"Dershaneden nefret ediyorum!"
Okul çıkışında servise binince bu sözleri içimden geçirip yüzümü buruşturdum. Evet, gerçekten de dershane denen o eğitim kurumundan nefret ediyordum. Zaten okulda haftanın 5 günü eğitim görürken bir de hafta sonu ve hafta içi dershanede de aynı eğitimi görüyordum. Yani birçok öğrencinin de yaşadığı gibi tatil adına bir günüm bile yoktu. Daha kasımın sonundaydık ve ben hazirana kadar dershaneye nasıl dayanacaktım, bilmiyordum.
"Bugün dershanede biyoloji dersi varmış Mavi. Gidecek misin?" diyerek yanıma oturan Misa'ya baktım.
"Sence?"
Bu sözümün ardından güldü. Çünkü gideceğimi bal gibi biliyordu. Dershaneyi aksatınca dershane hocalarım babamı çağırıp beni bir güzel şikayet ediyorlardı daha sonra evde büyük bir kaos yaşanıyordu. Bu yüzden o lanet yere gitmek zorundaydım hem de haftanın 6 günü! Pazartesi hariç her gün. Cidden kabus gibi!
"Canını sıkma Mavi. Dershane o kadar da kötü bir yer değil. En azından benim için öyle. Annemleri ne kadar az görsem benim için o kadar iyi. Dershanede istediğim kadar geyik yapabiliyorum. Evde sürekli ders çalışmaktan sıkılıyorum."Bu sözün ardından sıkıntı ile omuzlarımı silktim. Dershane benim için en kötü yerdi! Nokta. Hatta ünlem!
Misa ile 9. Sınıftan beri aynı sınıftayız. Okulda en iyi anlaştığım kişilerden biridir. Hatta tek insan olabilir. Dışarıdan bakanlar Misa'yı çok havalı diye tabir ederler ama Misa onların düşündüklerinin aksine çok iyi bir insandır. Ayrıca çok da güzeldir. Yüzüne yakışan harika gamzeleri ve mükemmel bir gülüşü vardır. Bazen onun güzelliğini kıskandığım zamanlar oluyor. Ama ona göre de ben çok güzelim. Yani Misa ile güzelliğimiz konusunda asla orta yolu bulamıyoruz. Yaşadığımız büyük tartışmalar "Sen daha güzelsin!" konusu üzerine oluyor genelde.
'Kendimi bildim bileli matematik derslerine sırılsıklam ve deli gibi aşığım.'
Misa'nın belki de en çok kullandığı cümle budur. Gerçekten de matematiğe sırılsıklam ve deli gibi aşık. Her gün matematik çalışır. Matematiği her denemede çok iyi yapmasına rağmen yine de inek gibi matematik testi çözer. Misa'nın ilk sevgilisinin adı da 'Matematiktir' mesela. O derece bir tutku ile bağlı matematiğe.
"Mavi dershaneye geldik." diye bağıran Misa beni yerimden sıçrattı.
Misa'nın en büyük sorunu çok ve yüksek sesle konuşmasıdır. Misa ile çok zıt karakterlere sahibiz. O çok konuşkandır ben ise suskunum. İnsanlar Misa'yı 10 metre öteden duyabilir beni ise dibime sokulduktan sonra ancak duyabilirler. Ama yine de Misa ile iyi anlaşıyoruz. Meşhur fizik kurallarından birine örnek gösterilecek insanlarız: "Zıt kutuplar birbirini çeker!"
"Cehenneme hoş geldiniz!" deyip ofladım.
Misa bana sinirle bakıp gözlerini devirdi. Belki de bu dünyada en çok gözlerini deviren insan Misa'ydı. Günde en az 50 kez gözlerini devirirdi. Ben de ona karşılık vermek adına tekrar ofladım.
Dershanenin dik merdivenlerini nefes nefese çıktıktan sonra Misa ile sınıfa girdik. Dershane arkadaşlarımız bizi her zaman olduğu gibi gülerek karşıladı. Misa birkaçı ile sohbete daldı ben ise onlara hafifçe gülüp arkadaki sırama oturdum.
"Bugün beraber oturalım mı? Benim sırayı Burak'a kaptırmışım bugün. İstesem de yerimden kalkmaz. İnadın teki biliyorsun."
Sırada kenara kayıp yanıma Misa'nın oturmasına izin verdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mavi!
RomanceMavi, kendi halinde yaşayan, etrafındaki insanlarla ilişki kurmayı sevmeyen ama kendi içinde kocaman bir dünyası olan gözlerinin rengini isminde taşıyan ve belki de hayatımızın içinde yer alan bir genç kızdır. Lisenin sonuna kadar asosyal şekilde ya...