Sabah olmuştu. Yanağında hissettiği sıcaklık ile gözlerini aralamıştı Lisa. Gözlerini açtığında eğilmiş, ona hayranlıkla bakan Tae ile karşılaştı. Elindeki çiçekleri ona uzattıktan sonra elini uzatmıştı. Lisa yatağından kalkıp mutfaktaki vazonun olduğu masaya doğru ilerledi. Çiçekleri yerleştirdikten sonra gülümseyerek arkasına döndü. Lisa çok mutluydu. Dünkü olaydan iz bile kalmamış, sanki neşeliydi Lisa. Arkasını döndüğünde mutfak kapısına yaslanmış kendisini seyreden Jennie ile göz göze geldi. Jennie, çiçekleri vazoya yerleştiren sevdiğini hayranlıkla izlemeye başlamıştı. Tencereden yansıyarak, Lisa'nın yüzünü aydınlatan sabah aydınlığı, duru güzelliğini iyice ortaya çıkarmıştı.
"Birileri çiçek alınca mutlu olmuş. Ben de mi alsam?"
Lisa gülümseyerek ona cevap verdi.
"Sen alırsan daha çok sevinirim, bilirsin."
Üzerindeki beyaz kısa saten sabahlığın omuz askılarından biri düşmüştü. Jennie, Lisa'ya yavaşça yaklaşıp omzuna öpücük kondurdu. Öpücüğünü kondurduktan sonra askısını düzeltti. Beline kadar uzanan dalgalı turuncu saçları bel boşluğunda Lisa hareket ettikçe salıncak gibi sallanıp duruyordu. Kısa sabahlık sütun gibi görünen uzun ince bacaklarını ortaya çıkarmıştı. Jennie Lisa'yı süzdükten sonra boynuna öpücük kondurdu. Tae'nin ayak sesini duyduğunu sanıp geri çekildi, kafasını aşağı eğdi. Jennie kafasını hafiften kaldırıp yalınayak mutfakta gezinen Lisa'ya baktı. Yukarı çıktıktan sonra bir çift çorabı cebine koyup hızlıca aşağı indi. Lisa onun ne yaptığını anlamaz şekilde bakışlar attı. Çok sürmeden onu belinden tutup tezgaha oturttu. Dizi üstünde yere çöküp ayaklarına çorabı geçirdi. Gözleri hafiften bacaklarına kaymıştı. Bir elini tezgaha, bir elini Lisa'nın bacağına koyup ayağa kalktı. Ayağa kalkarken elini Lisa'nın bacağına sürttü. Lisa ile göz göze gelmeye çalışsada gözlerini kapamış, kafasını geriye atmıştı Lisa. Bacaklarının arasına girip gülümsedi. Lisa gözlerini açtığında yanağına öpücük bıraktı.
"Özlemişim."
Elleri aşağıdan yukarıya kadar vücudunu fethetmişti Lisa'nın. Tae içeri hızlı bir şekilde girdiğinde Lisa bakakalmıştı.
"T-tae."
Jennie'yi hafiften itip tezgahtan aşağıya indi Lisa. Kahvaltılarını ettikten sonra konuşmaya daldılar. Jennie ve Lisa'nın yakın olmasına sinirleri bozuluyordu Tae'nin.
"Ee aşkım, yarın okula geliyor musun?"
"Tabii."
"Hayır, gelmiyor."
"Neden?"
"Çünkü denizkızımın dinlenmesi gerekiyor."
"Denizkızı kelimesi nereden çıktı Jen?"
"Şeyden çıktı..."
"Ben denizkızlarını severim, oradan."
Jennie, Lisa'nın verdiği cevaba şaşırmıştı işin aslı öyle değildi. Lisa Jennie'ye teklif ederken denizkızı lakabını kullanmıştı. Teklifini kabul etmedikten sonra Lisa Jennie'den çok fazla uzaklaşmıştı. Jennie de gönlünü almak için ona sürpriz yapıp denizkızıyla ilgili şiir okumuştu.
