/ sekiz

7.1K 522 23
                                    

Tekrar selamlaaaar! Gün içinde iki yeni bölüm eklediğime inanamıyorum fakat içimden gelince yayınlamak istedim kşaslfja. Ve oyların bu kadar artması -her zamanki gibi- beni şaşırttı. Size çok çok çok minnetarıııım. Ve siz benim isteğimi yerine getirdiniz, bende sizinkileri yerine getirmek için bahsettiğim kitabın tanıtımını çevirdim! Adı Colorless, profilimde bulabilirsiniz *.* Ve toplam 1.3 K okuyucuya ulaşmışız, vuhuuu! Gittikçe büyüyoruz :D.

"Aç mısın?" diye sordum. "Sokağın aşağısında küçük bir salata dükkanı biliyorum. Bir oturma alanı var, orada birkaç fotoğraf daha çekebilirim."

Hevesle kafanı salladın. Ve bende park alanından çıkabilmek için kamyonu ters yöne sürdüm.

"Bekle!" Hemen hemen bağırdın. O kadar korktum ki, frene basmak zorunda kaldım.

"Yüce İsa, ne oldu?" diye sordum. Arabayı durdurdum.

"Başka kıyafetlere ihtiyacımız var, her fotoğrafta aynı kıyafeti giyemem." dedin ve böyle diyeceğini biliyordum.

Dürüst olmak gerekirse, sanırım fotoğrafçılık hayatımın geri kalanında yapmak istediğim şeydi.

"Haklısın." diyerek kafa salladım. "Evin nerede?"

Dakikalar sonra, kamyonumu apartmanının önüne park ettim.

Bana arabada beklememi ve tüm kıyafetlerini getireceğini söyledin. Bende sana, "Sadece 5 taneye ihtiyacımız var." dedim.

Ve elbiselerle topuklu ayakkabılara.

Bir süre bekledim ve sonra seni merdivenlerden hızlıca inerken gördüm. Kolunda renk renk kumaşlar vardı.

Arabaya bindin ve elindeki her şeyi arka koltuğa koydun, derin bir nefes verdin.

"Her şeyi mi aldın?"

snapshot / ashton irwin (türkçe)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin