/ on dokuz

5.4K 482 18
                                    

"Merhaba?" dedin, yabancı birinin aradığını sanıyordun, kafan karışmıştı.

Yüzümdeki gülümsemeyi durduramadım.

"Evet, hey. Uhm, ben Ash. Ashton."

Siktir, eğer beni hatırlamazsan?

"Hey Ashton." Neredeyse gülüşünü duyacaktım, bu beni iyice gülümsetti.

"Projen nasıl gidiyor?" diyerek ekledin.

İç çektim, yüzümdeki gülümseme birkaç saniyeliğine silindi.

"B aldım."

Birkaç saniyeliğine sessizlik oluştu, yanlış yaptığını düşünüyordun ve bunun öyle olmadığını sana söylemem gerekiyordu, bu yüzden, ben adım attım.

"Hayır, hayır, bu senin hatan değildi. Tıpkı okuma yazma bilmeyen biri gibiyim." Güldüm, bunu itiraf etmekten nefret ediyordum.

Kıkırdadın, açıkçası umursamamıştın.

"Kağıdın üstüne harfi harfine, 'Nasıl heceleneceğini öğren, Irwin.' yazmış." dedim, öğretmenimin sesini taklit ederek.

Bu seni daha çok güldürmüştü.

Biraz daha konuştuk, belki 10 dakika, belki bir saat.

Dürüst olmak gerekirse, biraz zaman kaybetmiştim.

İkimizde telefonu kapatmak istemiyorduk ve işlerin yoluna girdiğini bilmemin sebebi buydu.

-

son bölümden bir önceki bölüm olmasına rağmen hiçbir ekşın yok farkındayım ama son bölüm o kadar güzel ki allah'ım okurken sırıtmadan duramayacaksınız askşflafşj

vote'lar bugün akşam 9'dan önce +30 olursa son bölümü yayınlarım

20. bölümü yayınlamadan önce de yeni başlayacağım hikayenin ilk bölümünü falan koyacağım

umarım onu da okursunuz, teşekkürleeeer

snapshot / ashton irwin (türkçe)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin