Cumartesi
Merhaba Jungkook,
Öncelikle seni çok özledim. Bugün cumartesi ve seni iki gün boyunca göremeyeceğim. Gözlerim yaşaracak neredeyse..
Evde çok sıkıldım ve yazmaya başladım. Saat tam olarak 19.19
Ben takıntılı bir insanım ve bu yüzden internete girip şey yazdım.. Çift saatlerin anlamı..
Ne sandın, bende böyle bir çocuğum..
19.19'u bulup okumaya başladım. Kalp atışlarımın hızlandığını ve avuç içlerimin terlediğini hissediyordum şuan. Her zaman inanmışımdır bunlara. Ama hiç birisi için bakmamıştım.
Eğer burada yazanlar gerçekse gömün beni şuralara falan.
"Senden hoşlanmaya başıyor."
Yok lan gerçek değildir bence. Yani gerçek olamaz. Ama bir de ya gerçekse. Ay kalbim.. ölüyorum sanırım şuan.
Bugünlük bu kadar feels yeter diyerekten bir aydır falan toplamadığım yatağıma uzandım. Müzik dinleyecektim ama bil bakalım kulaklığım nerede?
Taa okul çantamdaydı. Ve sorun bu değil aslında. Okul çantamın nerede olduğuydu sorun. Dün nereye koymuştum, hatırlamıyordum.
Yastığımı alıp kendimi boğmaya çalıştım. Tahmin edin ne oldu? Tabikide kendimi boğamadım.. so i am cry..
Şey, evet ingilizcem çok iyidir. Hatta tek yapabildiğim ders. Bu yüzden çok zekiyim, değil mi Jungkook?
Herneyse. Uykum gelmeye başladı. Ben uyuyacağım.
Iyi geceler Jungkook..
*
*
ŞİMDİ OKUDUĞUN
aware; vkook
Fanfiction"Şansını fazla zorluyorsun Kim Taehyung." Kafamı iki yana salladım. "Zorlarsam ne yaparsın Jeon Jungkook?" Beni sertçe duvara doğru itip bir hışımla üzerime geldi ve duvarla arasına sıkıştı. "Öperim." 《91118》