19. yüzyılın son dönemlerindeki toplumsal ve sanatsal gelişimini daha çok dikkate almak gerekir.

Yeryüzünü iyi ya da kötü yönde etkileyen pek çok icat gibi seri cinayet de ilk kez sistemli olarak Britanya topraklarında ortaya çıkmıştır. Tarihte, "kendine belirli bir zirve belirleyip bu noktaya ulaşan seri kati" tanımına uyan ilk isim Türkçe'de 'Karındeşen Jack' lakabıyla anılan Jack The Ripper'dır. Karındeşen, 19. yüzyılın sonlarında Victoria İngilteresi'nde beş fahişeyi öldürüp kayıplara karışmış ve hiçbir zaman bulunamamıştır. Bu özelliği ile zirveye ulaştığı halde yakalanmayan ilk seri katil olmuştur. (Zirveye ulaştığı halde yakalanamayan ve şu anda yaşayıp yaşamadığı bile bilinmeyen bir diğer isim, kendine Zodiac Killer diyen ve 1960'ların sonlarında ABD'de dehşet saçan katildir.)

Seri KatillerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin