Toprağın Yağmuru

Giriş 2

Evet yeni bir bölüm ile daha karşınızdayım. Yavaş yavaş hikayemde bölümlerimi yayınlama günü ayarlamaya çalışıyorum. İstediğim noktaya kadar oturana kadar sizden bıraz sabır rica ediyorum bu konuda. Umarım yazmış olduğum bölümü beğenirsiniz. Hikaye hakkımdaki tahminlerinizi ve yorumlarınızı da okumaktan mutluluk duyarım. Lafı daha fazla uzatmadan sizi yeni bölümümüz ile başbaşa bırakıyorum. Sevgilerle...

Toprak Ataman'dan

Ceyhun Beyin yanından ayrıldıktan sonra direk olarak Enesle birlikte bize geçtik. Yarın için gerekli hazırlıkları yapmaya başladık. (Toprağın evine bahçesinde)

E: Abi hava güzel bahçede kamelya da çalışalım istersen, ben gerekli belgeleri senin odandan alırım.

T: İyi fikir. Ayşe Sultan'a söyler bize çay yapsın.

E: Tamam abi. (Gerekli belgeleri almak için yukarı çıkar.)

Uzun bir çalışmanın ardından nihayet işleri bitirdiklerinde; birlikte yemek yerler ve yarın sabah için plan yapıp dağılırlar.

Enes evine gittikten sonra saatın erken olmasını firsat bilip, bıraz kitap okumaya karar verdim.

Kitap okumaya o kadar kendimi kaptırmışım ki saatin geç olduğunu kitabi bitirdikten sonra anladım ve yatmak için odama geçtim.

Ertesi sabah Enesle buluştuk, güzelce kahvaltımızı yapıp, Ceyhun Beyle toplantı yapmak üzere şirkete geçtik.

Ceyhun Beyin haberi olduğunda dolayı şirkete girer girmez sekreteri tarafından odasına yönlendirildik.

C: Toprak Bey, Enes Bey hoşgeldiniz.
E & T: Hoşbulduk
C: Arkadaşlar toplantı için son hazırlıkları yaparken siz bıraz soluklan, size ne ikram etmemi istersiniz?
T: Ben bir sade Türk Kahvesi alırım
E: Bende
(Ceyhun dahılı telefonu kaldırır ve üç tane sade Türk kahve ister)

Kahvelerimizi içtikten sonra toplantı odasına geçtik.

Ceyhun Güzel'den

Toplantının ilerleyen dakikalarında Yağmur ve Neslihan'ın da bu toplantıda olması gerektiğini fark ettim en az benim kadar onlarda konuya hakimdiler. Hemen Yağmuru arayıp Neslihanla buraya gelmelerini rica edip, toplantı odasındaki dahili telefon kapattım. Telefonla konuşmamız üzerinde kısa bir zaman geçmişti ki, toplantı odasının kapısının çaldığını duydum, onlar bekletmemek adına gir diye seslendim. Kapıyı açarak içeri girdiklerinde kısaca Yağmur ve Neslihan'ı, Toprak ve Enes Bey'e tanıttım.

Yağmur Soylu'dan

Hayatımda aslında her şey yolunda gidiyordu. Rüyalarımı süsleyen üniversiteyi kazanmış, istediğin bölümü okumuş ve bir şirkette baş tasarımcı olarak çalışıyordum ama hayatımda bir şey hep eksikti. Bu eksiklik aslında yeni oluşan bir şey değildi. Lisede tanıdıkça aşık olduğum adamı, liseden mezun olduktan sonra aslında çok uzun sayılmayan bir sürede kaybettim.

Bazen diyorum ki kendi kendime keşke onu beklemeyip gidip ilk adımı ben atsaydım, ama korktum işte onu kaybetmekten korktum. Sonuç olarak kaybetmedim ama aramıza zaman girdi. Üniversiteye ilk başladığımızda ara sıra topluca görüşürdük sonra o Enesle Almanya'ya gidince bağımız koptu. Şuan gibi düşünmeyin zamanı dediğim dönemde bundan 8-9 yıl önce, bilgisayar var ama akıllı telefonlar da bu kadar yaygın değildi, teknoloji hayatımızda bu kadar yeri yoktu. O Almanya'ya gidince birkaç kez mail attım cevap vermedi bana, zaten telefon numarası da değiştirmişti oda bende yoktu, Enes'e ulaşmaya çalıştım ulaşamadım maile böylelikle bağlarımız koptu.