Jaemin diğerini uyandırmamaya dikkat ederek çantasını yere bırakıp Jeno'nun yanındaki sandalyeye sessizce oturdu. Jeno'nun annesinin intiharından iki ay geçmişti ve Jaemin bu süre boyunca her gün diğer çocuğu görmek için gelmişti. Ama bugün bir gelişme vardı, Jeno tepkisizliği bırakmış, hemşirelere selam vermişti. Jaemin hastaneden telefon alır almaz eline ilk geçirdiği kıyafetleri giyip gelmişti. Ama şimdi Jeno uyuyordu ve Jaemin'in onu beklemekten başka şansı yoktu. Jeno'nun siyah kirpikleri kıpırdaşmaya başladığında Jaemin oturduğu yerde doğruldu ve diğerinin elini tuttu. Jeno gözlerini açtığında Jaemin'i görünce yorgunlukla gülümsedi.
"Gelmişsin."
"Hep geldim, seninleydim." Jaemin diğerinin alnına öpücük kondurdu, saçlarını okşadı. Uzun süre sonra Jeno'yu konuşurken görmeyi özlemişti. İyileşme sürecine girmişlerdi. Artık Jeno daha iyi olacaktı. Jaemin yaralarını saracaktı, çünkü aynı şeyleri kendisi de yaşamıştı.
"Jaemin.. Seni.. çok se-seviyorum. Lütfen beni hiç b-bırakma.." Jeno gözlerinden akan yaşlara engel olamıyordu, annesi onu bırakıp gitmişti. Jaemin'e aşıktı ve onun da bırakıp gideceği düşüncesi onu korkunç hislere sürüklemişti. Pembe saçlı çocuk, karşısındakinin geceden siyah saçlarını okşadı, alnına öpücük kondurup onu asla bırakmayacağını, hep seveceğini söyledi. Jeno biraz rahatlamış hissetse de yine de içindeki korku onu yiyip bitiriyordu.
Kapı yavaşça tıklandığında iki genç de o tarafa döndüler. Jaemin yumuşak bir ses tonu ile 'Girin' dediğinde diğer çocuğun babası içeri girdi. Jeno babasına gülümsedi, hala ailesinden birisinin yanında olması içini rahatlatıyordu. Jaemin onları yalnız bırakmak için odadan ayrıldığında Jeno tekrardan ağlamaya başladı, sorunlu bir anneye sahip olması ölümüne üzülmediği anlamına gelmiyordu.
Babası yatağın kıyısına oturup oğlunun elini tuttu, en az onun kadar üzülüyordu çünkü karısından ayrılırken hala ilk günkü gibi aşıktı. Ama onun depresyonları aile yaşantısına zarar verdiği için boşanmak en iyi karar diye düşünmüştü, şimdi ise pişmandı. Oğlunun gözyaşlarına, yaşadıklarına dayanamayarak ağlamaya başladı, şimdi iki acılı insanın incileri gözlerinden akıyordu.
"Je-Jeno, özür di-dilerim, sana bunları yaşattığım için." Hıçkırıkları konuşmasını bölüyordu ama yine de kendisini zorlayarak devam ediyordu. "Sa-sana acı ç-çektirdiğim için beni affet.. Ö-zür.." Jeno babasına sarılarak lafını kesmişti. Babası ailesinden kalan tek şeydi ve şimdi onu böyle görmeye dayanamıyordu.
"Özür dileme baba.. Ben seni çok seviyorum, ailemden bir tek sen kaldın ve seni.. seni böyle görmeye dayanamıyorum."
Baba oğul birbirine sarılmış ağlarken hemşire odaya gelip Jeno'nun hastaneden taburcu edildiğini söyledi. Jaemin odaya geldikten sonra diğerinin koluna girip ona yürümesinde yardımcı oldu, iki aydır yattığı için Jeno yürümeyi unutmuş gibiydi. Babası odadaki eşyaları alıp gençleri takip etmişti. Jaemin arabaya kadar Jeno'yu hiç bırakmamış, hatta arabada bile diğerinin elini tutmaya devam etmişti. Jaemin ve diğer gencin babası Jeno'nun akıl sağlığının bozulmaması için onu pembe saçlı olanın evine götürmeye karar vermişlerdi.
Eve ulaştıklarında Jaemin salonda hazır tuttuğu yatağa Jeno'nun yatmasına yardım etti. Babası için de misafir odasını hazırladıktan sonra salona geri döndü, Jeno ile konuşmak istediği şeyler vardı. Koltuğun kıyısına oturduktan sonra karşısındaki çocuğun saçlarını okşamaya başladı.
"Jeno.. Uzun zamandır aramızda bir şey var ve bunu adlandırmadık. İki aydır, sen o hastane odasında uyurken, bunu düşündüm. Hep bu anı düşledim güzel gözlüm.. Benim sevgilim olur musun?" Parlayan gözlerini kırpıştırıp en az gözleri kadar parlayan bir gülüş verdi. Jeno da gülümseyerek karşılık verdi.
"Bunu soranın hep ben olacağını düşünmüştüm ama sen sordun, neyse bir farkı yok. Kabul ediyorum, sevgilim." Jaemin'in gülümsemesi genişledi, diğer çocuğu yanaklarından tutup dudaklarına kocaman bir öpücük kondurdu fakat Jeno ayrılmasına izin vermeden öpücüğü derinleştirdi.
dünyanın en saçma bölümü oldu, neyse yorumlarınızı bekliyorum♡♡
ayrıca yeni yayınladığım schadenfreude adlı nomin ficine bakmayı unutmayın♡