#Kaza .

36 5 2
                                    

Yetimhaneden sonra iş bulmam daha zorlaşmıştı . Nereye girsem 'Biz sizi sonra ararız Derin hanım .' diyorlardı. Ancak 2 aydan beri ne arayan vardı ne soran .

Evde kahvaltı yaptıktan sonra yine gazetede kendime göre bir iş aramaya karar verdim . Biraz göz gezdirdikten sonra bir pastanenin bayan eleman aradıklarını gördüm hemen telefona sarıldım ve bir iki çalışta nihayet telefonu açmışlardı.

"Merhaba ." dedim . Karşıda ki insan beni duymadı diye bir daha dedim . " Alo , merhaba ben iş ilanı için aramıştım ." dedim bu sefer sesim biraz sinirli çıkmıştı. Nihayet karşı taraftan bir kadın sesi işittim. "Merhaba hanımefendi kusura bakmayın telefon biraz bozukta nasıl yardımcı olabilirim?" dedi sakin bir şekilde. "Ben iş ilanı için aramıştım ." kadın şaşırmış olarak cevap verdi.  " Aa tabi hanımefendi sizi bekliyoruz ." dedi . Biraz konuştuktan sonra adresi ve saat kaçta gelmem gerektiğini sordum .Telefonu kapadıktan sonra hemen hazırlanmaya başladım.

Odamda aynanın karşısında kendime baktım . Güzel olmuştum.Hava soğuk olduğu için kalın kıyafetler tercih etmiştim.  Beyaz, kırmızı çizgileri olan örme bir kazak , altıma açık renkte kot pantolon seçmiştim . Saçlarımı omuzlarımdan aşağıya doğru düz bir şekilde bıraktım. Kahküllerimi düzene soktuktan sonra kırmızı montumu ve beyaz ayakkabılarımı giyip evden çıktım .

Gideceğim yer kırk beş dakikaydı . Otobüs yerine yürümeyi tercih ettim . Kulaklıkları takıp en sevdiğim şarkıyı yani Mabel Matizden sarmaşığı açtım.
Şarkıyı mırıldana mırıldana giderken saate aklıma gelmişti . Baktığımda daha iki saatim olduğunu gördüm .  

Biraz ilerledikten sonra karşıya geçmeye karar verdim . durup yollara baktım , gelen giden yoktu . Hemen adımlarımı hızlandırdım . Yolun ortasına gelmiştim ki yan tarafımda bir acı hissetmeye başladım. Bulanık görüyordüm. Canım yanıyordu  ama sesimi çıkartamıyordum . Soğuk asfalttın yüzüme her değdiğinde içim daha çok üşüyordu. Yerden ayrılmıştım , bacaklarımda ve sırtımda beni kaldıran kolları hissediyordum . En sonunda daha fazla dayanamayarak gözlerimi sonsuz bir uykuya kapatıyormuş gibi kapadım .

Uyandığımda hala sol tarafım ağrıyordu. Kolumda serum vardı demek ki ciddi bir şeyim yoktu .  Camın önünde birinin telefonla konuştuğu gördüm . Bir kaç şey duymuştum ' ciddi değilmiş , bilmiyorum birden karşıma çıktı anlamadım .' demişti. Herhalde benden bahsediyordu. Camdan dışarıya baktım hava çoktan kararmıştı.  Saate baktım dokuza az kalmıştı. Yine bir işe daha veda etmiştim.

Yatarak popom acımıştı . Biraz kendimi doğrultmaya çalışırken canım acıdığı için ağzımdan bir inilti çıktı. Camın önündeki adam kafasını çevirip bana baktı. Telefonu hemen cebine atıp yanıma geldi. " Fazla ani hareket yapma ." dedi sert bir şekilde .Seside biraz  gürdü. Ona şöyle bir baktığımda ela gözleri benim gözlerimi hemen buldu. Siyah saçlarını elinle yukarı doğru ittirdi . Üzerindeki yeşil örme kazak gözlerine uyum sağlıyordu. Geriye kalan herşey siyahtı .

Kapı çalındı . İçeri kırk yaşlarında bir adam girdi. Bana gülümseyip "kendinizi nasıl hissediyorsunuz Derin hanım " dedi. Bende içten bir şekilde " Sadece ani hareketler yapınca biraz canım acıyor o kadar iyiyim yani ." dedim . Dönüp yanımdaki adama " Demir Bey bu gece kalsın yarın taburcu ederiz ." dedi. Adını yeni öğrendiğim Demir cevap vermek yerine başıyla onayladı. Doktor daha sonra geleceğini söyleyip odadan çıktı.

Uzun süreden beri hiç konuşmadık. İnsan bir özür dilerdi canım odunun tekiydi bu ne olucak . Soğuk nevale . kendi kendime konuşurken birden konuşmaya başladı.
" Senin yüzünden toplantıya geç kaldım , ne işin vardı yolun ortasında ." sinirli söylemişti bunu . " Bende iş görüşmesine gidemedim ben seni suçluyormuyum insan bir özür diler . " bende ona sinirle çıkışmıştım . " Özür mü dua et seni hastaneye getirdim birde özür mü bekliyorsun hem suçlu ." bu sefer sesi biraz daha yüksek çıkmıştı . korkmuştum zaten tipide tehlikeli biri olduğunu gösteriyordu.

AYDINLIĞIM Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin