Haechan, Renjun ve Jeno dün gece Jaemin'in evinde kalmışlardı. Jaemin uyandığında evde başka birilerinin nefesini duymak onu çok mutlu hissettirmişti. Kimseyi rahatsız etmeden kahvaltıyı hazırlamış ve fırına gitmişti. Şu anda fırından dönüyordu. Kafasında sadece bir günde hayatında değişen şeyleri tartıyor, işin içinden çıkamadığında olayların garipliğini geçiştiriyordu ama aklına her seferinde nasıl bir anda böyle şeyler oldu sorusu takılıyordu. Nasıl olmuştu da Jeno bir anda hayatına girmişti ya da nasıl en yakın arkadaşları ile tekrardan barışmıştı? Yaşamak zor gelirken nasıl bir anda hayattan zevk almaya başlamıştı? Bunların cevabı zamandaydı. Her şeyi zamana bırakacak ve şu andan keyif alacaktı. Bu düşüncelerle boğuşurken evine varmıştı bile. Eve girdikten sonra gülüşme sesleri gelen mutfağa yöneldi; Haechan, Jeno ve Renjun bir konu hakkında konuşuyor ve gülüşüyorlardı.
"Günaydın." gülümseyerek konuştuğunda diğer üçü de neşeli ses tonları ile Jaemin'e günaydın dedi, Jaemin elindekileri masaya bırakırken Haechan konuşmaya başladı.
"Jaemin, okula dönmeyi planlıyor musun? Aylar oldu ve sen mezun olamazsan ileride istediğin mesleği yapamayacaksın."
"Başımın çaresine bakmam lazım Haechan, çalıştığım işten para kazanıyorum."
Renjun Haechan'ın konuşmasına fırsat vermeden, "Hey, annen ve babandan maaş alıyorsun zaten, üstüne herhangi bir para eklemene gerek yok. Ayrıca aylardır kazandığın paranın hepsi bitmiş olamaz değil mi?" dedi.
Jeno aslında Haechan ve Renjun'a hak verse de Jaemin'in üzerine şu an gidilmemesi gerektiğini düşündü ve konuyu dağıtmak adına kahvaltıya başlamayı önerdi.
Sessizlik içinde yapılan kahvaltıları bittiğinde Haechan ve Renjun gitmeleri gerektiğini söyleyerek evden ayrıldı. Jeno ve Jaemin hala kahvaltı masasında oturuyorlardı. Jeno sessizliği ilk bozan kişi oldu.
"Hangi mesleği yapmak istiyordun? Yani tüm bu olanlar yaşanmadan önce."
"Şarkı söylemeyi gerçekten seviyorum, bir dönemler okukda müzik grubumuz vardı. Haechan, Renjun, ben, Chenle ve Jisung bu gruptaydık. Benden sonra dağıldı tabii grup, savrulduk bir yerlere hepimiz. Hep başarılı bir şarkıcı olmak isterdim ama şu an öyle bir hayalim kalmadı. Her şey için çok geç."
"Hiçbir şey için geç değildir. Okula yeniden dönebilirsin, ve hayallerine sıfırdan başlayabilirsin. Anka kuşu gibi küllerinden doğabilirsin. Sana yardım ederim, her konuda yardımcı olurum."
Jeno konuşurken Jaemin'in ellerini tutmuştu. Jaemin emin değildi, bu kadar uzun bir süreden sonra okula dönme fikri onu garip hissettirmişti. Halıyı izlemeye başladı. Jeno haklıydı fakat Jaemin bu kadar cesur bir insan değildi. Haechan, Renjun ve diğerleri yeniden bir grup olmak ister miydi bundan emin değildi. Jeno Jaemin'in ellerini bırakıp yüzünü tuttu, avuçlarının arasında Jaemin küçücük kalmıştı.
"Bak, sen her şeyi yapabilecek bir insansın. Aylardır her şeyle tek başına uğraştın. Bu kadar yükü tek başına ya da sadece tek bir işe odaklanarak kaldırmak zorunda değilsin."
Cümlesini bitirdiğinde Jaemin'i kendine çekti ve dudaklarına bir buse kondurdu. Dudakları ayrıldığında alnını Jeno'nunkine yasladı. Şimdi birbirlerine bakıyorlardı. Sessizlik içinde geçen birkaç dakikadan sonra Jaemin konuşmaya başladı.
"Hayatıma şans getirdin, yaşamaktan kopmuş bir insanken bir günde hayatı seven bir insan haline geldim. En yakın arkadaşlarımla her şeyi yoluna koydum, üstüne okul fikrini aklıma soktun. Yaşamaya başladım, Jeno-yah. Senin sayende."
Jaemin az önce kısa süreliğine birbirine değmiş olan dudaklarını birleştirdi. Uzun uzun öpüştüler. Ayrıldıklarında Jeno konuşmaya başladı.
"Benim hayatım da çok güzel sayılmazdı Jaemin. Annem ve babam boşandı, annem sorunlu bir kadın ve ben babamla kalmak istememe rağmen mahkeme annemle kalmama karar verdi, sebebi reşit değilmişim. Sen benim kaçış yolum oldun. Senden hoşlanıyorum, hatta seni seviyorum. İlk görüşte aşk bu."
Jaemin Jeno'nun ellerini tuttu. Bu onun sevgisini gösterme şekliydi. Evet diyordu, ben de aynı şeyleri hissediyorum.
Gece oluyordu. İkisi tüm gün evde takılmış, filmler izlemiş ve kitap okumuşlardı. Jeno babasına evde kalmayacağına dair mesaj attıktan sonra Jaemin ile yemek hazırlamış ve yemeye başlamışlardı. İkisi de keyifli zaman geçiriyordu. Jeno durmadan Jaemin okula dönecek mi acaba diye düşünüyordu. En son merakına yenik düşüp, "Jaemin, okula dönecek misin?" diye sordu. Jaemin aniden sorulan bu soruya şaşırsa da olumlu cevap verdi.
"Döneceğim Jeno. Pazartesi günü ilk olarak kayıt işlerimi halledeceğim. Senin deyiminle anka kuşu gibi küllerimden doğacağım."
merhabalar ayol, uzun süredir yoktum bu kadar beklettiğim için özür dilerim♡ umarım beğeneceğiniz bir bölüm olmuştur♡